BBC Türkçe'den Ayşe Sayın'ın haberine göre, güçlü olduğu Doğu ve Güneydoğu'da partili aday çıkarma kararı alan HDP'nin, İstanbul, Ankara ve İzmir ile birlikte batıdaki önemli merkezlerde aday çıkarıp çıkarmayacağı merak ediliyor.
Zira HDP'nin tek başına belediye başkanlığını almaya gücü yetmese de örneğin yüzde 12'lik oy oranına sahip olduğu İstanbul'da, desteklediği partinin adayının kazanma şansı yüksek görülüyor.
Peki parti yönetimi adayları hangi kriterlere göre belirliyor, batıdaki büyükşehirlerde aday çıkarıp çıkarmama konusunda nasıl bir taktik izlenecek?
HDP'de bu konuda yapılan planlamalar ve çalışmalara ilişkin öne çıkan başlıklar şöyle:
DOĞUDA PARTİLİ ADAYLAR
Doğu ve Güneydoğu'da, başta kayyuma devredilenler olmak üzere hemen her yerde aday çıkarılacak.
Adaylar, eğilim yoklamasına göre belirlenecek. Bazı yerlerde ise başvuruları doğrultusunda tanınmış ya da daha önce görevden alınan başkanlar aday gösterilecek.
Adaylık başvurusunda bulunan, görevden alınan belediye başkanlarından Ahmet Türk'ün Mardin'den, eski Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık'ın bu kez memleketi Muş'tan aday gösterilmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Yapılan eğilim yoklaması ve partinin de talepleri doğrultusunda Kars'ta belediye başkanlığını kazanma olasılığı yüksek görünen Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen'in de bu ilden aday gösterilmesine kesin gözüyle bakılıyor.
'YERELDEKİ ADAY BİZİM İLKELERİMİZE UYGUNSA, ADAY ÇIKARMAYACAĞIZ'
HDP, seçimi alma şansı bulunmayan ancak hiçbir siyasi partiyle de ittifak ya da güç birliği yapmadığı Ankara, İstanbul ve İzmir ile oy potansiyeli bulunan bazı Batı ve Akdeniz şeridindeki il ve ilçelerde ise ise aday çıkarıp çıkarmamayı partililerin kararına göre karara bağlayacak.
Bu konuda özellikle İstanbul son derece kritik görünüyor. HDP seçmeninin CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu'na oy verip vermeyeceğini partililere soracak olan HDP, İzmir'de de CHP'nin adayını belirlemesinin ardından adayını açıklamayı planlıyor.
HDP'li üst düzey bir yönetici, partinin aday çıkarıp çıkarmama konusundaki kriterlerini şöyle özetliyor:
— Yereldeki aday bizim ilkelerimize uygunsa, aday çıkarmayacağız. Ama yerelde uygun değilse, biz güçlü adaylarla gireceğiz ya da o yerelin taleplerini dinleyerek hareket edeceğiz. Makro politika belirleyip, her yerde 'şunu yapalım' demek seçmende karşılık bulmayabilir. Çünkü bizim seçmenimiz politik bilinci yüksek seçmendir. CHP uzun süredir İmamoğlu ve Yavaş isimlerini dolaşıma sokmuştu ama tereddütler vardı, farklı isimler dolaşıyordu. İsimler netleşince hızla bir çalışma yapma kararı aldık. Çünkü özellikle İstanbul çok kritik.
— Örgütümüze, halkımıza, seçmenimize sorduk, bu adaylara nasıl bakıyorlar diye. Keza İzmir ve Ankara'da öyle. Bizim illa İstanbul'da, İzmir'de, Ankara'da aday çıkaralım gibi bir tavrımız yok. Yerel inisiyatifler karar alır, biz ona uyarız. O nedenle daha çok partililere, delegemize soruyoruz. İstanbul'da yüzde 12 oyumuz var, yani 1 milyon 200 bin seçmen. Ama potansiyel oyumuz 3 milyona çıkıyor ki, bu potansiyelin başka yerlere gitmesini engellemek gerekiyor.
— Bizim seçmenimiz stratejik davranabiliyor. Muhalefet partileri bizimle temas kurmadı, o nedenle artık adayların ne diyeceği, parti tabanımıza nasıl sesleneceği önemli. Örneğin biz 'Ankara'da aday çıkarmıyoruz' desek de bu seçmenimizin hemen ikna olacağı anlamına gelmez, onun için adayların söylemi çok önemli olacak.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |