CHP'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer, seçim çalışmalarına hızlı başladı. İzmir'i de ilçe ilçe gezip, vatandaşlarla bir araya gelen Soyer, ilk günden bu yana 12 Eylül döneminin savcısı olan babası Nurettin Soyer üzerinden eleştiriliyor. Sözcü'ye konuşan Soyer'e, bu eleştirileri, hedeflerini ve İzmir için projelerini sorduk.
İşte Soyer'in açıklamalarının satır başları:
Ben, halka doğrudan el veren projelerin peşindeyim. Yıllarca hep İzmir'in ön sıradakileri için proje üretildi. Şimdi önceliğimiz, arka sıralar olacak. Az ya da eksik ulaştığımız halk kitlesi olacak. Parti ve insan ayrımı yapmadan çalışacağız. İnsanlar bana neden oy versin? Çünkü İzmir'de yeni bir ufuk, yeni bir çağ başlatacağız İzmir'de. Bu anlayışla insanlara ulaşacağız. İnsanların buna ihtiyacı olduğunu görüyoruz.
HAVA HATTI GELİYOR
Katı atık bertaraf sorunu var, altyapı ile ilgili ciddi sorunlar var. Hâlâ kanalizasyonu olmayan ilçeler bulunuyor. Ulaşım da büyük bir sorun. Benim ulaşımda en önemsediğim projelerimden biri, hava hatlarıyla yolcu taşımacılığı yapmak. Dünya kenti İzmir'i yeniden dünya ile buluşturmak istiyorum. Onlarca proje var. Turizm, tarım, ticaret gibi konularda da yeni şeyler ortaya koyacağız.
"ÇİRKİN POLİTİKA"
Siyasi kutuplaşmadan medet umuyorlar. Bunu da kutuplaşmanın bir aracı olarak kullanmak istiyorlar. Türkiye'nin en karanlık dönemine ait, 40 yıl önceki kavgaları, acıları siyaset malzemesi yapmaya utanmıyorlar. Çok çirkin bir politika izliyorlar. Bu çirkin politika 31 Mart'taki yerel seçimin konusu değil. Asıl konuşmaları gereken, adayların vizyonlarıdır, projeleridir, performanslarıdır. Hırsızlığımı, yolsuzluğumu, usulsüzlüğümü malzeme yapamıyorlar. Çünkü yok… Bula bula rahmetli babamın üzerinden çirkin propaganda yapmaya çalışıyorlar. Tabii annem de bu duruma çok üzülüyor.
"TÜRKİYE DEĞİŞECEK"
Yüzde 60'ı zorlayacağımı düşünüyorum. Üzerine de çıkabiliriz. Çok büyük bir heyecanla, aşkla çalışıyorum. İzmir'de yürüttüğümüz bu çalışmaların, sonunda Türkiye'yi değiştireceğine de inanıyorum. İzmir bir lokomotif olacak ve sırtına Türkiye'yi takacak, ülkemizi bambaşka bir geleceği taşıyacaktır. Bunun için yola çıktım.
"ZEYBEKÇİ'Yİ YEMEĞE DAVET ETTİM KABUL ETMEDİ"
Zeybekci çok kiracı gibi duruyor. İzmir'le ilgisi yok gibi duruyor. Başta mülayimken, şimdi o da başladı kara propagandaya. Ben yemeğe davet ettim kendisini, "Geçmişini temizlesin de gelsin" gibi bir cümle ile karşılık verdi. Kara propagandaya başladı. İzmir'in geleceğini aydınlatacak çok bir şey göremedim onun projelerinde.
Buna teslim olmayacağız. O nedenle herkesin başkanı olmayı başarmak zorundayız. Ben bu anlamda kendimde bu inancı, güveni ve azmi görüyorum. Türkiye'de hakim olan paçadan çekiştirmeci, tepeden bakan, kendisinden olmayanı yok sayan siyaset dilini yok etmeye bir katkı verebilirsem ne mutlu bana…
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...