Albayrak, 'Hükümetimizin serbest piyasa prensiplerine bağlılığı hiçbir finansal kriz veya saldırıyla zayıflatılamaz' diye yazdı.
Albayrak'ın yazısında ABD’nin siyasi nedenlerle yaptırım uyguladığı tek ülkenin Türkiye olmadığı belirtilerek, “Türk ekonomisine yönelik saldırı, ekonomik gücün siyasi bir silah olarak şuursuzca kullanılmasının nasıl ciddi küresel risklere yol açabileceğinin örneği olarak ele alınmalı. Şimdi, diğer ülkeler Türkiye ile birlikte hareket ederek, gelecek yapay krizlere karşı ortak bir strateji geliştirmeye katkı sağlayabilir” ifadeleri kullanıldı.
Albayrak yazısında “Bu ağustos ayında Türkiye ekonomisi küresel haberlerin ana konusu oldu. Bunun sebebi, global ekonomik sistemdeki en büyük oyuncu olan ABD tarafından Türk ekonomisine yapılan sistematik saldırıydı" diyerek, "Bu, Türkiye ve ABD arasındaki ittifak tarihinin en hayal kırıcı anlarından biri oldu. ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, NATO üyesi bir ülkenin ekonomisine alenen yaptırımlar ve tarifelerle saldırdı" tespitinde bulundu.
Albayrak, TL'deki değer kaybını buna bağlarken "Türk ekonomisinin güçlü temellerini ortaya koyduğunu" söyleyerek “Türk ekonomisi, negatif propaganda ve finansal sistemine yapılan saldırılar karşısında gücünü ortaya koydu. Türk lirasında geçen ay yaşanan değer kaybına, hiçbir ekonomik göstergenin ya da makroekonomik verinin neden olmadığını vurgulamak önemli. Bu süreçte, Türkiye’nin finansal yapısı ve bankacılık sisteminde, önemli hiçbir değişiklik yaşanmadı” dedi.
"Yatırımcı dostu bir ortam yaratma" konusunda kararlı olduklarını" ifade eden Albayrak, bu amaçla bazı ekonomik zayıflıkları ve potansiyel kırılganlıkları önlemek için adım attıklarını söyledi.
'MERKEZ BANKASININ BAĞIMSIZLIĞI ÖNCELİĞİMİZ'
Albayrak, makalesinde, ayrıca "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) bağımsızlığının, etkinliğinin ve parasal politikada lider rolünde kalmasının, AKP'nin son 16 yıldaki tüm hükümetleri için olduğu gibi bu hükümetin de öncelikleri arasında yer aldığını" yazdı.
'IMF GÜNDEMİMİZDE YOK'
Türkiye’nin Uluslararası Para Fonu’na (IMF) başvurmasının gündemde olmadığını kaydeden Albayrak, “Türkiye, şimdiye kadar olduğu gibi döviz rezervlerini uluslararası piyasalardan sağlamaya devam edecektir. Bizim hedefimiz Türkiye’nin doğrudan yabancı yatırımları çekmeye devam etmesi ve küresel ekonomi için bir inovasyon, araştırma ve geliştirme merkezi haline gelmesidir” değerlendirmesinde bulundu.
Albayrak, ayrıca “Saldırı, Türkiye’nin ekonomisini yapısal reformlar, yeni ticaret anlaşmaları ve yabancı yatırımlarla güçlendirmenin yanı sıra uluslararası ekonominin yapısını, ABD’nin tek başına diğer ülkelerin ekonomilerini alt üst etmesini önleyecek şekilde yeniden dengeleyecek adımlar atma yönündeki kararlılığını perçinledi” ifadelerini kullandı.
'SERBEST PİYASAYA BAĞLILIĞIMIZ ZAYIFLATILAMAZ'
"Hükümetin serbest piyasa prensiplerine bağlılığının hiçbir finansal kriz veya saldırıyla zayıflatılamayacağını" söyleyen Albayrak, “Biz sermaye kontrollerini hiçbir zaman değerlendirmeye almadık ve gelecekte de asla almayacağız” taahüdünü yineledi.
'TÜRKİYE VE AB ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ CANLANDI'
Albayrak, makalesine şöyle devam etti:
“Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron dahil olmak üzere Avrupalı dostlarımız, Washington’ın yaklaşımının tehlikeli ve yanlış olduğunu açıkça ortaya koyan açıklamalar yaptı. Türkiye ve AB arasındaki iş birliği ve dayanışma ruhu, her iki tarafın siyasi ve ekonomik refahı için öneminin kanıtlanmasıyla yeniden canlandı.”
BRUNSON DAVASI VURGUSU
Rahip Andrew Brunson'ı "Türkiye’deki barış ve istikrarı hedef alan teröristlerle güçlü bağları bulunan bir Amerikan vatandaşı" olarak tanımlayan Albayrak, Trump yönetiminin bu dava sürecini, yaptırımlar için mazeret olarak kullandığına işaret ederek “Washington’ın ekonomik silahlarını arsızca kullanması dünya genelindeki birçok ülke ve yatırımcı için bir uyarı alarmı oldu. Bu saldırı, sadece Türkiye ile ABD arasındaki ittifakın geleceği için değil küresel piyasalar içinde riskli olarak değerlendirildi” tespitinde bulundu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...