Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, yaptığı yazılı açıklamada, Moody's'in, Türkiye'nin "Baa3" olan kredi notunu Ba1 seviyesine indirirken, "durağan" olan görünümünü koruduğunu anımsattı.
Moody's'in kararının, dış finansman bağımlılığında artan riskler ile büyüme ve kurumsal sağlamlığı destekleyici nitelikte olan koşulların zayıflamaya başlamasına dayandırıldığına işaret eden Zeybekci, "Moody's’in almış olduğu bu karar, Türkiye ekonomisinin temel makro dinamikleri ile hiçbir şekilde örtüşmemektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Zeybekci, küresel ticaret ve yatırım dinamiklerinin zayıf seyrini sürdürdüğü, birçok gelişmiş ve gelişme yolunda olan ülkenin resesyon ve deflasyon tehdidi ile boğuştuğu bir ortamda, ekonomisini 2016'nın ilk 6 ayında yüzde 3,9 büyüten, bunu yaparken de aynı zamanda cari işlemler açığını azaltabilen, vatandaşlarına yeni iş olanakları yaratan bir Türkiye gerçeğini dikkate alındığında, verilen bu kararın ne kadar temelsiz ve yanlı olduğunun açıkça görüleceğini ifade etti.
Moody's’in, Türkiye'deki reform iradesinin sağlamlığı hakkında ciddi şüphelere sahip olduğunu üzülerek gördüklerine değinen Zeybekci, şunları kaydetti:
"Şunu açıklıkla ifade etmek isterim, yatırımı, üretimi ve ihracatı esas alan, iş yapma ortamını geliştiren ve yapısal iyileştirmeleri süratlendiren hukuki düzenlemeler, hükümetimizin 1 numaralı gündem maddesidir, bundan sonra da böyle olacaktır.
Şu anda ekonomik büyüme dinamizmimizin iç talep odaklı sürdüğünün farkındayız. Ancak hükümet olarak önceliğimiz, katma değeri yüksek ihracat ve teknoloji transferi sağlayan yatırım üzerine kurulu bir büyüme modeli inşa etmektir. Bunun için gerekli siyasi irade ve politika vizyonuna ziyadesiyle sahibiz. Gerekli her türlü yapısal iyileştirmeyi hayata geçirerek, ülkemizin daha sürdürülebilir bir büyüme patikasına girmesi, daha fazla vatandaşının refah düzeyini artırması için gerekli her türlü reformu zaman yitirmeden hayata geçireceğiz.
Dolayısıyla Moody's tarafından iddia edildiği gibi, ekonomi başta olmak üzere, kurumsal işleyişimizde ve etkinliğimizde hiçbir aşınma durumu bahis konusu değildir."
Zeybekci, Türkiye'de cari işlemler açığındaki azalış trendinin devam ettiğini ve dış finansmana erişimde hiçbir sorun olmadığını belirtti.
Türkiye'nin ekonomisini büyütürken cari işlemler açığını da azalttığını vurgulayan Zeybekci, bunun, makro ihtiyati politikalardan ve ithalata olan bağımlılığı azaltıcı nitelikteki yapısal dönüşüm adımlarından beslendiğini ifade etti.
Özel sektör ve kamu kesiminin dış finansman koşullarında herhangi bir ciddi bozulma yaşanmadığına değinen Zeybekci, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Halihazırda net portföy yatırımı girişi alan, Merkez Bankası’nın resmi varlıklarında artış kaydedilen, 15 Temmuz kalkışmasından bu yana geçen 2 aylık dönemde yabancı yatırımcıların net giriş yaptığı Türkiye ekonomisinin 2016’nın geri kalanında da herhangi bir finansman sorunu yaşayacağını söylemek için taraflı gözlüklere sahip olmak gerekir."
Yatırım ortamını iyileştirme politikalarına son sürat devam ettiklerine dikkati çeken Zeybekci, özellikle mevzuata yönelik çalışmaları gündemlerinin ana maddesi haline getirdikleri vurguladı. Zeybekci, şunları kaydetti:
"İş dünyasının hızla değişen ihtiyaçlarına cevap verecek reformları gerçekleştirmekten vazgeçmeyeceğiz. Ülkemize yönelik yatırımcı algısının zayıfladığına yönelik değerlendirmelerde bulunanları da bu gelişmeler ışığındaki dürüstçe düşünmeye davet ediyorum."
AA
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...