Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi (EAH) Başhekimi Doç. Dr. Semra Kayataş Eser, Dünya Emzirme Haftası dolayısıyla yaptığı açıklamada, anne sütünün kolay ulaşılır, ekonomik, güvenli, temiz ve içerdiği bileşenlerle her yeni gün birbirinden önemli faydaları keşfedilen doğal bir besin kaynağı olduğunu anlattı.
Yenidoğan döneminde anne sütü ile beslenmenin bebeğin kısa dönemdeki büyüme ve gelişmesine olduğu kadar, uzun dönemde hastalıklardan korunma, sağlıklı psikolojik ve zihinsel gelişime pek çok önemli etkileri olduğuna dikkati çeken Eser, "Günümüzde emzirmenin bebek için olduğu kadar anne için de hücresel yenilenme, bağışıklık sisteminin güçlenmesi, doğum sonrası dokuların eski haline dönmesi gibi birçok mucizevi etkileri olduğu gösterilmiştir. Ayrıca emzirme ile doğum sonrası kanama, meme kanseri ve rahim kanseri oranının düştüğü bilimsel çalışmalarda kanıtlanmıştır." diye konuştu.
'ANNE SÜTÜ BEBEĞİ LÖSEMİ, LENFOME GİBİ KANSERLERE KARŞI KORUYOR'
Anne sütünün, anneden bebeğe geçen antikorlarla bebeği enfeksiyonlardan koruyup bağışıklığını güçlendirdiği gibi içerdiği kök hücrelerle bebekte oluşan organ veya doku hasarlarının tamirinde de rol oynadığını belirten Eser, şu bilgileri verdi:
"Yapılan çalışmalar sonucu anne sütünde bulunan hücrelerin bebekte kanser hücrelerini tanıyıp yok ederek bebeği lösemi, lenfoma gibi kanserlere karşı koruduğu gösterilmiştir. Ayrıca anne sütü alan bebeklerde, erişkin dönemde diyabet, hipertansiyon ve obezite gibi hastalıkların daha az görüldüğünün ortaya konulmasıyla bu mucizevi besinin bir ömür süren etkileri olduğu kanıtlanmıştır. Anne sütü alma süresi ile dikkat eksikliği, hiperaktivite ve yeme sorunları gibi psikiyatrik sorunlarla ilişkisinin incelendiği çalışmalarda ruh sağlığının; genetik ve çevresel birçok faktörden etkilenmekle birlikte, anne sütüyle beslenme süresi ile doğru orantılı olarak iyileştiği gösterilmiştir."
"Anne sütü ile beslenme yaşamın başlangıcındaki önemli bir fırsattır" diyen Eser, "bir yaşından sonra da anne sütü ile beslenmek çocuğun ruhsal ve fiziksel sağlığına önemli katkılar yapmaktadır. Bebeğin yaşı ilerledikçe bebeğin ihtiyacına göre sütün içeriği de değişmektedir ve bu özellikte, bebeğin büyümesi ile değişen ihtiyaçları karşılayan bir mama henüz üretilmemiştir." ifadelerini kullandı.
"İLK 6 AY SU DAHİ VERİLMEDEN SADECE EMZİRME YETERLİ"
Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) ve birçok ülkenin sağlık bakanlığı önerilerine göre, ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi ve 6 aydan sonra uygun şekilde başlanan tamamlayıcı besinlerle birlikte emzirmeye en az iki yaşına kadar devam edilmesi gerektiğine işaret eden Eser, ilk 6 ay tek başına anne sütü ile beslenme ve ardından uygun ek besinlerin verilmesi ile yılda 1,3 milyon bebeğin ölümünün önlenebileceğinin hesaplandığını aktardı.
Prof. Dr. Eser, anne sütünün korunması, desteklenmesi, özendirilmesi amacıyla DSÖ ve UNICEF'in ortak hazırladığı emzirmeyle ilgili temel stratejileri içeren bildiri neticesinde Türkiye'de de ulusal stratejilerin belirlendiğini, 1991 yılında "Emzirmenin Özendirilmesi ve Teşvik Edilmesi" adı altında çalışmaların yapıldığını hatırlattı.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |