Abdullah Öcalan’ın çağrısından sonra yurt içinde, yurt dışında ve cezaevlerinde aylardır süren açlık grevleri sona erdirildi.
RS FM'de yayınlanan Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programına katılan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli açlık grevlerinin sona erdirilmesi ile ilgili, "Leyla Güven ile başlayan açlık grevleri 200 gün sürdü. Çok daha önce bitmesi gerekiyordu. 8 yıldır avukatla görüşmeme hali vardı. Son 4 yıl mutlak bir tecrit söz konusuydu. Kürt meselesinin çözümünde Öcalan bir muhataptır. Bu muhatabın sesini yok sayarak Türkiye 4 yılda giderek hukuksuzluğun, adaletsizliğin içine sürüklendi. Geldiğimiz yer gerçekten bir kara tablo. Bunu yıkmak için açlık grevcilerinin büyük direnci bütün ülkeyi hatta dünyayı kapladı. Güçlü, kararlı eylem mutlak tecrit uygulamasını kırdı" açıklamasını yaptı.
Öcalan'a yönelik uygulanan tecridin sona erdirilmesinin seçim atmosferiyle ilişkilendirilmesinin kabul edilemez olduğunu söyleyen HDP Eş Genel Başkanı, "4 yıldır süren demokrasi ve barış mücadelesi var. İlişkilenmeyeceğine dair en önemli mesele adadan gelen mesajın çok net ifadelere sahip olması. 6 Mayıs açıklamasında bunun bir müzakere olmadığı çok net söylendi. Son görüşmede de demokratik siyaset, demokratik çözüm, toplumsal uzlaşma ve onurlu bir barış üzerinden bütün toplumu çözüm konusunda inisiyatif almaya çağıran, bunu iktidara bugünkü hükümete sıkıştımayan hatta hükümetin uygulamalarına eleştiriyi barındıran bir yaklaşım var. Bunu doğru yerden okumalıyız. Seçim atmosferi ve seçim mücadelesi başkadır. Siyaset tek bir kulvara sıkışıp yürümez" diye konuştu.
Sezai Temelli "Açlık grevlerinin sona erdirilmesinin HDP seçmeni üzerinde etkisi olur mu?" sorusunu ise, "HDP seçmeni AKP ile bir çözüm gelmeyeceğine ikna oldu. 4 yıl önce AKP masayı devirdiğinde ve sonraki süreçte Türkiye'de en çok HDP seçmeni mağdur oldu, ağır bedeller ödedi. AKP izlemiş olduğu bu siyasetle Türkiye'yi açmaza sürüklerken, Türkiye'nin en önemli meselesini de çözümsüzlüğe sürükledi. Hatta kendi iktidarını, kendi bekasını bu meselenin çözümsüzlüğü üzerine kurdu. Seçmenimiz demokratik çözüm peşinde. Bunun da bu iktidarla olmayacağını, bu iktidara alternatif yaratma ihtiyacının olduğunu biliyor. O alternatif de demokrasi ittifakıdır. Seçmen 31 Mart'ta stratejimizi hayata geçirmek için nasıl mücadele ettiyse 23 Haziran'da da bu büyük haksızlığa karşı tavrını net olarak sandıkta ortaya koyacaktır. Çünkü bu iktidar seçim taktikleriyle otoriter rejimi her gün yeniden üretme peşinde. Buna son vermek için demokrasiden yana tavır almak hepimizin sorumluluğudur" diyerek cevapladı.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |