İYİ Parti Genel Sekreteri ve Sözcüsü İzmir Milletvekili Aytun Çıray, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Astana toplantılarında çatışmasızlık bölgesi ilan edilen İdlib’e yapılan saldırılar üzerine Rusya ve İran Büyükelçilerini Dışişleri Bakanlığı’na çağırması üzerine bir açıklama yaptı. Çıray açıklamasında Suriye politikalarında yeniden çok tehlikeli zigzaglar yapıldığına dikkat çekerek, “Suriye ile ilişkilerin iki ülkenin de faydasına olacak bir normalleşme rotasına girerken, her şeyin yeniden raydan çıkmak üzere olduğuna ilişkin alametler bizi ciddi biçimde endişelendirmekteydi. İdlib’de koskoca Türkiye Cumhuriyet’nin teminatı altında olan insanları bombalanması bu endişelerimizi maalesef haklı çıkarmıştır.” dedi.
ASTANA’DA, SOÇİ’DE YİNE Mİ ALDATILDINIZ?
Çıray açıklamasına şöyle devam etti: “İdlib’te güya korumamıza aldığımız masum siviller hedef alınıyor, canımız acıyor. Sayın Çavuşoğlu’nun tepkisi Rusya ve İran Büyükelçileri’ni Dışişleri Bakanlığına çağırmakla hafif ve sınırlı kalıyor. Soruyoruz sayın Çavuşoğlu’na Rusya ve İran Büyükelçilerini Dışişleri Bakanlığına çağırdınız da, rejimin bu tür müdahalelerinden rahatsız olduğunu ifade etmekten başka neyi dillendirdiniz? Bizi aldattınız mı dediniz? Yine mi aldatıldık Astana’yla, Soçi’yle? Bizi bu toplantılara sırf görüntüyü tamamlamak için mi davet ettiniz diye mi sordunuz? Keşke bunları açıkça dillendirmiş olsanız, olabilseniz?! Ama maalesef bu yanlışları dile getiremeyeceğinizi biliyoruz.”
DIŞ POLİTİKADAKİ YANLIŞLARINIZ FELAKETTİ… ŞİMDİ KIYAMETE DÖNÜŞMEK ÜZERE
Aytun Çıray, iktidarın Suriye politikalarının felaketten kıyamete dönüşmek üzere olduğunun altını çizerken, açıklamasını uyarı dolu eleştiriler içeren şu cümlelerle noktaladı:
“İYİ Parti’nin Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan yardımcısı ve E. Merkez Bankası Başkanı Sayın Durmuş Yılmaz, Sayın Erdoğan’ın son dış siyasetini çok güzel tanımladı; ‘İthalata dayalı diplomasi!’ Türkiye adeta rüşvetle randevu alır hale geldiği ülkelerden Fransa’nın Savunma Bakanı’nın ‘Rojova Kürdistanı’nı tanıyoruz’ sözleri konusunda Dışişlerini uyanık olmaya davet ediyoruz. Türk Dış politikasının kurucu ilkelerinden kökten sapmasının kaçınılmaz sonucu olan hem Türk Milletine, hem de kendilerini koskoca Türkiye’nin koruması altında sanan insanlara çok pahalıya patlıyor. Bu zavallı sivillerin bombalanmasından utanmıyor musunuz? Türkiye Cumhuriyeti hükümeti nasıl bu kadar çok yanlış yapabilir? Hadi ulusal çıkarlarımızı düşünmüyorsunuz, kendi gününüzü kurtarma derdindesiniz. Bunu anladık da, o zavallı çoluk çocuk katlindeki mesuliyetinizi nasıl izah edeceksiniz?
AĞIRLIĞINIZ KALDIYSA ASTANA'DAKİ DOSTLARINIZI İKNA EDİN
“Uyarıyoruz; gücünüz yetiyorsa, az da olsa bir ağırlığınız kaldıysa Astana dostlarınızı ikna edin, katliamı durdursunlar. Suriye politikanız baştan sona yanlıştı, tam bir felaketti. Ama şimdi bu felaketin ülkemizi ve tüm bölgeyi kavuracak bir kıyamete dönüşmek üzere olduğunu görüyoruz. Yazıktır, günahtır, insanlığa karşı zulümdür. Durdurun dost bildiklerinizle bu mezalimi. Artık aklı öne alın dış politikanızda.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |