İsmail Kahraman ve oğlunun avukatı Samet Can Olgaç'ın açtığı davanın dilekçesinde, Özel'in, "İsmail Kahraman'ın, muhalefet partilerinin kullandığı odayı kendisine ikinci makam odası, abdesthane ve mescit yaptırdığına", "hanedan kurup, oğluna fiilen Meclis'i yönettirdiğine, oğluna makam arabası ve odası tahsis ettirdiğine" ilişkin iddialarda bulunduğu vurgulandı.
Dilekçe, "Davalı taraf tamamen gerçek dışı ve iftira mahiyetinde olan açıklamalarıyla sanki muhalefetin kullandığı bir alanı kendisine abdesthane, mescit yaptırmış olduğu izlenimi vermeye çalıştığı gibi abdesthane ve mescit yaptıran müvekkili işgalci olmakla itham etmiş olması, müvekkilin, oğluna makam arabası ve oda tahsis edip TBMM'yi fiilen oğlu müvekkil Mehmet Fatih Kahraman'a yönettirdiği şeklinde tamamen gerçek dışı ve algı oluşturmaya yönelik açıklamalarda bulunması, odanın en mahrem alanlarının dahi görüntülerini gizlice çekerek paylaşmış olması, eylemlerinin aynı zamanda TCK 125, 143, 116/2, 267 ve 301. madde kapsamında suç teşkil ettiği dikkate alındığında, davalının söz konusu eylemlerinin müvekkilin kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olduğu açıktır" denildi.
'TAVANDA YARILMA VE ÇÖKME TEHLİKESİ'
Dilekçede, darbe girişimi sırasında TBMM'de bombalanan ve tahrip olan yerlerin bakım, onarım ve tadilatlarının sürdüğüne dikkat çekilerek, Genel Kurul Başkanlık Kürsüsü arkasında bulunan ve Genel Kurulu yöneten başkan, başkanvekilleri, katip üyeler ve gerektiğinde partilerin grup başkanvekillerince kullanılan odanın tavanında yarılma ve çökme tehlikesi meydana geldiği bildirildi.
Bunun üzerine kürsüye eşit uzaklıkta olan diğer taraftaki daha geniş odaya geçildiği belirtilen dilekçede, "Dolayısıyla davalı tarafından belirtilen durumun aksine müvekkil Sayın İsmail Kahraman'ın, muhalefet tarafından kullanılan odayı kendisine tahsis etmesi gibi bir durum söz konu değildir. Meclis personeli tarafından yapılan tadilatta herhangi bir eşya alınmadan, oda sade ve masrafsız olarak eski eşyaları ile tefriş edilmiştir. Odada önceki halinde olduğu gibi elbise değiştirme yeri ve WC/lavabo bulunmaktadır" ifadesine yer verildi.
'MAKAM ARACI TAHSİSİ SÖZ KONUSU DEĞİL'
Dilekçede, Özel'in, Mehmet Fatih Kahraman'a yönelik de "gerçek dışı ve iftira mahiyetinde açıklamalarda bulunduğu" belirtilerek, Kahraman'ın, babasının sağlık sorunları nedeniyle TBMM'ye çok nadir geldiği bildirildi.
Dilekçede, "Kendisine makam aracı veya oda tahsis edilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Müvekkilin TBMM'yi fiilen yönettiği iddiası da tamamen gerçek dışı olup, iftira mahiyetindedir" denildi.?
Bir kişinin odasının, kendi kişisel kullanımında olan mahrem kısımların kamera ile kayda alınmasının, aynen telefon konuşmalarının yasa dışı dinlenmesi gibi onun kişilik haklarına ve özel yaşamına saldırı niteliğinde olduğu vurgulanan dilekçede, bu kayıt ve görüntülerin televizyon yoluyla kamuoyuna yansıtılmasının, kişilik haklarına yapılmış ikinci bir saldırı niteliğinde olduğu kaydedildi.
100 BİN LİRA MANEVİ TAZMİNAT TALEP EDİLDİ
Dava ile İsmail Kahraman ve Mehmet Fatih Kahraman için 50'şer bin lira olmak üzere toplam 100 bin lira manevi tazminat talep edildi.
İsmail ve Mehmet Fatih Kahraman'ın avukatı Samet Can Olgaç, aynı gerekçelerle, Özel hakkında "kamu görevlisine hakaret", "iftira", "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama", "iş yeri dokunulmazlığını ihlal" ve "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na da şikayette bulundu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...