Oğuz Güler'in "HDP'nin çoğu PKK'dan ayrışıp Türkiye partisi olmak zorunda!" başlıklı yazısı
Yazılı basında 2007 Kasımından beri 2 kez toplam 3 yıl saha kenarına çekip dinlendirilerek, 13 yıldır başta Ekonomi, Tarım olmak üzere güncel ve karma yazılar yazmaktayım. Yazılarıma ara verilme sebebi, çok önemli bir ajans beni çağırarak 2,5 saat yapılan mülakatı oranın globallerin kontorolün de olduğu için yayınlayamaz dediğimi ve yayınlayamadığını Anayurt gazetesinde yazmamdan dolayı ilgili ajansın dayatması ile 2 kez birer buçuk yıldan 3 yıl yazı yazdırmamı engellediler. Mülakat konusu ise 1 milyona yakın istihdam sağlayan ve akademisyenlerin 5 yıldızlı proje dedikleri PKK'nın azalması ve sürdürülebilir bir ekonomi oluşturan TUDEM söyleşisi idi. İçeriği ise "Turizme Dayalı Ekonomi Modeli" TUDEM ve bağlantılı "PKK terörü nasıl azaltılır" yazımla o ajansa yüklenmem onların buna tepkisi yüzünden yazı yazdırmayın haaa dendi. O ara o gazetenin kurucusu rahmetli Naci Alan abimin PKK terörü konusunda "yerelde %10 barajı gerekli" diyerek yazılarıma çok ciddi destek oldu. HDP'nin bu ülkeyi bölen değil birleştiren parti olması ve PKK'dan nasıl ayrışacağını içeren önerilerimi aşağıda okuyacaksınız;
Tüm dünya "terörle hak aranmaz" ilkesini kabul etmiştir. Bu yüzdendir ki İngiltere ve İspanya ayrılıkçı terörü kendi katı hukuk ve öncelikle AB hukukunun bu ilkesinden faydalanıp, terör örgütü olsa bile onlarla alttan alta görüşmeler yaparak bunlara silah bıraktırdılar. "Terör ile hak arayanlara hak verilmez" ilkesinin verdiği güçle bu 2 devlet terör örgütünü pasivize etti. Ama batının terör konusunda bize olan 2 yüzlülükleri hala devam ediyor. Öcalan PKK 'ya terörü ve silahı bırakın dese hayır mı diyelim? Ama AB bunu kabul etmez sende terör olsun bizde olmasın diye bu dayatma ile oldu terörü bitmesin derdine girecek.
Doğu ve güney doğuda CHP'ye ve Ak Parti belediyeleri kazandıracak bir sistem olan ve kendini "Türkiye partisi" olmam, Türkiye'yi böldürürüm diye direnen HDP'yi %10 barajı ve yerel seçimde BAĞIMSIZ aday olmaz kuralı ile Kandilden ve PKK'dan HDP'yi ayrıştırmak gerek. Yerel seçime baraj getirirken genel seçimde baraj ciddi oranda düşürülmeli veya olmamalı. İttifak oldukça zaten baraj gereksiz. 2018'de birlikte yapılan Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Demirtaş CB'da aşırı sol desteği ile %8,4 oy alırken partisi aynı gün milletvekili seçiminde %11,7 oy aldı. CHP'den bir kısım CHP'li HDP barajı aşmalı diye oy verildiği biliniyor.
Bu oyun %3 civarında olduğunu anket şirketleri ortaya koydu. CB oy farkından zaten bu anlaşılıyor. Hatta sosyal baskı olmasa HDP'ni %6 civar oyu olduğu söyleniyor ve bu oyun çoğunu devşirmelerden alıyor denmekte. Esası %8,4 diyerek ele alsak, yerel seçimde %10 barajı olunca CHP seçmeni yerel seçimde HDP'ye %1-2 oy katkısı sunsa bile başta Ankara, İstanbul, Adana, Mersin, Antalya, Hatay ve PENTAGON belediyelerini kaybeder diye HDP'ye mahalli seçimde asla oy veremez. HDP yerel seçimde ya bu durumu protesto edip katılmaz veya %10 barajını aşamazsa Tunceli kesin ve 1-2 ilin CHP'den seçilme şansı var. SİHA'lar yüzünden zaten çok azalmış olan terörün lojistik belediye desteği de %10 barajı ile biter. Şu an mecliste 15 vekillik boşta. HDP Türkiye partisi olurken onların bölme ve istifa ile sonuçlanacak boşalan vekil sayısını 30'a çıkarsa veya çıkartılırsa 2021 sonunda ara seçim ile Anayasa değişikliği rakamını yakalamak isteneceğini düşünüyorum. Mehmet Ağar "Sol örgütleri Rusya'nın kontrolünde sanırdık oysa PKK dahil batının kontrolünde olduğunu gördük" derken şu an tüm aşırı sol HDP'nin yanındaysa HDP'nin onlardan ayrışarak Türkiye partisi olması gerek. Aşırı solun küresel veya batılı emperyalistlerinin piyonu artık olmamalı.
"PKK terörünü nasıl azaltırız" mealinde yazılarım 2012 Mart, 2014 haziran ve ekim, 2016 mart, 2019 ekim ve kasımda 6 kez bu başlıkla yazdığımı gazete arşivine girerek benim sütunumda görebilirsiniz. "Yerel seçimde %10 barajı olmalı" diye en az 10 kez yazdım ama hain hackerlarca bazısı silindi. O dönemde çok az gazeteci %10 barajı konusuna bana destek verse de tanıdığım gazeteci ve çevremdeki siyasilerin %70'i bu zor diye karşı çıkılmıştı. Sebebi de %10 barajı başkan seçilebilecek ayrılıkçıların önü tıkar diye dünya ayağa kalkar dense de bunu yapamıyorlar. O dönemin PKK partisi AİHM'ne milletvekili seçimlerin de %10 barajına yaptıkları müracaatına "İç hukuka karışamayız, çünkü Avrupa'da da %7'ye varan baraj var diyerek müracaata HAYIR dedi". Dünyada milletvekili seçimleri temsilde esastır. Vekil seçimlerinde %10 barajına karışmayız diyen AB hukuku mahalli seçimlerinde de konacak baraja da zaten "iç hukuktur karışamayız" demesi zaten normal.
Şimdi PKK başkan çıkaramayacağından tüm dünya ayağa kalkar tezine inat bazı başkanların ilk görevden almalar başlayınca "bakın şimdi AB ve dünya bu işi nasıl başımıza yıkacaklar" deniyordu. 50'den fazla seçilmiş başkan PKK ve TERÖR bağlantıları gerekçesi ile görevden alındı. Bazı cılız tepkiler oldu ama şimdi başkanlıktan almalara tepki veren kalmadı. Herkes kendi işinde, derdinde, tavşana kaç, tazıya koş diyen emperyalistler iyi adam sattığını solcular anlamışlardır inşalah.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |