Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam'daki İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Yüzde 44'lük oy oranına ulaştık. Her seçim bir imtihandır, bir mücadeledir, bir muhasebedir. Bu mücadeleden bir kez daha alnımızın akıyla çıktık.
Türkiye genelinde AK Parti olarak yüzde 44,4'lük oy oranına ulaştık. Bu sonuç, AK Parti olarak girdiğimiz mahalli idareler seçimlerinde elde ettiğimiz en yüksek ikinci oy oranıdır.
"İSTANBUL VE ANKARA'DA SEÇİMİ KAYBETMEDİK"
İstanbul ve Ankara'da seçimi kaybetmedik, tam tersine seçimi kazandık. 'Sayın Genel Başkan ne diyor?' diyenleriniz çıkabilir. Her şeyden önce kazanmak nedir kaybetmek nedir? Bunun üzerinde ayrıca durmak gerekir. İstanbul'da 39 ilçenin 24'ünde AK Parti, 1'inde ortağımız MHP kazanmış durumdadır. 25 ilçeyi ittifak olarak almış bulunuyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'ndeki toplam 312 üyeden 169'u AK Parti'ye 4'ü MHP'ye mensuptur. Ankara'da da durum farklı değildir. 147 üyeden 88'i AK Parti, 19'u MHP, 40'ı diğer partilere mensuptur. İlçelerde ve meclislerde ezici çoğunluk elde ettiğimiz yerlerde büyükşehirlerde nasıl kaybettiğimizi enine boyuna araştıracağız.
"İSTANBUL'DAKİ SEÇİM SÜRECİNİ SONUNA KADAR TAKİP EDECEĞİZ"
YSK tarafından değerlendirilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleriyle ilgili süreci sonuna kadar takip ediyoruz, edeceğiz. AK Parti umudunu kesti diyorlar. Sonuna kadar hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu iş bitti, kaybettik noktasında değiliz.
CHP'nin Seçim Kanunumuzda yeri olan itiraz yollarını kullandığımız için bizi hedef alması, pervasızca bize saldırması tam anlamıyla trajikomik bir durumdur.
Burada çok ciddi bir örgütlü organizasyon söz konusu. Elimizdeki belgeler bunu gösteriyor.
"MİLLETİMİZ BİN 389 BELEDİYENİN 758'İNİ AK PARTİLİ KADROLARA EMANET ETTİ"
Milletimiz ülkemizdeki bin 389 belediyenin 758'ini AK Partili kadrolara emanet etmiştir. 2014 ile kıyaslandığında 3 büyükşehri kaybetmiş bulunuyoruz. Her seçimde olduğu gibi kazandığımız ve kaybettiğimiz yerler olmuştur. İstanbul ve Ankara önemle üzerinde durulması gereken yerler olarak duruluyor. İstanbul ve Ankara'da aslında kaybetmedik, tam tersine kazandık. Kazanmak kaybetmek nedir ona bakmak lazım. İstanbul'da 24 ilçede AK Parti, birinde MHP olarak almış bulunuyoruz. Kalan 14 ilçede Diğer ittifak ipi göğüslemiş.
"30 BİN FARK DİYORLARDI , 13 BİN KÜSÜRE KADAR DÜŞTÜ"
İlçeleri kazanmamıza rağmen büyük şehir belediyelerini neden kaybettiğimizi sorgulayacağız. Seçim kanunundan doğan itiraz ve düzeltme hakları bundan önce de kullanılmıştır. Ancak CHP bu konuda sınıfta kaldı. CHP halk oylamasının sonuçlarını tanımadığını ve tanımayacağını söyleyecek kadar ileri gidebilmiştir. 30 bin fark diyorlardı bu düşe düşe 13 bin küsüre kadar düştü. Şu anda son verilerle düşmeye devam ediyor. Burada ciddi bir örgütlü organizasyon söz konusu. Elimizdeki belgeler bunu gösteriyor.
"PARTİMİZE VERİLEN OYLARIN TAKİBİNİ YAPACAĞIZ"
Memur sıfatıyla orada olması gereken kişilerin birçok bankadaki işçi statüsündeki kişilerin sandıklara memur gibi sokuşturulması yenilir yutulur gibi bir şey değildir. İş Bankası, Şeker Bank, Garanti Bankası, FİBA Bank'ın yüzlerce memuru buralarda yer almıştır. İş Bankası bizim bilgimizde değildir diye bir açıklama yaptı. Sizin bilginizde demiyoruz ama çalışanlarınızın burada görev aldığını söylüyoruz. Partimize verilen oyların takibini yapacağız.
"İÇİMİZE SİNSE DE SİNMESE DE YSK'NIN KARARINA SAYGI DUYACAĞIZ"
Sonuçta şeriatın kestiği parmak acımaz diyerek içimize sinse de sinmese de YSK'nın kararına saygı duyacağız. Son ana kadar biz hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu bir normal yargı mücadelesi olmaktan seçim hukukuna yönelik bir mücadeledir. Bunu sonuna kadar sürdürmekte kararlıyız.
Daha ilk andan itibaren belediye başkan vekillerinin odalarındaki kilitlerin göbeğini sökecek kadar bir hırs. Zaten kazandıysan buralar size teslim edilecek.
Bu teşkilat Ankara'da kabuğuna çekilmiş bir teşkilat değildir. Nerede neler döndüğünü hepsini biliyoruz, gün ola harman ola. Zamanı geldiğinde bu teşkilatın geleceği için hesabını sormasını biliriz. Bu parti bir davadır, bu davaya gönül verenler bu davanın sır küpü içerisinde kendilerini tutmaları gerekir. Biz bu yola böyle çıktı, böyle yürüyoruz. Bizi diğerlerinden ayıran budur."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |