İlkbaharla birlikte uyanan doğa, Yaz mevsimiyle birlikte pozitif etkilerini iyice artırarak canlılarda enerji yükselmesine, neşeye, daha az uyku ihtiyacına ve mutluluk hormonlarının güneş ışığına bağlı olarak daha fazla salgılanmasına yol açıyor.
Tatile çıktığımız, misafirlerimizi ağırladığımız bu mutluluk dolu dönem, yerini Sonbaharın gelmesiyle sararan yapraklara ve kısalan günlere bırakıyor. Uzman Psikolog Eylem Esen, Sonbaharla birlikte gelen “Sonbahar Depresyonu”na çözüm önerilerini paylaşıyor.
Sonbahar depresyonu tetikleyebilir!
Sonbahar’ın gelişi yorgunluk hissini, isteksizliği ve uyku düzeninin değişmesi gibi belirtileri de birlikte getirir. Bu belirtilerin doğanın döngüsüyle gelen doğal bir süreç olduğunu belirten Uzman Psikolog Eylem Esen, kişinin doğanın döngüsüne uyum sağlamasıyla bu etkilerin günler ilerledikçe azalacağını belirtiyor. Ancak bu Sonbahar buhranı gittikçe azalması gerektiği halde artıyorsa, bu Sonbahar depresyonuna işaret ediyor olabilir. Kişinin depresyona girmeye yatkınlığı varsa Sonbahar’ın bu depresyonu tetikleyebileceğinin altını çizen Uzman Psikolog Eylem Esen;
“Hayatımızda iyi şeyler oluyor olsa bile ‘mutsuzluk’ ve ‘yalnızlık’ hissi tüm ruhumuzu kaplar, kendimizi boşlukta hisseder ve hüzünleniriz. Normalde keyif aldığımız şeyler bile yapması zor işlere dönüşür. Kimseyle görüşmek, konuşmak istemeyiz. Sanki yaşıyor olmanın verdiği sevinç ortadan kalkmıştır ve her şey yapılması zor, zorunlu ve anlamsız bir hal almaktadır. Adeta önümüzde hayat akıp gider ve biz dışarıdan bakıyoruzdur, tıpkı ilgimizi çekmeyen bir görüntüyü izler gibi… Özellikle günlerin kısalması ve buna bağlı olarak vücudumuzda salgılanan mutluluk hormonunun azalması, mutsuz oldukça artan isteksizlik ve halsizlik, sonbahar depresyonunun tetikleyicileri arasında sayılabilir. Unutmayın, her yol engebelidir. Önemli olan engelleri en az hasarla aşarak istediğimiz amaca, hala onu arzuluyorken ulaşabilmektir.” diyor.
Ancak Sonbahar depresyonu umutsuzluk ve çaresizlik olarak görülmemeli ve uzman yardımıyla ortadan kaldırılacak bir süreç olduğu unutulmamalı. Uzman Psikolog Eylem Esen, böyle bir durumla karşılaşıldığında mutlaka uzman bir terapistten destek alınması ve terapist seçimi yapılırken de dikkatli davranılması gerektiğini belirtiyor. Gerektiği durumlarda terapi ile kişinin kendisindeki değişimi farkına varması, kendisine zarar veren sorunlara çözüm bulması gerekiyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...