Antalya'da, kalbinin içinde kendi damarları dışında olmaması gereken damarsal bir ağ bulunduğu tespit edilen 64 yaşında hasta, zorlu bir ameliyatla sağlığına kavuşarak literatüre girdi.
Manavgat ilçesinde ikamet eden ve çocukluğundan beri rahatsızlığı bulunan Mustafa Kaymak, farklı hastanelerde tedavi gördü.
Kalp yetmezliği ve damar genişlemesi teşhisi konulan Kaymak'a, şiddetli kanamalar geçirmesi üzerine farklı yöntemler uygulandı. Kalp pili takılmasına karar verilen Kaymak, Antalya'da özel bir hastaneye başvurdu. Burada yapılan anjiyografide, hastanın kalbin içinde kendi damarları dışında olmaması gereken damarsal bir ağ bulunduğu tespit edildi.
Kardiyolog Doç. Dr. Doğan Erdoğan, uzman doktor Tunca Pişkin ve kalp cerrahisi uzmanı Doç. Dr. Gökhan Özerdem, dünyadaki literatürü tarayarak hastaya tedavi uyguladı.
Ekip tarafından, sık sık damar içi şiddetli kanama geçiren hastanın kalbinin yanında oluşan 8 milimetrelik damarsal ağ, anjiografik yöntemle kapatıldı. Sağlığına kavuşan Kaymak'ın, 130 seviyesinde olan kalp hızı böylece 70-80'lere düşürüldü.
"Deprem oluyor sanıyordum"
Kaymak, gazetecilere yaptığı açıklamada, çocukluğundan bu yana sürekli tedavi gördüğünü ancak hiçbir sonuç alamadıklarını dile getirdi. Pil taktırmak için geldiği hastanede şifa bulduğunu anlatan Kaymak, "Yatarken deprem oluyor sanıyordum. Nefes darlığı çekiyordum, sırtüstü yatamıyordum. Titremem oluyordu." dedi.
Kaymak, yıllar sonra ilk kez sırtüstü yatabildiğini, deprem sandığı kalp atışlarından kurtulduğunu ifade etti.
Uzman doktor Tunca Pişkin de anjiyografide hastanın kendi damarlarının dışında doğuştan başka damarlar olduğunu tespit edince araştırma yaptıklarını söyledi.
Pişkin, "Literatürü taradık, dünyada çok az vaka var buna benzer. Türkiye'de bu kadar büyük bir fistül rapor edilmemiş. Rapor edilmediği için de işlem yapılamamış. Bunu kapatmamız gerekiyordu, ekip olarak karar verdik. Dev damarı transkateter (onjiyografik) yoluyla kapatarak, literatüre girdik. Bu yöntemi kazandırmış olduk." diye konuştu.
Doç. Dr. Doğan Erdoğan ise rahatsızlığı basit bir kalp yetersizliği olarak değerlendirildiği için hastanın yıllardırşifa bulamadığını aktardı. Kalpte yumak haline gelen damarı kapatmak için uygun cihazı seçtiklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ana koroner damardan girerek, sol taraftaki fistülün ağzına geldik. Burada önemli olan damarı, kalbi besleyen diğer yan damarlara denk getirmeyecek şekilde koymak lazım. Çünkü o gibi durumlarda hasta kalp krizi geçirilebilir. Uygun yeri seçtikten sonra ekip olarak cihazı oraya yerleştirdik. Bir müddet bekledik, daha sonra damar tamamen kapandı. Hastanın 120-130 olan kalp hızı, anında 70-80'lere düşmeye başladı."
Doç. Dr. Gökhan Özerdem de ekip olarak farklı bir çalışma yaptıklarına dikkati çekti.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...