Yüzde 31,5'i Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı'na 'Evet' diyor. Yüzde 17'si ise cevapsız…
Anketteki önemli bir ayrıntıyı not edelim: "Emine Erdoğan'ın türbanı, eşinin Çankaya'ya çıkmasına engel midir?" sorusuna yüzde 27,9 "Evet, engeldir" derken; yüzde 62,8 "Hayır, engel değildir" karşılığını veriyor!
"Erdoğan Cumhurbaşkanı olmalı mı?" sorusuna cevap arayan bir başka ankete geçelim…
ANAR'ın Yeni Şafak için yaptığı anket geçen hafta içinde yayınlanmıştı: Halkın yüzde 29,7'si Çankaya'daki Erdoğan'a 'Evet' yüzde 39,6'sı ise 'Hayır' diyordu…
Ama hepsi bu kadar değildi: Yüzde 13,4 "Başbakan olarak hizmet etmeli" karşılığını verirken; yüzde 9,7 ise reyini "Gerilim olur" biçiminde kullanmıştı. (Fikri olmayan: Yüzde 7,6 idi)
Dikkat ediniz: Şu veya bu nedenle "Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmasını istemeyenler"in oy yüzdelerini topladığımızda karşılaştığımız oran: Yüzde 62,7!
"Başbakan olarak hizmet etmeli diyenler" ile "Gerilim olur" karşılığını verenlerin Erdoğan'a karşı olumlu bir tavır içinde bulundukları aşikar. Yani, Erdoğan'a sempati ile baktığı halde onun Köşk'e çıkmasını istemeyenlerin oranı: Yüzde 23! Hiç de az değil…
***
Daha önce bu sütunda Erdoğan'ın Çankaya niyetini tartışırken "Çankaya'ya Kaçmak"tan söz etmiştim…
Özal ve Demirel Başbakan iken Çankaya'ya kaçmışlardı. Özal, Köşk'te yalnızlaşırken -yaptığı yanlışın farkına varmış ancak iş işten geçmişti. Siyasete dönüş hesapları içerisinde iken rahmetli oldu…
Demirel ise 1991 seçim kampanyasında seçmene çok büyük sözler verdi. Ancak bir buçuk yıl sonra Çankaya'ya çıkma fırsatını yakaladığında "dağ gibi bulaşığı" bir kenara bırakarak, arkasına bile bakmadan yukarıya kaçıverdi!
Erdoğan da geleneksel hale gelen bu "zirveye kaçış" işine niyetli görünüyor…
Oysa, Erdoğan seçmene verdiği sözleri tutmak zorunda: 3 Kasım 2002'de seçmenden aldığı tek başına iktidar vizesinin Çankaya için olmadığını unutmamalı!
Hal böyle iken, Başbakan'ın Çankaya Köşkü için çok istekli/ısrarlı olduğu belli…
Erdoğan'ın Org. Büyükanıt'ın Genelkurmay Başkanlığı kararnamesini teamüllere aykırı bir şekilde çıkarmasının altında Çankaya amacı yatıyordu. Son ABD ziyaretini de bu çerçevede değerlendirmek gerekir…
Yeri gelmişken, Çankaya yolunun ABD'den geçmediğini hatırlatmakta fayda var. Bu konu da, hep sözünü ettiğim son bir yıl içinde yaşanan o tarihi Yörünge Değişikliği ile ilgili. Artık, devlet yönetiminde Milli/Bağımsız Çizgi hakim. Ankara, Devlet'in Millet'le barışacağı bir eksene yerleşiyor…
Erdoğan'ın bu gerçeği tam olarak okuyamadığı anlaşılıyor. Ancak giderek daha iyi okuyacak ve Çankaya Yolu'ndaki ısrarından vazgeçecektir diye düşünüyorum. (Bu süreç laikçi çevrelerin etkisi ile yaşanmayacak!)
Beklenmeyeni Bekleyin: Çankaya'ya Erdoğan değil, TBMM'nin içinden/geniş çerçevede kabul görecek bir AKP'li milletvekili oturacak! Çankaya'da türban yasağı sorun olmaktan çıkacak. Devlet, milleti ile orada da barışacak…
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...