Venezuela Devlet BaşkanıNicolas Maduro, muhalefet lideri Juan Guaido'nun kendisini 'geçici devlet başkanı' ilan etmesiyle başlayan siyasi krize ilişkin verdiği röportajda "Bu artık küresel bir savaşa dönüştü" ifadelerini kullandı ve "İnsanlığın geleceğini Çin, Rusya, Türkiye ve İran gibi ülkeler belirleyecek" dedi.
Ülkesinde bir süredir yaşanan krize ilişkin Euronews'tan Anelise Borges'e konuşan devlet başkanı Maduro, Avrupa Birliği'nin (AB) Guaido'yu tanımakla 'çok büyük bir hataya düştüğünü' söyledi ve "Amerika Birleşik Devletleri dünyada tek bir hedefe odaklanıyor; Venezüella'yı yok etmek, Venezüella'yı sömürmek, devrimi yok etmek. Başaramadı ve başaramayacak" ifadelerini kullandı.
Ülkenin geleceği, ABD ile ilişkiler ve muhalefetin konumuna ilişkin çeşitli konu başlıklarına değinilen röportaj şu şekilde:
"DARBE BAŞARISIZLA SONUÇLANDI"
Maduro, gelen bir soru üzerine ülkesindeki durumu şu sözlerle özetledi:
"Bir ülkede iki devlet başkanı olması mümkün değil. Venezuela'da ülkenin siyasi kurumlarına ve anayasaya göre halk oyu ile seçilen tek bir başkan var; o da burada karşınızda oturan mütevazi işçi Nicolas Maduro Moros. Şu anda bir darbe girişimi mevcut, ancak başarısızlıkla sonuçlandı. Onları etkisiz hale getirdik. Bu, Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin başının altından çıktı. ABD, Venezuela'da bir kukla hükümeti kurmak için tüm siyasi, diplomatik ve ekonomik gücünü kullandı. Bu, tarihimizde eşi benzeri görülmemiş bir olay."
ÜLKELERİN GUAİDO'YU TANIMASI
ABD, Avrupa Birliği ve bazı Latin Amerika ülkeleri Juan Guaido'yu geçici devlet başkanı olarak tanımalarına dair soruya Maduro'nun yanıtı şu oldu:
"Bu, Birleşmiş Milletler tüzüğünün içişlerine müdahaleyi yasaklayan kanunlarını ve Venezüella anayasasının temel ilkelerini ihlal ediyor. Bu, Venezuela'ya hükmetme, Venezuela'yı ele geçirme ve neo-sömürgeci bir ilişki kurma girişiminin bir parçası. Her halükarda, bir ülkenin siyasi yaşamına karar veren, dünyanın tüm ülkelerinde olduğu gibi halktır ve Venezuela da istisna değildir. Donald Trump'ın hükümeti, Beyaz Saray'ın aşırıcı yönetimi ve uydu hükümetleri istediğini söyleyebilir. Ancak Venezuela'da egemenlik halkındır, karar halka aittir. Burada ne yapacağımıza hiçbir yabancı hükümet karar veremez."
TRUMP İLE DİYALOG
"Ancak halk da bölünmüş durumda. Öncelikle uluslararası baskı hakkında konuşmak istiyorum. Üzerinizde daha önce benzeri görülmemiş bir baskı var. Bunu nasıl çözeceksiniz? Dostlarınız kimler?" sorusuna Maduro şu ifadelerle yanıt verdi:
"Dünyada pek çok dostumuz olduğunu düşünüyorum. Bu artık küresel bir savaşa dönüştü; Venezuela'ya karşı olanlar ve destek çıkanlar. Peki bu nasıl Venezuela'ya karşı küresel bir savaşa dönüştü? ABD'yi yöneten aşırılık yanlısı elit kesimin çıkarları yüzünden. Demokrasi ABD'deki elitlerin umrunda değil. Onların ilgilendiği tek şey bizim zenginliğimizi yağmalamak. Trump'la görüşmek istediğimde durum farklıydı. Her zaman diyalog yollarını açabileceğinize ve diyalog ile barış içinde, saygılı bir şekilde, bir arada nasıl yaşayacağınıza dair orta yol bulmanın mümkün olduğuna inandım. Ama bu imkansız. Herhangi bir diyalog ya da uzlaşma ihtimalini yok ettiler. Beyaz Saray, hiçbir şekilde diyalog olmayacağı yönünde emir verdi, bu çok üzücü. Diyaloğa, kelimelere, diplomasiye inanıyorum."
"MUHALEFETİ EN AZ 400 KEZ ARADIM"
"Diyalog için muhalefeti en az 400 kez aradım. Ne zaman ve nerede olursa olsun muhalefet ile bir diyalog için hazır ve istekliyim. Venezuela'ya yardım edebilecek tek şeyin açık bir gündemle dürüst bir diyalog olduğuna inanıyorum. Venezuela'nın iyiliği, ülkenin refahı için kapsamlı anlaşmalar yapacağımızı ümit ediyorum."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...