Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ankara Etlik Zübeyde Hanım Sağlık Uygulama Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen, "Uluslararası Katılımlı Doğum Eyleminde Kanıt Temelli Yaklaşımlar Sempozyumu", Demircan'ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım'ın eşi Semiha Yıldırım ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl'ün katılımıyla yapıldı.
Sağlık Bakanı Ahmet Demircan sempozyumda yaptığı konuşmada anneliğin, kadınların en ulvi ve asla ihmal edilemeyecek görevi olduğunu vurgulayarak, "Kadınların doğurganlıklarının durmasını bırakın bir yana, azalması bile insanlığın geleceği açısından hayati bir sorundur. Nüfusu artmayan milletlerin geleceğinden bahsedilemez." dedi.
Geleceğe güvenle bakabilmek için, önce yeterli nüfus artış hızını temin etmek, sonra da çocukları en iyi şekilde geleceğe hazırlamak gerektiğini ifade eden Demircan, 2016 verilerine göre nüfus artış hızının binde 13,6 olarak gerçekleştiğini hatırlattı.
"AK Parti hükümetleri, nüfus ve aile planlaması politikalarını bir kenara bırakmıştır" diyen Bakan Demircan, Sağlık Bakanlığının da bu konunun üzerine hassasiyetle eğildiğini belirtti. Nüfusu artırmak için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dile getirdiği gibi üç çocuğun şart olduğunu vurgulayan Demircan, nüfus artışının gelecek meselesi olduğuna ve söylemde kalmaması gerektiğine işaret etti.
Demircan, OECD ülkelerinde yüzde 26,4 olan sezaryenle doğum oranının Türkiye'de yüksek olmasının kabul edilemez olduğunu belirterek, "Kamu hastanelerinde yüzde 37,5 olan bu oranın özel hastanelerde yüzde 70,5'e çıkması aslında önemli bir nedenle ilgili bize fikir vermektedir. Yine primer sezaryende Bakanlık hastanelerinde oran yüzde 15'in altında iken, bu oran üniversite hastanelerinde yüzde 34'e, özel hastanelerde yüzde 38'e çıkıyor." dedi.
Primer sezaryen oranlarını yüzde 10'un altına çekmek için üniversiteler ve özel hastanelerle çalışılması gerektiğini kaydeden Demircan, bunda kararlı olduklarını vurguladı.
Temel hedeflerinin kadınların, anneliğe karar verdiği andan doğum aşamasına kadar her an erişebileceği, güven duyduğu bir hizmetle korumak olduğunu ifade eden Demircan, şunları kaydetti:
"Her anne adayımız sağlıklı bir gebelik süreci geçirerek, normal doğumla bebeğini kucağına alabilsin istiyoruz. Bu alandaki kanıtlanmış yenilikleri uygulamak ve her alanda yaygınlaştırarak bütün annelerimiz için erişilebilir kılmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Aile hekimlerimiz, kadın doğum uzmanlarımız, ebelerimiz, fizyoterapistlerimiz, psikologlarımız anne adaylarımızın hizmetinde. Doğum öncesi gebelik eğitimleriyle, doğum korkularını yenme amaçlı terapilerle, anne adaylarımızın her zaman yanındayız. Sezaryenle mücadele ve normal doğumu teşvikte özellikle Sağlık Bakanlığı hastanelerimizdeki yenilikçi gayretleri takdir ediyorum. Bugün burada hizmete girecek olan suda doğum ünitesini de anne adaylarımıza gösterilen özenin bir göstergesi olarak görüyorum."
Demircan, anne adaylarına "Normal doğum fizyolojik bir olaydır. En iyi doğum, kendiliğinden başlayan ve mümkün olan en az müdahale ile gerçekleşen doğumdur. Unutmayalım ki bu mucizevi olayın kahramanı sizsiniz. Sağlık çalışanları sadece doğumun doğasına uygun şekilde gerçekleşmesine refakat ediyor. Bir sorun olduğunda, tıbbi bir zorunluluk haline geldiğinde elbette sezaryen önemli bir alternatiftir. Ancak alternatif bir doğum yöntemi, tercihi değildir. Gerekmedikçe hiç kimse anestezi alıp vücudunda geniş bir yarık açılmasını istemez. Her anne adayımızın normal doğum hakkını en iyi koşullarda kullanabilmesi için, sunduğumuz hizmetleri sürekli gözden geçiriyor ve her türlü tedbiri alıyoruz." sözleriyle seslendi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...