"Herkesi kucaklamak da neyin nesi?" 

"Hiç lafı eveleyip gevelemeden belirteyim: Son zamanlarda imal edilmiş bazı kişiliklerin dili bu tür sureten sevgi söylemleriyle dolu. ‘İnadına sevgi’ diyenler bir bakıyorsunuz sizi imha edilmesi gereken düşman olarak görüyor. Size karşı tarifsiz bir öfkeyle dolu. Size karşı kalbinde zerre kadar sevgisi yok. Eline geçseniz sizi kıtır kıtır doğrayacak insanlar bir bakıyorsunuz ‘sevgi pıtırcığı’ olup çıkmışlar karşınıza" ifadesini kullanan Metiner, şöyle devam etti:

"Erdoğan’ın şahsında onun gibi düşünen herkesi düşmandan beter görenler bir bakıyorsunuz yavuz hırsız misali bir de ‘ötekileştiriliyoruz!’ yalanı üzerinden kin ve nefret duygularını örtmeye çalışıyorlar. Yetmezmiş gibi kendi cürümlerini üstünüze boca ediyorlar utanmadan. İşte burada mertçe ve dürüstçe ilan ediyorum: 

- FETÖ’cü vatan hainlerini asla sevmiyorum. Onlarla işbirliği içinde olan hiç kimseyi de... 

- PKK terör örgütü başta olmak üzere eli kanlı teröristlerin cümlesini sevmiyorum. Onlara sırtını dayadığını söyleyen, onların silahlarıyla kendilerine kanlı bir iktidar alanı açmak isteyen hiç kimseyi de... 

- Emperyalistlerin devşirdiği Mankurtları sevmiyorum.  

- Din ve dindarlık denince tüyleri diken diken olan ve dindar-muhafazakâr halka ‘yobaz!’ diye bakan o iğrenç kibirli azgın güruhu sevmiyorum. 

- Kan dökücü zalimleri ve yeryüzünün Tanrısı olarak kendini gören diktatörleri sevmiyorum. Çağdaş Nemrutları ve Firavunları yani... 

Listeyi uzatmaya gerek yok. Bu yüzden onlarla ikiyüzlülük yapıp siyaset gereği kucaklaşmak gerektiğine de inanmıyorum. Sevgimizin ve saygımızın sınırını Kutsal Kitabımızın ilkelerine göre çizeriz. Rabbimizin sev dediğini severiz sadece. Hiç kimseye sırf dinimize, inancımıza, düşüncelerimize ve siyasetimize karşıdır diye sevgisizlik ve saygısızlık yapmayız asla. Bu türden farklılıkları düşmanlık nedeni olarak değil zenginlik olarak telakki ederiz. Herkesi kendimize benzettikten sonra sevme anlayışına sahip olmadığımız gibi sadece bizden olan veya bizim gibi olan insanları sevmek gibi yanlış bir anlayışa da sahip değiliz. Yaratandan dolayı yaratılanı sevmek, Yaratana ve yaratılana düşmanlık edeni sevmek anlamına gelmez. 

İnsan ontolojik olarak yaratılmışların en şereflisidir. Lakin her insan şerefli değildir. Dolayısıyla her insan sevgiyi ve saygıyı hak etmez.   

Birileri malum merkezlerde imal edilmiş sahte ‘sevgi’ ve ‘kucaklaşma’ söylemi üzerinden FETÖ ve PKK gibi oluşumları meşrulaştırmaya çalışıyor. Argümanları da hazır: ‘Kendinizden olmayan veya partinize oy vermeyen herkese terörist diyorsunuz. Oysa herkesi kucaklamak lazım.’ Görüldüğü üzere önce sofistike bir yalan imal ediliyor. Sonra bu yalan size mal ediliyor. Buradan hareketle FETÖ’cü ve PKK’lı terör unsurları sevdirilmeye çalışıyor. Oysa gerçek şu: Kendimizden olmadığı veya başka partilere oy verdiği için hiç kimseyi terörist ilan etmişliğimiz yok. Ama bırakın da FETÖ’ye ve PKK’ya terör örgütü diyelim yani. Siz istemeseniz de demeye devam edeceğiz. Varın siz onları sevin! Varın siz onları kucaklayın! Varın siz onlarla ittifaklar kurun! 

Siz bütün bunları Erdoğan/AK Parti düşmanlığı üzerinden kurarken ‘ötekileştirmiş’ olmuyorsunuz, ‘kutuplaştırmış’ olmuyorsunuz ama biz terör örgütlerine ve işbirlikçilerine karşı çıktığımız için ‘kutuplaştırmış’ oluyoruz öyle mi? Hadi ordan! Sizin bu sahtekârlığınız ve ikiyüzlülüğünüz artık kabak tadı vermeye başladı! Ha yeri gelmişken değinmeden geçmeyeyim. İçimizden birilerinin sizin bu cürümlerinizi görmezlikten gelip ‘ayrıştırmayalım, kutuplaştırmayalım, herkesi severek kucaklayalım!’ telkinleri üzerinden bize suç isnat etmeleri yok mu? Asıl o kahrediyor bizi. 

Hiç kimse bizden bu ülkeye, bu vatana, bu millete, bu milletin değerlerine düşmanlık edenleri sevmemizi ve kucaklamamızı beklemesin. Bunun dışındaki herkese yüreğimiz de kucağımız da ardına kadar açıktır."