Sağlık Bakanı Recep Akdağ, risk grubunda yer alan 4 yaşındaki kızının ve 24 yaşındaki oğlunun virüse yakalandığı için aşı olamadıklarını açıkladı; ancak kendisinin ve eşinin aşı yaptırdığını bildirdi.
Dünya KOAH Günü (Kronik Obstrüktif-tıkayıcı-Akciğer Hastalığı) dolayısıyla Sağlık Bakanlığı'nda basın toplantısı düzenleyen Akdağ, KOAH'ın dünyada ölüm nedenleri içerisinde 4. sırada olduğunu ve kişinin yaşam kalitesini ciddi derecede bozduğunu ifade etti. 16 Kasım itibarıyla kronik hastalığı olanlarla 6 ay-5 yaş arasındaki çocuklara aşı yapılmaya başlandığını hatırlatan Bakan, KOAH hastalarının Pandemik A H1N1'e karşı risk altında olduğunu belirterek, "Bu hastalar, zaman geçirmeden aşılarını yaptırmalı. Griple ilgili en ufak bir belirti gören KOAH hastaları, vakit geçirmeden doktora başvurmalı." dedi. Akdağ, sağlık çalışanlarının yarısından fazlasının, hacı adaylarının ise büyük bölümünün aşılandığını anlatırken, aralık ayında okul çağındaki çocuklara ve Bilim Kurulu'nun onay vermesi halinde 50 yaş altındaki tüm bireylere aşı yapılmaya başlanacağını duyurdu.
Bir gazetecinin, "Küçük çocuğunuza aşı yaptırdınız mı ve ailenizde kimler aşı oldu?" sorusu üzerine şunları kaydetti: "Kızımı aşılamaya fırsat bulamadım. Çünkü, hastalığı ağabeylerinden biri ve kızım geçirdi. Ben aşılandım, eşim de bir bağışıklık sistemiyle ilgili ilaç kullandığı için aşı yaptırdı. Kızım 4 yaşında ve hastalığı hafif geçirdi. Oğlum 24 yaşında ve hastalığı biraz ağır geçirdi, evde bir müddet yatması gerekti. Şimdi, ikisinin de sağlık durumu iyi." Bakan, "Ailenizin geri kalan üyelerine aşı yaptırmayı düşünüyor musunuz?" sorusunu şöyle cevapladı: "Ailemin fertleri de Türk vatandaşları ne zaman aşılanacaksa o zaman aşılanabilirler. Diğer çocuklarım aşı sırası kendilerine geldiğinde, virüsü almamış olurlarsa elbette aşılanacaklar."
Kurban Bayramı tatilinin uzatılması için Milli Eğitim Bakanlığı'na başvuru yapıp yapmadığının sorulması üzerine, kararın salgının durumuna göre bilim kurulları tarafından verileceğini belirtti. Akdağ, Ukrayna'nın domuz gribiyle mücadele konusunda Türkiye'den yardım talep etmesi ile ilgili şunları söyledi: "Tecrübe alışverişimizi yapabileceğimizi bildiriyoruz. Bizim aşımız kendimize ancak yetebilecek durumda. O nedenle bu konuda önemli bir destekte bulunma imkanımız bulunmayacak. İlaç konusunda ise belki küçük bir yardım yapabileceğiz. Orada hastalık çok hızlı bir şekilde yayıldı ve kısa bir sürede yüzlerce kişi öldü. Türkiye'nin başından beri niçin bu tedbirleri aldığı noktasında, Ukrayna tersinden iyi bir örnektir."
NORMAL GRİPTEN ÖLÜM 100'ÜN ALTINDA
Recep Akdağ, normal gripten dolayı Türkiye'de her yıl kaç kişinin hayatını kaybettiği yönündeki bir soru üzerine, "Yılda 2 bin 500 erişkinin, 300 çocuğun zatürre nedeniyle yaşamını yitirdiğine ilişkin kayıtlarımız var. Ancak bunlar içinde mevsimsel gribe bağlı ölümlerin sayısı 100'ün altındadır." bilgisini verdi. Domuz gribinden ölenlerin, yoğun bakımda yatan ve suni solunum cihazına bağlanan hastaların çok önemli bir bölümünün 50 yaş altındaki sağlıklı kişiler olduğuna dikkat çeken Bakan, hastalığa karşı bu kadar tedbirli davranmalarının nedeninin de hastalığın böylesi bir seyir izlemesinden kaynaklandığını vurguladı. Akdağ, şu anda salgının başlangıç döneminde olduğunu, ilerleyen dönemlerde tablonun daha da ağırlaşacağının öngörüldüğünü kaydetti.
Tanınmış isimlerin aşı olmayacaklarına yönelik açıklamalarıyla ilgili olarak ise şöyle konuştu: "Astımlı çocuğu olan bir sanatçının 'ben çocuğuma aşı yaptırmayacağım' demesi gerçekten sıkıntı doğurabilecek durum. Aşı konusunda bilim adamlarının tavsiyesine bakılmalı, onların düşünceleri dikkate alınmalı."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...