Bakan Çelik, Şanlıurfa'da halk oylaması çalışmaları kapsamında bir tesiste sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi.
Türkiye'nin 16 Nisan'da önemli bir sistem değişikliğine gideceğini hatırlatan Çelik, Başbakan - Cumhurbaşkanı sistemi yerine sadece Cumhurbaşkanı sistemini önerdiklerini söyledi.
Avrupa ülkelerinin Türkiye'deki sistem değişikliğine ilişkin değerlendirmelerini eleştiren Çelik, "Size ne oluyor kardeşim. Biz ister Cumhurbaşkanı - Başbakan, ister Cumhurbaşkanılığı sistemiyle idare ediliriz, size ne. Burada anayasa değişikliği yaparken, sistemi kendimiz oluştururken, biz karar veremeyeceğiz, size mi soracağız. Siz bize sordunuz mu krallığı kurarken, yok. Biz size niye soracağız?" dedi.
Avrupa ülkelerinin bunu demokrasi adına yapmadığını vurgulayan Çelik, söz konusu ülkelerin kaçak darbecilere kucak açarak hukuka saygı göstermediklerini ortaya koyduğuna dikkati çekti.
Bakanın büyük elçiliğe girmesine bile izin vermeyen anlayışa "özgürlük" denilemeyeceğini kaydeden Çelik, şöyle devam etti:
"Yani Alman bakan gelecek Türkiye'de Alman konsolosluğuna giremeyecek, orası Alman toprağı. Oradaki konsolosluk da bizim toprağımız. Oraya bakanın girmemesini sağlıyorsanız ne korkudur bu? Yani bir bayan bakan gelip Hollanda'da konsoloslukta ne yapacak. Orada çalışan 20-30 kişiyle konuşacak, çay içecek veya kahvaltı yapacak, gelen vatandaşlarla hasbihal yapacak. Miting yeri değil, bir şey değil. Oraya girmesine izin vermeyenlere özgürlükçü diyebilir misiniz? Bunu dünyanın ve Batı'nın geldiği yeri görmeniz için söylüyorum. Bunlar zannediyorlar ki milyarlarca insanı yönetiyorlar. Bitti, bu kafayla bu insanları huzur içerisinde yönetemezsiniz. Zaten dünyadaki bu huzursuzluğun altında bu zavallı düşünceleri yatıyor."
Hükumet etme anlayışının halka bırakılmasını ve halkın yüzde 50'sinden fazlasının söylediğinin yapılması gerektiğini belirten Çelik, halkın yüzde 50'sinin oyunun alınmasının hiçbir parti için kolay olmadığını dile getirdi.
Tek adam söylemlerinin doğru olmadığını vurgulayan Çelik, şunları kaydetti:
"Bir başbakan, bir de Cumhurbaşkanı var. Ne tek adam? Dertleri tek adam falan değil, bunlar Tayyip Erdoğan'ın dik adam olmasından rahatsız. Bütün problemleri bu. Böyle yamula yumula bir tip olsa, her araziye, güne uygun bir adam olsa kimse için hiçbir problem olmayacak. Ama dik adam, haklının, doğrunun, mazlumun yanında. Rahatsız oldukları bunlar. Her şeyi, Mecliste, alanlarda tartışmaya hazırız biz. Bu günkü başbakanın yetkilerini cumhurbaşkanına taşıyoruz ve milletin 50'sinin daha üstündeki bir oyla da bir başkan, cumhurbaşkanını seçiyoruz ve Türkiye'ye yönetimde istikrarı, hizmetlerde de hız almayı sağlayacak bir yönetim anlayışını getiriyoruz."
Milliyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...