TURKTIME / Azerbaycan ve Ermenistan, Dağlık Karabağ üzerinde hak iddia ederken, iki ülke arasında Dağlık Karabağ üzerinde hakimiyet kurmak için başlatıkları çatışmalarda oldukça şiddetlenmiş durumda.
Çatışmaların şiddetlendiği bölgede yaşayan sivillerin can güvenliği her iki ülke yönetimleri için de ikinci sırada yer almış durumda. Ancak bölgede yaşayan siviller için hayatta kalmak ve yaşamlarını idame etirmek herşeyden önemli.
Şiddetlenen çatışmaların binlerce sivilin ölümüne ve binlercesininde yer değiştirmesine neden olmadan bölgede 'kalıcı barış nasıl sağlanır?' sorusunun bir an önce bölgesel ve uluslararası güçler tarafından sorulması gerekiyor.
Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) gibi barışa hizmet etmesi gereken çok uluslu kuruluşlar 'çatışmalardan endişe duyuyoruz' açıklamasının dışında henüz bölgeye kalıcı bir barışı getirecek bir adım atmış değil. Bölgenin önemli güçlerinde ise güç alanımı nasıl genişletebilirim anlayışı ön plana çıkmış durumda.
Irak, Suriye ve Libya'da yaşanan insani dramlardan sonra Dağlık Karabağ üzerinden başlayan çatışmaların da insanlığa yeni acılar yaşatmaması için 'Yaşamak ve Yaşatmak' adına çatışmaları daha da artıracak adımların değil bölgeye kalıcı barışı getirecek adımların atılmasına katkı sağlanmalı.
"DAĞLIK KARABAĞ SORUNU"
Dağlık Karabağ fiziki olarak Azerbaycan sınırları içinde yer almaktadır, ancak Ermenistan tarafından işgal edilmiş durumdadır.
1990'larda SSCB'nin dağılmasıyla birlikte Azerbaycan ve Ermenistan, Dağlık Karabağ için şiddetli çatışmaların ve büyük kayıpların olduğu bir savaşa girdiler.
Bu dönemde yaşanan 'Hocalı Katliamı', İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne göre Dağlık Karabağ'da süren savaşın en kanlı dönemi olarak tarihe geçti.
1994 yılında Rusya'nın arabuluculuğunda Azerbaycan ve Ermenistan arasında kapsamlı bir ateşkes ilan edildi. Ancak ateşkes sonrası dönemde soruna kalıcı bir çözüm üretilmedi.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) kapsamında Dağlık Karabağ sorunun çözülmesi amacıyla Minsk Grubu adında bir eşbaşkanlık oluşturuldu.
Fransa, Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) önderliğinde kurulan grubun üyeleri arasında Ermenistan ve Azerbaycan'ın yanı sıra Türkiye, Almanya, İtalya, Belarus, İsveç ve Finlandiya da bulunuyor.
Bölge, petrol kaynaklarından ve doğal gaz boru hattından dolayı stratejik öneme sahip. Sahip olduğu bu zenginlik bölgenin kaderinide belirleyecek en önemli unsur olarak karşımıza çıkıyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...