Hükümetin dış politika ve diplomasi bilmediğini söyleyen Temelli, konuşmasına şöyle devam etti:
"Libya meselesi için masaya oturdular. Hafter döndü gitti ve bir anda 'terörist' oldu. Çünkü, diplomasi bilmiyorlar. Libya konusundaki yaklaşımları da Suriye ve tüm dış dünyada olduğu gibi aynı klişeye dayalı. Nedir o klişe? 'Sahada olmayan masada olamaz.' Sahada nasıl oluyorlar? Askeri güçleriyle yani bütün savaş politikalarıyla Orta Doğu sahasında yer almak istiyorlar. Kürtlerin kazanımlarına karşı bir siyasetleri, stratejileri olduğu için nasıl içeride bir çöktürme planı çerçevesinde bugüne kadar sürdürdükleri bir stratejileri, politikaları varsa sınır dışında Suriye, Irak şimdi Libya'da da aynı şekilde sahada olma peşindeler. Buradan uyarıyorum; bu saha, masa işine çok kendinizi kaptırmayın sonra bu ülkeyi de masada bulabilirsiniz."
Ortadoğu'ya baktıklarında aslında gördükleri şeyin otoriter rejimlerin barbarlığı olduğunu belirten Temelli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tüm otoriter rejimlerin örtülü bir ittifakı ile karşı karşıyayız. Bakmayın birbirleriyle savaştıklarına ve birbirlerine karşı bir siyaset güdüyormuş gibi yaptıklarına. Aslında vekalet savaşları ya da bu zamanın üçüncü dünya savaşı diyebileceğimiz dünya savaşı, bu otoriter rejimlerin, kendi ülkelerinde iktidarlarını koruyabilmek ve kendi iktidarlarının bekası uğruna Ortadoğu'da işte bu barbarlığı sürdürüyorlar. Nasıl mı? İşte son örneği Kasım Süleymani'nin öldürülmesidir. İran için çok önemli bir kişi, figür barbarca katledildi. İran ertesi gün ABD üslerini roketle vurdu ve o sırada bir Ukrayna uçağı düştü. Tam 176 masum insan katledildi. Açıklama şu: 'yanlışlıkla oldu.' Biz bu yanlışlıkları Suriye, Yemen, Afganistan'dan biliyoruz. Bu yanlışlıkların nasıl olduğunu çok iyi biliyoruz. Özellikle Suriye'de bu yanlışlıkların başını işte bu iktidar çekiyor. Aynı şey İran, Suriye, Türkiye, Rusya, ABD için de geçerli."
Yoksullaşmanın ve işsizliğin devam ettiğini, her üç üniversite mezunundan birinin işsiz olduğuna işaret eden Temelli, "Üniversite mezunlarının bugün için en büyük dertleri ne biliyor musunuz? Kredi yurtlar kurumundan aldıkları kredileri 'nasıl ödeyecekleri' derdi. Çünkü işleri, güçleri yok. İşe girseler o borcu ödeyecek kadar gelirleri yok. Durum bu kadar vahim, 'gençler evlenin' diyor" değerlendirmesinde bulundu.
Kanal İstanbul Projesi'ne yönelik bütün bilim insanlarının tezlerinin yok sayıldığını ifade eden Sezai Temelli, "Bunlar o kadar uyanıklar ki bu arada Montrö meselesini de halletmek için Saros Körfezi ile Gelibolu yarımadası üzerinden de bir kanal çalışmasını başlatmışlar. Bunu saklıyorlar. Çanakkale Köprüsü yapıyorlar ya bir de Kanal Çanakkale gündemlerinde var. Neden? Çünkü biliyorlar ki Kanal İstanbul açılırsa Montrö kadük olur. Önlem alıyorlar" dedi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...