Kalın, Türkiye’nin jeopolitik konumu itibariyle çok yönlü bir dış politika izlemek durumunda olduğunu hatırlatarak, "Dış politikayı sıfır toplamlı bir oyun olarak görmüyoruz. Rusya ile yakınlaşmamız ABD ve Avrupa ile ilişkilerimize olumsuz etki etmek zorunda değil. Aynı şekilde bir NATO müttefiki olmamız Rusya, Çin, Afrika ülkeleri ve Latin Amerika ile ilişkilerimizi tamamen koparacağımız anlamına gelmez" diye konuştu.
Türkiye'nin bazı konularda Rusya ile bazı konularda ise ABD ve AB ile daha yakın görüşlere sahip olduğuna değinen Kalın, "Bugünün koşullarında dış politikayı tek bir bloğa indirgemek mümkün değil. Bunun yerine Doğu ve Batı arasında denge politikası izliyoruz. Zaten güvenlik ve ekonomi alanında yaşanan gelişmeler de daha geniş bir perspektife sahip olmamızı zorunlu kılıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye-AB ilişkilerinin geleceğine de değinen Kalın, AB üyelik müzakerelerinde arzulanan ivmenin yakalanamamasını Avrupa'da ortaya çıkan AB karşıtlığı ile Türkiye ve göçmen düşmanlığına bağlayarak, "AB ülkeleri bir 'genişleme yorgunluğundan' muzdaripse bilsinler ki Türkiye de üyelik süreci ilerlemediği için yorgunluk ve kızgınlık hissediyor" ifadesini kullandı.
Kalın, AB'nin mülteciler konusunda Türkiye'ye verdiği taahhütleri yerine getirmediğini, vize serbestisi konusunda ise Avrupa Komisyonu'nun makul bir teklif sunması halinde sorunun aşılabileceğini söyledi.
Sputnik
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...