Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanan yeni asgari ücret kararındaki, Türk-İş'in itiraz gerekçesinde, Asgari Ücret Yönetmeliği'nde asgari ücret tanımının, 'işçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret' olarak belirlendiği anımsatıldı ve şöyle denildi:
"Asgari ücret; çalışanların düşük ücretlere karşı korunmasını ve emek sömürüsünü önlemeye yönelik önemli ve etkin bir sosyal politika aracıdır. İnsan temel hak ve özgürlüklerinin tanımlandığı tüm uluslararası sözleşmelerde, herkesin kendisi ve ailesi için 'insan onuruna yaraşır' adil ve elverişli bir ücret hakkı olduğu kabul edilmektedir."
İşçi temsilcilerinin,'mevcut asgari ücrete hedeflenen enflasyon ya da biraz üzerinde belirlenecek oranda yapılacak bir artışın yeterli olmayacağını, olumsuz yaşama şartlarını düzeltmeyeceğini, bu nedenle kabul edilemez olduğunu' ifade ettiklerinin de vurgulandığı gerekçede, 9 madde şöyle sıralandı:
1- Anayasa'da yer alan 'geçim şartları' yaklaşımına öncelikle uyulmalıdır.
2- İşçinin ailesi ile birlikte günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir tutar olmalıdır.
3- Belirleme yapılırken, işçinin ve ailesinin bilimsel olarak belirlenmiş harcama kalıbı esas alınmalı ve hesaplamalarda TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) verileri kullanılmalıdır.
4- Perakende fiyatlar kullanılarak hesaplanan net harcama tutarı, işçinin eline net geçecek biçimde düzenlenmelidir.
5- Asgari ücret, sanayi/tarım ve yaş, cinsiyet ayırımı yapılmadan yine ulusal düzeyde tek olarak belirlenmelidir.
6- İşçilerin arasında nitelik, kıdem, işin mahiyeti gibi ekonomik amaçlı değerlendirmelerin tümünden bağımsız olarak ele alınmalı, ekonomik ölçülerin ötesinde sosyal bir ücret olarak kabul edilmelidir.
7- İşçinin satın alma gücünün ileriye dönük olarak korunabilmesi için gerekli bir iyileştirme ayrıca ilave edilmelidir.
8- Asgari ücret belirlenirken, gelir dağılımında adaleti sağlamaya yönelik olarak ayrıca refahtan pay verilmelidir.
9- Ücretlerde adaleti sağlamak açısından, en düşük devlet memuru maaşı da dikkate alınmalıdır.
İşçi temsilcilerinin, asgari ücret çalışmaları sırasında bu ilkeleri savunduğu ve asgari ücretin bu çerçevede belirlenmesi ve kabul edilmesi için çaba gösterdiği de vurgulanan gerekçede, "Asgari ücretin belirlenmesindeki göz önünde bulundurulması öncelikli ilke olan ‘çalışanların geçim şartları' devletin resmi kurumu Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından ortaya konulmuştur. Asgari Ücret Tespit Komisyonunun verdiği görev doğrultusunda TÜİK çalışanların geçim şartlarını hesaplamıştır. Devletin resmi kurumunun Komisyona sunduğu hesaplamaya göre, 2016 Kasım ayı itibariyle ağır bir işte çalışan bekar bir işçinin aylık harcama tutarı net 1.668 lira 90 kuruştur. Yapılan bu hesaplamada ‘çalışanın ailesi' dikkate alınmamıştır. Türk-İş'in 30 yıldan bu yana her ay düzenli olarak yaptığı ‘Açlık ve Yoksulluk Sınırı' araştırmasına göre tek bir işçinin yaşama maliyeti ise aynı dönem itibariyle net 1.761 lira 74 kuruştur. Türk-İş ile TÜİK'in verileri uyumludur" ifadeleri kullanıldı.
İşçilerin, 'ülkenin milli birlik ve beraberliği her şeyin üzerindedir'in gereğini her fırsatta yerine getirdiklerinin de altı çizilen gerekçede, "Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun işveren-devlet kesimi temsilcilerinin oy çoğunluğuyla belirlenen asgari ücrete, gerek miktar ve gerek belirleme yöntemi açısından yukarıda sıraladığımız gerekçelerle katılmıyoruz ve işçi kesimi olarak muhalif kalıyoruz" denildi.
Sputnik
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...