CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Radyo Karakutu’da yayınlanan Bidebunuizle programında Yavuz Oğhan, Tayfun Atay ve Akif Beki’nin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şu şekilde:
ÇUBUK'TAKİ SALDIRI...
“Beni orada asıl üzen şey şu oldu: Bir şehit cenazesi var. Orada cenaze namazı kılınmadı. Tamam protestonuzu yapın ama namazı kılın. Arabaya giderken linç girişiminde bulunun. Protesto edin. Doğru düzgün helallik alınmadı.
ERDOĞAN MUHALEFETİN SÖYLEDİKLERİNİ DUYUNCA KIYAMETİ KOPARIYORMUŞ
Korona mı daha tehlikeli yoksa siz mi daha tehlikelisiniz? Biz koronadan mı yoksa sizden mi korkmalıyız?
Erdoğan’ı aslında çok iyi anlıyorum. Bulunduğu ortam, konuştuğu kişler Erdoğan’ın hoşuna giden şeyleri sürekli dillendiren kişiler. Her söylediği yüzde yüz oluyor. Kime bu söylediğiniz olmaz diye söylemiyor veya söyleyemiyor. Bir dönem Erdoğan’ın yanında olan bir isim bana anlattı bazı yanlışları. Neden bunu kendisine söylemiyorsunuz dediğimde elini iki yana açarak kim söyleyecek Kemal Bey dedi. Bu ortamda, bu atmosferde muhalefetin söylediğini duyduğunda kıyamet kopuyor. Vay efendim bunu nasıl söyler diyor. Yaşadığımız süreç birlikte olmayı zorunlu kılan bir süreç. m bir sayın başbakan beni ziyarete geldiğinde Erdoğan’ı bana anlattı bazı yanlışları. Neden bunların yanlış olduğunu söylemiyorsunuz dediğimde elini iki yana açarak kim söyleyecelk dedi. Dolayısıyla buy atmosferde muhalefetin söylediklerini dinlediğinde kan beynine sıçrıyor ve vay efendim benim söylediklerimi nasıl kabul etmiyorlar diyor. Ortak bir akıl oluşturmamız lazım. Ölen bizim insanımız. Önlem alınması lazım. Biz nelerin yapılması gerektiğini hiçbir eleştiri getirmeden söyledik. Hiç kimseyi suçlamadık. Ama Erdoğan bunlara tahammül edemiyor.
ERDOĞAN CHP'Lİ BELEDİYELERİN YARDIM YAPMASINDAN RAHATSIZ
Erdoğan bizim beledyeleriin yardım yapmasından rahatsızlık duydu. Belediyenin görevi bu. Belediye başkanı bir salgın hastalık karşısında ne yapabilir. İstanbul Valisi 39 belediye başkanını makamına davet ediyor, büyükşehir belediye başkanını davet etmiyor. İlk kovid 19 olayı gündeme geldiğinde vali davet ediyor. Biz şunu anladık. Tarih 30 Mart. Valiyle yapılan görüşmelerde Ekrem Bey’in davet edilmemesinde kendi iradesi dışında olduğu izlenimi edinildi.
KILIÇDAROĞLU VE ERDOĞAN ARASINDA TEMAS OLDU MU?
Bu süreçte Cumhurbaşkanı ile sizin bir temas arayışınız oldu mu?
Hayır olmadı. Burada toplumu birleştirecek toplumun enerjisini kanalize edecek olan kişi ülkeyi yönetecek kişidir. Ben şimdi bir anamuhalefet partisi lideri olarak gelin bu konuyu görüşelim dediğimde bu şık olmaz. Ben öneride bulunabilirim. Bana sordular Erdoğan sizi davet ederse gider misiniz dediler. Elbette dedim. Ülke için hayati bir sorun varsa elbette gideriz. Kavga etme lüksümüz yok.
"BELEDİYE YASASINDA YER ALIYOR"
Erdoğan diyor ki her şeyi ben bilirim. Benim dışımda hiç kimse bir şey bilmez. Benim dışımda kimse yardım toplayamaz. Benim dışımda birisi bağış toplarsa müfettiş gönderirim. Müfettiş ne soracak. Neden bağış topluyorsunuz mu diyecek. Belediye yasasında yer alıyor. Toplanan bağışlar belediye bütçesinde yer aldığı için İçişleri Bakanlığının, Sayıştay’ın denetimine tabii.
ORTADA PARALEL DEVLET YOK
Biz Bize Yeteriz kampanyasını desteklediniz mi?
Ben o kampanyayı gereksiz olarak görüyorum. Belediye kampanya açar. Belediye para basamaz. Siz devlet olarak vermeniz gereken yerde vatandaşa el açarsanız görevinizi yerine getiremezsiniz. Amaç belediyeleri yardım yapamaz duruma getirmekti. Sayın Erdoğan CHP iktidar olursa yardımları keserler diye propagandaları vardı. Baktılar tam tersi. CHP hiç ayrım yapmadan herkese yardım ediyor. Herkese yaklaşan herkese sıcak ilgi gösterdiği bir ortamda yola çıkıyoruz. Dolayısıyla Erdoğan’ın bütün hesapları tuzla buz oldu.
Ortada paralel devlet yok. Merkezi yönetim ve belediyeler var. Merkezi yönetim her türlü denetimi yapar ve buna da hakkı var. Gelirine, giderine bakar, yolsuzluk var mı yok mu bunları denetler. Son söz merkezi yönetimindir zaten. Şimdi ramazan aylarında belediyeler iftar çadırı açıyordu. Bizim belediyeler de yapıyordu. Ama 11 büyükşehir bize geçince yapamazsınız demeye başladılar. Biz valiyi belediyelerin üstünde görmüyoruz. Ortada paralel, maralel diye bir şey yok. Sadece CHP’li belediyeleri nasıl düşmanlaştırabilirim diye bir söylem geliştirdi. Ama ne yaparlarsa yapsınlar belediye başkanları yasalardan kaynaklanan görevlerini yerine getirecektir.
SAHRA HASTANESİ...
Sahra hastanesi niye kuruldu? Eğer bir yoğunluk olursa yoğun bakım yetersiz olursa belediye bunu yapıyor. Kullanılır veya kullanılmaz buna karar verecek olan Sağlık Bakanlığı’dır. Bakanlığın oradaki temsilcisi burayı mühürlüyor. Ortada mühürlenecek bir şey yok. Zaten kullanılmıyor. Bu nedir biliyor musunuz? Basiretli bir insan sorunu önceden görür tahmin eder ve önlemini alır. Tehlikeyi görür o tehlikenin riskini asgariye indirmek için önlemini alır. Beleidye başkanı da bunu yaptı. Erdoğan sırf kendi yandaşına ihale vermek için Atatürk Havalimanı’nın bir yerine hastane yapıyor. Orası sajra hastanesi değil. Atatürk Havalimanı binasının morgu, oteli, havalandırma sistemi, mescidi, metrosu var. Süratli bir şekilde sahra hastanesine çevrilebilir. Ama onu yapmadılar. Neden? Yandaşa ihale vermek için. BU hastane ihalesini kaça verdiler bilen var mı? Ben hastane yapılmasına karşı değilim. Ben sadece kaça yapıldığını öğrenmek istiyorum. Ama bunu sorunca suçlanıyorum. Ben bunu bilmek zorundayım. Karşı değilim ben. Erdoğan kendi cebinden, kendi servetinden ödeyecekse bu soruyu soramam ama benim paramla yapılıyorsa sormak zorundayım.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...