İsrail'den Ürdün'ü Üzecek Karar 

Eskiden Ürdün Kraliyet ailesine ait olan otel, 1967'deki 6 Gün Savaşları sonrasında İsrail hazinesine devredilmişti.

Haaretz tarafından ele geçirilen belgelere göre, mülkü halen elinde tutan İsrail'deki Sahipsiz Mülkler Kayyımı, mayıs ayında "Miloslavsky Architects" adlı bir firmanın, otelin büyük ölçüde genişletilmesini öngören proje çalışmalarına başlamasına izin verdi.

Söz konusu alanın hassasiyeti ve İsrail'in Ürdün ile iyi ilişkilerinin önemi çerçevesinde İsrail, Zeytindağı'ndaki otelde bugüne kadar bir değişiklik yapmaktan kaçındı. Değişiklik yapılması gerektiğinde ise Ürdün hükümeti ile koordinasyon içinde yapıldı.

Haberde, nihai statü anlaşması ile ilgili müzakereler başladığında, Filistinlilerin İsrail'den, kentin doğu kesimindeki statükoyu bozacak tek taraflı adımlar atmamasını istediği, ABD'nin de bu yaklaşımda olduğu hatırlatıldı.

BARIŞ GÖRÜŞMELERİNİ TORPİLLEMENİN YENİ ÖRNEĞİ

Kudüs Belediye Meclisi'nin soldaki Meretz partili üyesi Pepe Alalu, söz konusu planın, hükümetin barış görüşmelerini torpilleme amaçlı girişimlerinin bir diğer örneği olduğunu ifade etti. Alalu, İsrail başbakanı Binyamin Netanyahu'ya, onaylanmak üzere sunulmadan önce planı durdurması çağrısında bulundu.

Hazine sözcüsü ise ne kayyım idaresinden ne de hazineden otelin genişletilmesine ilişkin bir talep geldiğini söyledi. Hazine sözcüsü, Haaretz'e "Eğer sizin elinizde böyle bir belge varsa, bir kopyasını da bize verin, soruşturmaktan memnun oluruz" dedi. Ancak, Haaretz'in belgeyi iletmesinin ardından başka bir yorum gelmediği ifade edildi.

1960'larda Kudüs'ün en lüks oteli olarak kabul edilen otelin, 1964'te Filistin Kurtuluş Örgütü'nün kuruluş konferansına ev sahipliği yaptığı da belirtiliyor.

ÜRDÜN DE Mİ DÜŞMAN

Filistin Yönetimi Devlet Başkanlığı'nın Kudüs'le ilgili biriminin başkanı Ahmed A-Rweydi ise, İsrail'in, Kudüs'teki Filistin gayrimenkulleriyle ilgili olarak çıkardığı yasaların avantajını kullandığını kaydetti.

A-Rweydi, Filistin'in Sesi radyosuna yaptığı açıklamada, 1950'lerin başında İsrail'in çıkardığı Sahipsiz Mülkler Yasası'na atıfta bulunarak, böylece İsrail'in "yasayı Kudüs'te uygulayarak, işgal altındaki topraklarda bu tür önlemleri yasaklayan uluslararası hukuku tümüyle ihlal ettiğini" belirtti.

Bu yasanın "güya düşmanlara karşı" uygulamaya konulduğunu söyleyen A-Rweydi, "Oysa, otelin sahibi Ürdünlü bir aile. O halde bu, iki ülke arasındaki imzalanan barış anlaşmasına rağmen, Ürdün'ün aynı zamanda bir düşman ülke olarak görüldüğü anlamına gelmiyor mu" diye sordu.

A-Rweydi, söz konusu yeni planın, Kudüs'ün Eski Kent'ini, etrafındaki tüm topraklar ve gayrimenkulleri ile geçirme çabalarının bir başka kanıtı olduğunu da belirtti.

AA