Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve Baykar Makina Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar, "Yakın zamanda Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş gibi isimler daha çok gündeme gelmeye başladı. Bundan 20-30 sene önce isimleri dahi anılmıyordu çünkü anılacak olsa bir milletin bu alandaki tekrardan uyanışına sebep olacak, onların üstüne beton dökenler asla onların tekrardan gündem olmasını istemiyorlardı." dedi.
Mimar ve Mühendisler Grubu (MMG) tarafından düzenlenen "2. MMG Ar-Ge İnovasyon Zirvesi ve Sergisi"nde konuşan Bayraktar, Fatih Sultan Mehmet'in, zamanında şahi toplarıyla bir devri açıp bir devri kapadığını, bugünkü en büyük icatların arkasında harp sanayisinin ihtiyaçlarının olduğunu söyledi.
Bayraktar, dünyayı, uzayı gözlemleyen ilk medeniyetlerden birinin Türk medeniyeti olduğunu ifaden ederek, şöyle konuştu:
"Washington'da müzeye gittiğinizde Takiyüddin'in ismini görebilirsiniz. Lagari Hasan Çelebi dünyada roketli denemeleri ilk yapan kişidir. Hezarfen Ahmet Çelebi kanatlı denemeler yapan dünyadaki ilk insanlardandır. Dünyada havacılık 1900'lü yılların başında başlıyor. Osmanlı'da da havacılığa ciddi ilgi var, bir de kendi milletimiz; mesela Nuri Demirağ, döneminde ahşap gövdeli uçaklar yapılırken, alüminyum gövdeli uçaklar yapabilmeyi başarabilmiş bir girişimci, sadece uçak yapmakla kalmıyor, okullar kuruyor ve pilotlar da yetiştiriyor. 1950'lilere baktığımızda bu girişimin tümüyle kökünün kazındığını görüyoruz. Vecihi Hürkuş, gazi pilottur. Yakın zamanda Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş gibi isimler daha çok gündeme gelmeye başladı. Bundan 20-30 sene önce isimleri dahi anılmıyordu çünkü anılacak olsa bir milletin bu alandaki tekrardan uyanışına sebep olacak, onların üstüne beton dökenler asla onların tekrardan gündem olmasını istemiyorlardı."
Selçuk Bayraktar, milli teknoloji hamlesinin en önemli sac ayaklarından birinin paradigma dönüşümlerini iyi takip etmek olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"Silahlar önemli olduğu kadar içindeki yazılım da çok önemli. Dışarıdan silahları temin ettiğinizde aslında kendinize bir anlamda ayak bağı olacak, bir şekilde kendinizi tutsak etmiş olacak bir teknolojiye sahip oluyorsunuz. Türkiye F-16 yapan dünyada birkaç ülkeden biri ama sadece monte ediyor, yazılımını, beyin sistemi dediğimiz şeyleri yapmıyor. Düşünün ki harp anında pilotumuz, bombayı attı, koordinatları seçti, o bombanın düşüp düşmeyeceğine bilgisayar karar veriyor. Savunma sanayisinde teknolojinin yazılımları size ait değilse, silahın bile size ait olduğunu söyleyemiyorsunuz."
Sunum, soru-cevap ile devam etti.
AA
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...