– Son zamanlarda daha çok artmaya başladı, çünkü bağışıklığı baskılayan tedaviler arttı. Bugün pek çok tıp dalında artık bu tedaviler uygulanıyor. Organ nakilleri yapılıyor, ayrıca Covid pandemisinde uzun süreli, yüksek doz kortizon tedavisi alan hastalar oldu. Onun da ötesinde bağışıklık baskılamak için birtakım ilaçlar da kullanıldı (ağır hastalarda). Bunun da belki bir etkisi olmuş olabilir, zaman içinde göreceğiz ama sonuç itibariyle bağışıklık sistemi baskılanmış kişi sayısı arttı toplumumuzda. Bu nedenle de gizli tüberkülozun açığa çıkma riski de artıyor.
DEPREM ‘AKTİF’ HASTALAR AÇISINDAN RİSK OLUŞTURDU
Deprem felaketinin tüberküloz açısından bazı riskler yaratmış olabileceğine de değinen Prof. Dr. Özlü, sözlerini şöyle noktaladı:
– Deprem bölgesi için asıl riski oluşturan, aktif hastalar. Gizli tüberküloz vakaları bulaştırıcı değil çünkü. Ama aktif tüberküloz hastaları için bu risklerin hepsi var ve artmış durumda. Çünkü deprem bölgesinde insan hareketliliği çok oldu, kalabalıklar bir arada, konteyner kentlerde, çadır kentlerde, bir soba yanıyor etrafında çok sayıda kişi yaşamak zorunda vs.