Devlet Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları şöyle:
- Türkiye'nin dibe çekilmesine sessiz kalmayacağız.
- Başika IŞİD tarafından tehdit edilmektedir. Musul'un temizliği süratle yapılmalı, Türkiye dışarıda durmamalıdır. Irak'taki iç karışıklık ortamı Türkiye'yi doğrudan doğruya etkiliyorsa, buna suskun kalmamız akıl ve mantığa sığmayacaktır. İşte gördünüz IŞİD Kerkük'e saldırı düzenlemiş, soydaşlarımızın kanını dökmüştür.
- Türkmen katilleri birbirlerini cesaretlenmiştir. PKK'nın Kerkük'te ne işi var? Başbakan ve hükümetinin aldığı tedbir olmuş mudur? IŞİD neyse PKK aynısı değil midir?
- Şii, Sünni cepheleşmesi kışkırtılırken, cellatlar baltalarını bilemektedir. Türkiye, Irak ve Suriye'deki gelişmelere müdahil olabilmeyi göze almalıdır. Irak, Suriye, ABD istemiyor, bunun mana ve ehemmiyeti yoktur. Musul yanarken yerimizde duramayız. Kürdistan'ın kurulması için oyunlar oynayanlar akıllarını başlarına alsınlar.
- Türkiye, Musul operasyonunun her aşamasında rol almalı, aktif olmalıdır. Başika'dan çekilmek Hakkari'den çekilmekle eş değerdir.
- Erdoğan'ın hafta sonu Bursa'da yaptığı konuşmada söyledikleri dikkat çekici. "Cumhuriyet bizim ilk değil, son devletimizdir. Sınırları gönüllü olarak kabul etmiş değiliz" dedi. Bilerek vatan topraklarından vazgeçmek, tarih ve milletin affetmeyeceği ihanettir. Türk milleti bu topraklara çekile çekile sığınmış, kendisine bir hayat alanı çizmiştir.
- Biz geçmişimizin acı dolu sayfalarından ders aldık. Tarihe namus sözü verdik. Gidilecek başka yurdumuz yok. Çizecek sınırımız yoktur. Türkiye, başkent Ankara'yı merkezine alıp çevresindeki her gelişmeye bire bir kafa yormak zorundadır.
- Demokrasiye bağlılığımız dönemsel değil, ilkeseldir. Çözüm ve çare odaklı siyaset tercihimizi hep koruduk. Türkiye'nin sorunlarını farkındayız, sürekli çalışıyoruz. Her arayışımız bir fikri ve ahlaki zemine yaslanmaktadır. Sistemin kilitlendiğini söylüyoruz. Mevcut durumla hukukun uyuşmadığını ısrarla ifade ediyoruz.
- Sayın Cumhurbaşkanını millet seçti, tartışmasızdır. Sayın Erdoğan'ı seçen millet fiilen başkan olsun demedi.
- Fiili başkanlık uygulanmasına kendiliğinden son verilmesi en haklı beklentimizdir. Buna yanaşılmayacaksa, demokratik bir sürecin işletilmesi en geçerli ikinci yoldur. MHP'nin dediği budur.
- MHP parlamenter sistemden yanadır, reforma tabi tutulmasını istemektedir.
- Meclis'te 'evet' referandumda 'hayır' diyecekmişiz. "Havet" nasıl olacakmış? Türkiye'yi katletmeleri bir yana utanmadan bir de böyle diyorlar. Kendilerinin maskaraya döndüklerini hiç anlayamıyorlar.
- TBMM'de tercihimiz ne olursa milletin karşısında da aynısı olacak. Eğer Meclis'te 'evet' dersek milletin huzurunda da 'evet' deriz.
- MHP, Anayasa teklifini inceleyecek elbette bir karar ve sonuca varacaktır. Siyasi yan kesiciler, bizim nasıl bir tutum takınacağımızı o zaman görecekler. AKP'nin muhtemel hazırlığı TBMM'de kabul ve onay görürse, millete gitmekten hiç kimse çekinmemelidir.
Cumhuriyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |