Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
(AK Parti'de ByLock kullanan bakanlar var iddiası) 4 bakan var. Elde bu tür bilgiler var ama bunların belgeyle desteklenmesi gerekiyor. Şunu da gayet net biliyorum. Bylock kullananların isimleri seçilerek savcılıklara bildiriliyor. AK Partili milletvekilleri ve bakanlar için koruma kalkanı var.
(CHP'nin kapatılacağını düşünüyor musunuz?) Baskıcı rejimler belli yöntemlere başvururlar. AKP 15 Temmuz'dan sonra ‘egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' dedi, demokrasi dedi. Bugün gelinen noktada tam tersini yapıyor Adalet ve Kalkınma Partisi. Söylediğim şeyleri Taksim'de söyleyince, Yenikapı'da söyleyince alkışladılar. Grup Toplantısında söylediğimdeyse eleştirdiler. Yeniden CHP'ye saldırma dönemi başladı. Baskıcı dönemlerde Ecevit, Baykal sorgulanmıştır, tutuklanmıştır, gözaltına alınmıştır. Biz de bugün benzer şeylere maruz kalabiliriz. Bu tablo ortadayken ‘Hayır, kimse bana dokunamaz' demeyi doğru bulmuyorum.
(Kılıçdaroğlu ve CHP'ye yapılan saldırılar) Camide üstüme kurşun atılması Başbakan'ın (Binali Yıldırım) önünde oldu. Bütün polisler oradaydı. O kişi yakalanmadı. Neden yakalanmadı? Neden cezalandırılmadı? Çünkü bunlar iktidar tarafından gerçekleştirilen olaylar. En azından şu yapılabilirdi. Bu polis tişörtlerini o kişiler nereden, kimlerden aldılar? Başbakanın talimat verip araştırılmasını sağlaması gerekirdi. Beni de aramadı.
Yenikapı'ya gitmekten pişman değilim. Neden olayım? Türkiye'de bir daha darbe olmaması için 12 maddeyi açıkladım. O maddelerin hepsi doğrudur.
Kategorik olarak başkanlık sistemine karşıyız. AKP'nin getireceği başkanlık sistemini bilmeden bu konuda yorum yapmak doğru değil. Metni görmeden metin varmış gibi yorum yapmak CHP'nin anlayışıyla bağdaşmaz, ben kendilerine bunu dedim.
(İdam tartışması) Keşke yüce yaradanın her dediğini yapsalar. Kul hakkı yeme, adaletle yönet diyor ama yapmıyorlar. Bunların hiçbir dediğine güvenilmez. İdamı gündeme getirdiği andan itibaren Fethullah Gülen'in iade edilmemesinin kapısını açmış olacaklar. Bu yanlış bir yol. Ben Türkiye'de yargılayacağım diyeceksiniz, idam yok diyeceksiniz. Gülen'in iadesini isteyeceksiniz. Siz idamı gündeme getirdiğinizde bunların hiçbirisi gerçekleşemez. Ben Gülen'e 'Gel ülkende yargılan' da dedim.
(AYM'ye güveniyor musunuz?) Gözaltına alınıp, mahkemeye sevk edilen herkes tutuklandı. Anayasa Mahkemesi kendi üyesi ile ilgili verdiği karar vahim bir karardır. KHK ile ilgili verdiği karar vahim bir karardır. Yürütmenin kararlarına ben bakamam kararını verdi. Yürütme tarafından elde edilen gücün hukuk içerisinde denetleneceğini söylüyordu. 15 Temmuz sonrası yaratılan atmosferin etkisinde kalarak bu kararı verdi. Rektör atamaları KHK ile düzenlendi. Maalesef Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle…
(Türkiye parçalanır mı?) Türkiye iyi yönetilmiyor. Bunun herkes farkında, AKP'ye oy veren vatandaş da farkında. İyi yönetilmeyen ülkede her şey olabilir.
('Darbe biliniyordu' iddiası) Parti sözcümüz şunu sordu: Girişimden önceden haberiniz var mıydı? Buna henüz cevap alınmış değil. Bu konuda sonrasında pek çok yayın yapıldı, kitap çıktı. Askeri yetkilinin bunu bildirdiği gibi bilgiler de ortaya çıktı. 'Bunlar yüzde 100 doğrudur' diyemeyiz ama kuşku uyandıran bilgiler var. Hükümetin darbe girişiminden haberi olduğu kesin. Bir subay MİT'e gidip haber verdiyse herhalde haberi vardır. Buradaki gerçekleri zamanla öğreneceğiz. Bugünden başkanlık sistemini getirmek için düzenlemeydi demek için elde belge-bilgi olması gerekir.
(Darbe tehlikesi hala var mı?) Ben bir darbe riski olacağını sanmıyorum. Darbe hangi gerekçeyle olacak? Bence öyle bir risk yok. Ama birileri kendi baskıcı yöntemlerini sürdürmek için ‘darbe riski'ni dillendiriyorlar.
Korku yaratarak sokağa çıkma içerisinde CHP asla olmaz. Mitinge miting yaparız. Cumhuriyete, laikliğe, Atatürk'e sahip çıkan herkesi mitinge davet ediyorum. CHP bayrağı da götürmeyeceğiz. Amacımız birlik ve bütünlük sağlamak. Ülkenin bölünme kaygısını bu ülkenin başbakanı dile getiriyor. Bir ülkeni başbakanı ülke bölünecek diyor ve bunun tehlikesini farkında değil. Ülke iyi yönetilmiyor. Her türlü riske açık bir ülkeyiz. İyi yönetilseydi darbe girişimi olabilir miydi? Fethullah Gülen cemaati tehlikesi 2004'lü yıllarda söyleniyor ve hiçbir şey yapılmıyor. Mehmet Dişli'nin görevde kalması için yasa yapılıyor. Onu görevde tutan kim?
(Türkiye'nin Suriye politikası) Dış politikada ülke tarihinin en ciddi yenildiğini yaşadı. Suriye yanlıştı. Orada akan kanların sorumlusu AKP hükümetidir. Tırlarla silah göndermeyin, dedik. Ortadoğu'daki aşiretler bile Türkiye'ye meydan okudular. Ülke kendi güvenliğini saplamak için Cerablus'a gitti. Türkiye kendi güvenliğini sağlamalı ama Suriye'nin iç işlerine kadar gitmemeli. Ortadoğu bataklığı tarihin her döneminde bize zarar vermiştir. Ortadoğu'daki ülkelerin iç işlerine karışmamalı, insan hakları ihlallerini eleştirebilmeli ama evrensel hukuk ilkelerini unutmamalı. Evrensel hukuka göre davranmak zorunda.
(Esad kazandı mı?) Hayır. Oraya doğru gidiyor.
(Donald Trump'ın ABD başkanı seçilmesi) Amerika'daki seçimi sonucu beğenelim ya da beğenmeyelim saygıyla karşılamak gerekiyor. Seçim meydanlarında söylenen sözlerin gerçekleşip geçrklemeyeceğini zaman gösterecek. Amerika'da devlet kurumları çok güçlüdür ve her kurumun kendi kültürü vardır Dolayısıyla başkanın tek başına Amerika'yı dilediği gibi yöneteceği genellemesine kapılmamak gerekiyor. ABD kendi çıkarını düşünecek. Bu bağlamda güvenlik politikasını, Ortadoğu'yu gözden geçirebilir. Burada önemli olan alacağı kararın dünyayı etkileyebileceği gerçeğidir. Ülkeler kendilerini buna göre konumlandırmak durumunda Trump'la bir ilişkimiz yok. Diğer ülkelerle olan ilişkilerimiz devlet başkanları düzeyinde değil.
Cumhuriyet'in temel özelliği bütün baskı dönemlerinde bedel ödeyen bir gazete olmuş olmasıdır. Cumhuriyet'e defalarca yayın yasağı getirilmiştir, yazarları öldürülmüştür. Onun için Cumhuriyet'in kendine özgü kuralları vardır, bunların yaşatılması lazım. Gazetecilerden önce o davaların savcılığını üstlendiğini söyleyen cumhurbaşkanının yargılanması lazım. Ana fail bellidir. Gülen Cemaati'ni devletin içine yerleştiren… Gülen Cemaati'ne ait 17 üniversiteyi YÖK'ten geçirip Meclis'te onaylatan o gazeteci arkadaşlar mı? Ana failden uzaklaşıp yan kulvarlara girdiğimiz zaman konuyu saptırmış oluyoruz.
Bizim görüşümüz ne olursa olsun medya özgürlüğüne saygı göstermemiz gerekir. Altan kardeşlerin, Nazlı Ilıcak'ın Murat Sabuncu'nun hapse atılmasını doğru bulmuyoruz.
(MHP lideri Bahçeli) Devlet Bey'in muhalefete değil, iktidara yakın olduğunu biliyoruz.
Kemalizm'den ne anlıyoruz. Atatürkçülük üretim demektir, bağımsızlık, özgürlük demektir. Bağımsızlık ve özgürlüğü Kurtuluş Savaşı'nda, üretimi ise İktisat Kongresi'nde kazandık. Eğer biz bunu böyle anlamazsak szaten sorun var demektir. CHP bu noktada hiçbir sapma yapmamıştır. Biz aynı zamanda sosyal demokrat bir partiyiz. Biz aynı zamanda sürekli kendisini yenileyen bir partiyiz, statükocu değiliz. Biz 3. Sınıf bir demokrasiyi değil tam demokrasiyi savunan bir partiyiz. Mustafa Kemal Atatürk sadece CHP'nin değil tüm Türkiye'nin ortak paydası olmak zorundadır. Atatürk'e Kurtuluş Savaşı'nda kimler karşıysa bugün de onların çocukları Atatürk'e karşıdır.
Kim Atatürkçü, kim değil; bu lafla değil eylemlerle belli olur. Merkez Bankası'nın bastığı paralardan Atatürk'ü kaldırdınız, yerine Fethullah Gülen'i koydunuz. Çocuk mu kandırıyorsunuz?
Sputnik
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...