Boşandığı eşinin çocuk için verilen iştirak ve yoksulluk nafakasını ödemediğini öne süren kadın, alacak için icra takibi başlattı. Lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine çocuğa kendisinin baktığını belirten baba itiraz etti.
İcra Hukuk Mahkemesi, davayı reddetti. Temyiz müracaatı üzerine devreye Yargıtay 12. Hukuk Dairesi girdi.
Kararda; borçlunun icra mahkemesine başvurusunda sair itirazlarının yanı sıra alacaklı ile boşandıktan sonra müşterek çocuğun kendisinin yanında kaldığını söylediği hatırlatıldı.
Yüksek mahkeme kararında, "Baba, çocuğun tüm ihtiyaçlarının kendisi tarafından karşılandığını, bu nedenle nafaka ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını belirterek icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Lehine nafakaya hükmedilen çocuk yönünden borçlunun nafaka ödemekle sorumlu tutulabilmesi için çocuğun alacaklı yanında bulunması gerekir. Borçlu bunun aksini ileri sürerek, velayeti alacaklıya bırakılan müşterek çocuğun boşandıktan sonra kendi yanında kaldığını iddia etmekte olup, bu iddiası her türlü delille ispatlanabilir. Buna göre, mahkemece, müşterek çocuğun boşandıktan sonra borçlu baba yanında kaldığına ilişkin iddianın borçlunun bildirdiği her türlü delil incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve dar yetkili icra mahkemesince tanık dinlenemeyeceği gerekçesi ile bu yöndeki itirazın da reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile karar verildi" denildi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...