Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin Ümraniye'de düzenlendiği mitingde halka hitap etti.
Ümraniye ile beraber tüm İstanbul için çalışmaya devam edeceklerini aktaran Erdoğan, Ümraniyelilerin emanetini 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi canları pahasına muhafaza edeceklerini söyledi.
Erdoğan, ne içerideki vesayetçilerin ne de dışarıdaki Türkiye düşmanlarının milletin iradesini gasbetmesine asla göz yummayacaklarını vurgulayarak, "Her karışında nice kahramanların kanı olan bu güzel vatanı, dünyanını en büyük 10 ekonomisinden biri yapma hedefimize emin adımlarla ilerleyeceğiz. FETÖ'den PKK, HDP'ye kadar, bize silah doğrultan, evlatlarımızın kanını döken katillerin tepelerine binmeye devam edeceğiz. Cudi, Gabar, Tendürek, Kandil'de bindik mi? Yine binmeye devam edeceğiz. Afrin'de tüm tünellerine varıncaya kadar yerle yeksan ettik. Zeytin Dalı Operasyonu'nda Cerablus'da aynısını yaptık ve aynen yola devam. Terör koridoru diye bir şey bırakmadık ve bırakmayacağız. Önceki gün, kırmızı listede olan bir PKK'lı grubunu Irak'ın Kuzeyi'nde hiç beklemedikleri bir anda imha ettik. Her zaman söylüyorum ya bir gece ansızın gelebiliriz ve geldik. Hem de CHP'li gafillerin 'orada terörist yok' dediği yerde yok ettik. Bay Kemal öyle diyor ya. Bay Kemal işte bak gördün mü? Hem de lider kadro, en kafa adamları şu anda ağır yaralı. Diğer 4 tanesi gitti." diye konuştu.
"En büyük şamarı atacağız" Erdoğan, bu başarılı operasyonun başından sonuna kadar milli imkanlarla yürütüldüğünü hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Emeği geçen Savunma Bakanımdan, Genelkurmay Başkanıma, MİT'e, tüm yönetici kadrolarımıza teşekkür ediyorum. Türkiye'nin savunma sanayisinin nasıl bir evreye ulaştığını, dost, düşman herkese bir kez daha gösterdik. Daha birkaç yıl öncesine kadar devletimizi tehdit eden Kandil'deki terör baronları, şimdi kaçacak delik arıyor. 50 bin insanımızın hayatına kasteden bu caniler, şimdi kendi hayat ve canlarını kurtarmanın yoluna bakıyor. Ne kadar korksalar, kaçsalar, saklansalar da inlerine girdik, giriyoruz, gireceğiz. Bu milletin gündeminden terör meselesini tamamen kaldırana kadar durmayacağız. Bunu, CHP'ye rağmen, CHP'nin Kandil güdümlü ortaklarına rağmen başaracağız. Bunu, Türkiye'yi yıllardır terörle hizaya sokmaya çalışan güçlere rağmen yapacağız. Bunu, İstanbul'un ortasında, bölücü örgütün sembolleriyle kutlama yapanlara rağmen gerçekleştireceğiz. Bunu, sırf 3-5 daha fazla oy almak için Kandil'in kapı kullarını belediyelere sızdırma pazarlıklarına rağmen başaracağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'nin sözlerini ekrandan vatandaşlara izleterek, "Şimdi gördüğünüz Bay Sezai aslında Kürt de değil, ne idiği belirsiz. 'İstanbul'da 3 milyon Kürt' var, onlara rağmen belediye başkanlığı yapamazsınız.' diyor. Kime diyor bunu, CHP'nin adayına diyor. Ne hallere kaldık. Ümraniyeli kardeşlerime diyorum ki bu Pazar, İstanbul'da büyükşehirde Binali kardeşimize desteği vereceğiz ve bunlara buradan en büyük şamarı atacağız." diye konuştu.
"Bunlar karmakarışık bir güruh" Demokrasinin 15 Temmuz'da başlayan Cumhur İttifakı ile güçlendirileceğini aktaran Erdoğan, "15 Temmuz gecesi Bay Kemal hava laanına 23.15'te indi. Biz de 01.15'te indik. Bay Kemal, FETÖ'cülerin nezaretinde, tankların arasından Bakırköy Belediyesi'ne gitti. Bütün darbeyi oradan izledi. Biz de 01.15'te oraya indik, 10 binler orada. F-16 üzerimizde ama biz milletimizle beraberdik. Ne dedi Bay Kemal, 'oteller doluydu boş yer bulamadık.' dedi. Bunu yutmak mümkün mü? Bunların bu millete aşkı yok, utanmadan diyor ki 'darbe olursa tankların önüne önce ben çıkarım.' Gördük, her zaman yaptıkları iş bu. Bunlar ödlek, korkak, bunların, millete sevda, hizmet aşkı yok. Zaten dikili ağaçları yok. Şimdi ben şu coşku, şu heyecanı Ümraniye'nin meseleyi ne kadar iyi kavradığını buradan anlıyorum. Ümraniye 31 Mart'ta sandığa, ülkemize, ezanımıza, bayrağımıza, İstiklal marşımıza, sahip çıkıyor muyuz?" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, CHP'nin Adalar belediye başkan adayının İstiklal Marşı okunurken gösterdiği tavrı hatırlatarak, "Bay Kemal ve arkadaşları Adalar'da bir törene katıldılar. CHP'nin Adalar belediye başkan adayı İstiklal Marşı'nı okumuyor. Bunlar, karmakarışık bir güruh. Zira HDP, Kandil sevicileri bunlar, İstiklal Marşı'na karşı tavırlıdır. Bunlar, Türk bayrağını kendi kongrelerinde bile zor asarlar korkularından." dedi.
AK Parti belediyeciliğinin en yakın tanığının Ümraniye olduğunu dile getiren Erdoğan, "Ümraniye yatırım siyasetinin kıymetini bilir. Ümraniyeli hizmetin değerini, diğer ilçelerimizden çok daha iyi bilir. Ümraniyeli kardeşlerim CHP zihniyetinin İstanbul'da açtığı yaraları da gayet iyi bilir. CHP zihniyetinin İstanbul'da açtığı yarları da gayet iyi bilir. Bizden önce CHP'nin bu şehri yönettiği o karanlık günlerde Ümraniye yokluklar, yoksulluklar, mahrumiyetler bölgesiydi. Ümraniye'de bunlar var mıydı?" şeklinde konuştu.
"Haliç'i biz temizledik"Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Ümraniye mitinginde yaptığı konuşmada, 26 yıl önce çöplerin toplanmadığı dönemde meşhur vahşi çöp depolama merkezinin Ümraniye'de bulunduğunu hatırlatarak, "Ümraniye çöplüğü patladığı zaman benim Ümraniyeli 39 kardeşim burada can vermedi mi? Şimdi bunun hesabını Ümraniye yine bunlara sormayacak mı? Sormamız lazım. Bay Kemal belediyecilik neymiş, bunu görsün." dedi.
Türkiye tarihinin en büyük utanç sahnelerinden birinin Ümraniye'de yaşandığını anlatan Erdoğan, 1994'te böyle bir İstanbul, böyle bir Ümraniye devraldıklarını, CHP'nin beceriksiz belediye başkanlarının elinde çukura, çamura, çöpe bulanmış bir şehrin yönetimini üstlendiklerini söyledi.
O vahşi çöp depolama alanını spor tesisi yaptıklarını dile getiren Erdoğan, "Aramızdaki fark bu. İşte bunu her yerde anlatmamız lazım. Onlar öyle ama biz böyle. Fark bu. Bunu bizim tüm hemşehrilerimize anlatmamız lazım. CHP'nin menfaatperest idarecileri tarafından yoksulluğa, yokluğa, yasaklara mahkum edilmiş bir İstanbul'un sorumluluğunu omuzlandık. CHP'nin tasallutu altında inim inim inleyen, havası solunmayan, pis kokudan geçilmeyen Haliç'i biz temizledik. Oradan 2,5 milyon metreküp balçığı çıkardık, 9,5 kilometre uzaklıkta Alibeyköy'de bir taş ocağına pompaj sistemiyle depoladık. Orada 650 bin metrekare çocuklar için bir eğlence alanı meydana getirdik." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alibeyköy'deki o 650 bin metrekarelik İsfanbul denilen yerin Haliç'ten çıkarılan o çamurla doldurulan yer olduğunu anlatarak, "Biz ne yapıyoruz, onlar ne yapıyor. Ziya Paşa diyor ya 'Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri'. İşte bizim eserimiz. Aynı şekilde Ümraniye'deki çöplük de şu an da spor tesisi. Bizim eserimiz, farkımız bu. Ey Bay Kemal senin bunlardan haberin var mı?" dedi.
"Dersini de pazar günü sandıkta inşallah veriyoruz"Erdoğan, konuşması sırasında vatandaşlara izlettirdiği videodaki görüntüleri hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Az önce adam terör örgütünü anlatıyor. Terörist başı için heykel dikecekmiş. Bunların derdi bu. Öbürü ne diyor 'Biz sırtımızı YPG'ye dayadık, PYD'ye dayadık'. Ey kadın biz de sırtımızı iste bu millete ve Allah'a dayadık. Utanmadan şunu söylüyor; 'Kürdistan'da oylar şuraya'. Batıda da oylar malum.
Soruyorum; Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge var mı? Bizim Güneydoğu Anadolu Bölgemiz var, Doğu Anadolu Bölgemiz var, Karadeniz'imiz var, Akdeniz'imiz var, Orta Anadolu'muz var, Ege'miz var, Marmara'mız var. Sen kendin de zaten Kürt değilsin. Sen Kürdistan'da yaşamak istiyorsan, Irak'ın kuzeyinde Kürdistan var. Bütün terör sevicilerini de al yanına, beraberce defol git orada yaşa. Bunlara onun için beka meselesi diyoruz ve dersini de pazar günü sandıkta inşallah veriyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1994 yılından bu yana kolları sıvadıklarını, Başbakan olduktan sonra yoğun bir çalışma içine girdiklerini, o dönemde Binali Yıldırım'ın da Ulaştırma Bakanı olarak görev yaptığını, belediye başkanlığı döneminde ise İDO Genel Müdürü olduğunu hatırlattı.
AK Parti hükümetleri döneminde yapılan yatırımların görüntülerini miting alanındaki vatandaşlara izlettiren Erdoğan, daha sonra İstanbul'un CHP'nin yönetiminde olduğu dönemdeki görüntülerinin yer aldığı videoyu izlettirdi.
Erdoğan, "CHP'ye gönül veren kardeşlerim, HDP'ye gönül veren kardeşlerim, sözde İYİ Parti'ye gönül veren kardeşlerim, Saadete gönül veren kardeşlerim, ne olur başınızı iki elinizin arasına alın. Siz ideolojiye mi oy vereceksiniz, esere mi? Size kim daha iyi hizmet edecek ona mı oy vereceksiniz, yoksa şu ülkede eseri olmayanların hala peşinden mi gideceksiniz?" diye konuştu.
"15 Temmuz gecesi olanları biliyorsunuz"Birlik olmadan dirliğin olmayacağını belirten Erdoğan, "Beraberlik ve kardeşlik olmadan huzur olmaz. Millete sevdalanmadan hizmet ve yatırım olmaz. Kendi insanını hor görenler bizim hizmet aşkımızı anlayamazlar. İstanbul'un duvarlarına 'Zulüm 1453'te başladı.' yazacak kadar tarihimize ve inancımıza husumet besleyenler bu şehre hizmet edemez. İstanbul'un ortasında Ezan-ı Muhammedi'yi ıslıklayacak kadar milletimizle bağını kopartanlar bu şehrin emanetine asla sahip çıkamaz. 15 Temmuz gecesi olanları biliyorsunuz. Darbecilerin şerefine kadeh kaldıran şerefsizler, bu şehre, bu ülkeye hizmet edemez." diye konuştu.
Erdoğan, belediyecilik hizmetlerinin zor ve zahmetli, belediye başkanlığının çok ağır bir görev olduğunu söyledi.
Vizyon, ideal, proje ve tecrübe olmadan belediye başkanlığının yapılamayacağını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Biz İstanbul'a böyle bir dava arkadaşımızı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterdik. Ömrünün son 25 yılı size ve ülkemize hizmetle geçmiş Binali Bey'i İstanbul'un huzuruna çıkardık. Hükümetlerimiz döneminde Ulaştırma Bakanı, Başbakan ve Meclis Başkanlığında bulunmuş, Türkiye'ye önemli eserler kazandırmış, dünyada belli bir yeri ve tanınmışlığı olan kardeşimizi sizlerin takdirine sunduk. Aynı şekilde Ümraniye'de de hizmetleriyle sizin sevginize mazhar olmuş İsmet Yıldırım'ın kardeşimizi, KİPTAŞ'ın genel müdürlüğünde bulunarak binlerce, on binlerce inşaat, altyapı, bunlarla çalışmış olan bir kardeşimizi size emanet ediyorum. Ümraniye'yi de onlara emanet ediyorum. Sizden pazar günü sandığa giderek elinizi vicdanınıza koyup, gitmeyenleri de tutup götürmeniz lazım."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ümraniye'nin sadece burada yaşayanlardan ibaret olmadığını dile getirerek, vatandaşlara memleketlerindeki tanıdıklarını arama çağrısı yaptı.
Ümraniye ve İstanbul'un katettiği mesafeyi dikkate alarak oyların kullanılması istirhamında bulunan Erdoğan, "Artık metrolarınız var. Huzurlu musunuz? Şimdi yakında da Sancaktepe Şehir Hastanesi'ne başlıyoruz. Şehir hastanemiz Anadolu Yakamızın tamamına hitap edecek. Zaten burada gayet güzel bir hastaneniz var ama biz onu da yeterli bulmadık. 3 bin 600 yataklı dev bir şehir hastanesini de Sancaktepe'ye kuralım dedik. Ümraniye'nin artık tüm Türkiye'ye örnek olmasını istiyorum. Sözlerime son vermeden bir müjdeyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Bağ-Kur'lu ve genel sağlık sigortası kapsamındaki vatandaşlarımızla bakmakla yükümlü oldukları kişiler, prim borçları varsa kamunun sağlık hizmetlerinden yararlanamıyordu. Bu durumdaki vatandaşlarımızın ve bakmakla yükümlü oldukları kişilerin prim borçlarına bakılmaksızın yıl sonuna kadar kamunun sağlık hizmetlerinden yararlanmasının imkanını sağladık. İmzayı attım. Bununla ilgili olarak Resmi'Gazete de yayımlandı." değerlendirmelerinde bulundu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...