Kamu binaları, bakanlıklar ve genelmüdürlüklerin kiralık olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kamuda geniş bir tasarruf tedbirini hayata geçiriyoruz. Kamuda kullanılan araçları nitelik ve nicelik olarak sınırlandırıyoruz.Personel alımında da tedbirli davranıyoruz. İsraf ekonomisi değil üretim ve verim ekonomisine geçiyoruz." dedi.
Türkiye'nin kritik bir dönemde geçtiği dönemde sizlere çok büyük görevle düşüyor. Terör örgütlerini üzerimzie salmktan, ekonomik tetikçiliğe kadar her türlü saldırya maruz kaldık. Her şeye rağmen zarar görmedik. Günümüz dünyasında ülkeler demokratik olan ve olmayanlar, ekonomik olarak gelilen ve gelişmekte olan ve de geri kalmış olarak ayrılıyor. Demokrtatik bir ülke olduğumuzu tereddüte gerek duymayacak şekilde gösterdik. Her kim 24 Haziran seçimlerinin üzerinde bir gölge oduğunu söylüyorSa Türkiye'ye iftan ediyor demektir.
Cumhuriyetimizi kurduğumuzda dönemin şartları gereği önce devletçi ekonomiyi tercih ettik. Sonra karma ekonomiye geçtik. Rahmetli Özal ile birlikte serbest ekonomiden yana tercihimizi kullandık. Bizde ülkemizi dünayaya çatık kurumsallaştırdık, geliştrdik.
Kurdaki dalgalanma başta olmak üzere, ekonomimizi olumsuz yönde etkileyen tüm hadiseleri, serbest piyasa çerçevesinin dışına çıkmadan çözmenin mücadelesini veriyoruz. Küresel düzeyde finans alanında dolaşan paralar bir süredir belirlli merkezlerde toplanmaya başlanmıştır.
Döviz kurundaki dalgalanmayı önleyecek pek çok tedbiri hayata geçiriyoruz, yeni adımlarımız olacak. Zor dönemler, zor kararlar vermeyi ve uygulamayı gerektirir. Bizde bu kararları almaktan asla çekilmiyoruz. Tüm kruumlarımızda gece gündüz çalışıyoruz.
Önümüzdeki günlerde yeni adımlarımız olacak. Örneğin dövizle kira konusunu kökten çözüyoruz. Dün akşam imzaladım ve Resmi Gazete'de yayınlandı. Dışarıyla işi olmayan hiç kimsenin dövizle yolu kesişmemelidir. Kendi paramızla konuşulması ve fiyatlanması gerekiyor. Gereken düzenlemeyi yaptık, adımlarımızı atıyoruz.
Bir diğer başlık olarak kamuda geniş bir tasarruf tedbirini hayata geçiriyoruz. Kamuda kullanılan araçları nitelik ve nicelik olarak sınırlandırıyoruz.
Personel alımında da tedbirli davranıyoruz. İsraf ekonomisi değil üretim ve verim ekonomisine geçiyoruz.
Faiz konusu
Faiz konusunda hassasiyetimiz ayndır. Değişen bir yaklaşımım yoktur. Merkez Bankası bağımsız ya. O kendi kararını kendisi alır. Ama diğer özel bankalar neye göre nasıl hareket ediyor.
Hadi Merkez Bankası faiz arıtıyor, özel bankalara ne oluyor? Yüzde 50'li faiz oranları size bir şey kazandırıyor mu? Bundan ancak eroin tüccarları kazanır. Faiz denen sömürü aracının kullanılmasına vesile olamayız. Faiz denilen bu sömürü aracını kullanmaya asla vesile ve aracı olamayız.
Faiz ve enflasyın bir sebeb sonuç ilişkisi olarak masaya yatırdığınız zaman faiz sebep, enflasyon neticedir. Eğer tam tersi dersen bu işi bilmiyorsundur.
Enflasyona sert tepki
Ben bugüne kadar Merkez Bankası'nın enflasyon rakamlarını tutturduğunu görmedim. Hala akıllanmayacak mıyız ya? 16 yıldır biz bu işin içindeyiz ya.
TÜSİAD kendisi söylüyor, faiz çok yüksek diye... Bu yüksek faizi düşürelim. 5 milyon lira için özel bir banka yüzde 42 faiz isterse, ne yapacak o patron; ayakta durabilir mi?
Zam konusunada değindi
Bankalar kredi faizlerin musluklarını kısarak yangının üzerine körükle giderlerse zararlı çıkarlar. Buradan sesleniyorum, sayın Başkan, ekrandaki başında bizi izleyenlere sesleniyorum. İnanın bu dönemde döviz bahanesiyle satatıkları ürenlerle hiç alakası olmayanlar ürünlere 1'e 3, 1'e 10 iflah olamayacaktır. Bunların ahilik ile alakası yoktur.
Bu bir kriz değildir. Bu manipülasyona sakın aldanmayın, bu süreç geçecek. Biz bugüne kadar Türk Milleti'ne hep inandık; bugün en büyük gücümüz ülkemizin potansiyelidir
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...