Irak'ta korona virüs endişesi 

Irak'ta yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında günlük vaka sayısı bir süredir 3 binin üzerinde seyrederken, Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) "büyük bir sağlık krizi yaşanabilir" uyarısı endişeleri artırdı.

Irak'ta hazirandan itibaren yavaş yavaş yükselen günlük Kovid-19 vaka sayıları, ağustosta 3 binleri hatta bazı günler 4 binleri geçmeyi başladı.

DSÖ'nün Bağdat ofisi de geçen hafta yaptığı yazılı açıklamada, Irak'ta Kovid-19 vakalarında endişe verici boyutta artış olduğunu belirterek, yakında büyük bir sağlık krizi yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Irak'ta uzun yıllar süren çatışmalar ve devlet kademesindeki yolsuzluklar sağlık altyapısını tahrip etti. Ülkede Kovid-19 salgınının yayılması ve vaka sayılarındaki artışın bir diğer nedeni olarak "hükümetin salgına karşı alınan önlem ve kısıtlamaları hafifletmesi" gösteriliyor.

Kovid-19 krizinin endişe verici boyutlara ulaştığı ülke genelinde sadece akşam 22.00 ile sabah 05.00 arasında sokağa çıkma yasağı uygulanıyor.

Salgına yakalanan birçok vatandaş sağlık sisteminin son derece zayıf olduğu ve hijyen sorunu bulunan devlet hastanelerine gitmekten çekiniyor. Hastanelerde oksijen tüplerinin eksikliği de can kayıplarını artırıyor.

''KADINLARIN KORONA VİRÜSE YAKALANDIĞINI SÖYLEMESİ AYIP KARŞILANIYOR''
Irak'ta Kovid-19 krizinin derinleşmesinde bazı ailelerde toplumsal örf, adet ve aşiret bağları gerekçesiyle kadınların hastaneye gitmesine izin verilmemesi de etkili oluyor.

Iraklı toplum bilimci İbtisam Şammari, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Kırsal kesimdeki köy ve kasabalarda salgına yakalanan kadınların hastanelere gitmesi ya da ilgili sağlık kuruluşlarına bilgi verilmesine izin verilmiyor. Buralarda kadınların koronavirüse yakalanmasının açıklanmasına 'ayıp' olarak bakılıyor." dedi.

Şammari, "Aşiret kurallarının geçerli olduğu toplumlarda kadınların sadece Kovid-19 değil, yakalandıkları diğer hastalıklarda da gözlerden uzak tutulması ve kesinlikle hastanelere gidilmemesi söz konusu." diye konuştu.

Bu durumun Kovid-19 vakalarındaki artışta önemli faktörlerden biri olduğunu belirten Şammari, şunları söyledi:

"Bunlar toplumda bazen kadınların canına mal olabilen yanlışlıklardır. Bu durumun önüne geçilmesi için sivil toplum örgütlerinin saha çalışması yapması önemli. Biz, kadınların salgına yenik düşmemesi için çok sayıda saha çalışması yaparak aydınlatıcı broşürler dağıttık. Çoğu aileler saha çalışanlarıyla yüz yüze görüşmeyi kabul etmiyor. Hükümetin ise bu konuda hiçbir desteği ve çalışması bulunmuyor."

Şammari, toplum bilimciler olarak ya ekranlardan ya da saha çalışmalarıyla özellikle kadınlara zarar veren bu algıyı değiştirmeye çalıştıklarını söyledi.

Irak Sağlık ve Çevre Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, son 24 saatte 3 bin 291 kişide Kovid-19 tespit edildiğini ve 75 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Son verilerle ülkede Kovid-19 salgınında can kaybı 6 bin 428'e, vaka sayısı ise 204 bin 341'e yükseldi.