Dünya gündemi uzun süredir bir konuya odaklanmış şekilde: İslami terör. Dünyanın dört bir yanından her gün farklı katliam haberleri geliyor ve bu haberlerin öznesi ağırlıklı olarak kendilerine İslamcı denen teröristlerin eylemleri.
Sayıları ve isimleri saymakla bitecek gibi değil ama hemen dibimizdeki IŞİD ve Nijerya’daki Boko Haram en bilinen İslamcı terörist örgütler. Özellikle bu iki örgütün eylemleri bir taraftan tüm dünyaya “İslam bu mu?” dedirtirken aynı zamanda “Evet, İslam bu…” demek isteyenler için bulunmaz fırsatlar yaratıyor.
İslam’ın gerçek anlamını bilenler, Müslümanlığın ne olduğundan haberi olanlar için ister IŞİD olsun, ister Boko Haram isterse isminin önüne İslam koyup kendi hayvani güdülerini tatmin eden diğer teröristler olsun yaptıkları eylemin İslam’la uzaktan yakından ilgisi olmadığını da biliyor.
Ama bu bakış açısı genelin ne kadarına tekabül ediyor? Sapla samanı ayırabilen kaç kişi? IŞİD’in ve eylemlerinin İslam’la ve şeriatla uzaktan yakından ilgisi olmadığını görenler kimler?
Dünyada savaşlar sadece silahla yapılmıyor. İdeolojik savaşlar silahla yapılan savaşın tahribatından çok da büyük tahribatlar bırakıyor ve maalesef İslam dünyası bu ideolojik savaşı kaybediyor.
Bakın…
Sadece dün… Fransa’da bir saldırgan elindeki Arapça bayrak eşliğinde bir saldırı düzenledi ve 1 kişiyi öldürüp iki kişiyi de yaraladı. Fransa polisi hemen etiketi yapıştırdı ve pazara sundu: Saldırgan radikal dinci bir şahıs… Tunus’ta iki turistik tesise düzenlenen saldırıda 26 kişi öldürüldü 38 kişi yaralandı. Saldırganlar için yapıştırılan etiket yine aynı: Dinci radikaller (Ve tabii ki Müslümanlar…). Kuveyt’te bir camiye Cuma namazı sırasında düzenlenen saldırıda 24 kişi öldürüldü, yaralı sayısı rakamlara sığmadı. Saldırıyı IŞİD üstlendi ve etiket “Mezhep çatışması” olarak yapıştırıldı. Suriye’de, Irak’ta, Nijerya’da ve dünyanın diğer İslam coğrafyalarında yaşanan benzer olaylar artık rutinleşlti zaten.
Peki… IŞİD’in bir proje olduğu açık. Boko Haram’ın Nijerya’daki rant savaşının bir paravanı olduğu ortada. Hepsi kabul de…
Bunu böyle kabul edip kenara çekilmek İslam Dünyasını kurtaracak mı? Dünyada hızla yayılan “İslam, terör doğuran bir din. İşte örnekler…” propagandası bu kadar güçlü ve örneklerle desteklendiği için pratikte bu kadar geçerliyken…
İslam ülkeleri, Müslüman toplulukları neden bir iki cılız kınamanın dışında bir şey yapmaz? Yapamaz?
Neden bir araya gelip kitlesel karşı çıkmalarla kendilerine İslamcı diyen bu çapulcu sürülerini algılarda yerin dibine sokmaz?
O örgütler proje, kabul. Ama İslam dünyasının üzerindeki bu ölü toprağı, bu ezikliği, kutsallarına yapılan bu saldırı karşısında gösterilen sessizlik, Müslüman imajının günden güne şiddetle, terörle, vahşetle özdeşleştirilmesini öyle izlemekten başka bir şey yapmamak da mı proje?
Artık eşik aşıldı. İslam dünyası kanaat önderleri İslam adına yapmadık saçmalık bırakmayan it kopuk karşısında seslerini onlardan daha gür çıkarmadıkça, örgütlü bir imaj intifadası başlatmadıkça, İslam’a karşı bu sözde Müslümanlar tarafından yapılan suikast girişimini engellemek için rahat koltuklarından kalkmadıkça açlık söylüyoruz; bu vahşete ortaktırlar.
Eşik aşıldı… Bu saatten sonra “Ama onlar emperyalistlerin projesi…” kolaycılığına kaçıp yan gelip yattıkça kendileri de proje kabul edilecek.
Eşik aşıldı… İslam el birliği ile şiddet dini olarak lanse edilirken ses çıkarmayanlar imanlarını da sorgulamak zorunda artık.
İslam dünyası bu uykudan, uyuşukluktan, korkaklıktan, güdülmekten kurtulmazsa… Allah indirdiği dini mutlaka bir şekilde korur. Ama en kutsallarına yapılan saldırılara bile ses etmeyen o sözde Müslümanlar için aynı şeyi söyleyemeyiz.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...