Akşener: Cumhurbaşkanlığı sistemi bir daha Türkiye'de tartışılamaz hale gelir! 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 14 mayıs seçimlerinden sonra ilk kez kamuoyu karşısında konuştu.

Akşener'in açıklaması şöyle:

"Hep birlikte çalıştık, bir oy Kemal'e bir oy Meral'e dedik. Kendi logomuzla girdik seçime çünkü. Sayın Erdoğan 49.52 oy aldı, sayın Kılıçdaroğlu da 44.88 oy aldı. Katılma oranı yüzde 87.04. Bütün verileri bütün seçmene vurduğunuz zaman 12 milyon potansiyel seçmen var.

Biz bu 14 Mayıs sonrası İYİ Parti olarak sandık güvenliği başta olmak üzere ikinci tura yönelik görüşmeler gerçekleştirdik. Sadece Kılıçdaroğlu'na çalışıldığı için CHP Genel Merkezi'nde çalışıyoruz. Bir kampanya grubu kuruldu. Sandığın korunmasından sorumlu her partiden isim var orada.

"KAPI ZİLİ DAHİ ÇALACAĞIZ"

Bizim arkadaşlarımız sabah akşam sahada olacaklar. Kılıçdaroğlu'nun 13. Cumhurbaşkanı olarak seçilmesi için hepimiz seçime kadar çalışacağız. Ben bu süreçte oyunu Erdoğan'dan yana kullanan ya da yalnızca Kılıçdaroğlu'na oy vermeyen bölgelerdeki insanlarla görüşeceğim. Yarından itibaren bu programım başlıyor. Hemşehri dernekleri, derin yoksulluğa yönelik ev ziyaretleri dahil mikro bazda şahıs olarak da çalışacağım. Kapı zile dahi çalacağız.

Cumhur İttifakı Meclis'te olabilir ama önümüzde cumhurbaşkanlığı seçimi var. Erdoğan'ın kazanması halinde partili cumhurbaşkanlığı sistemi bir daha bu ülkede tartışılmaya açılamaz. Bu nedenle buna engel olunmalı. O yüzden Kılıçdaroğlu'nun seçilmesi önemlidir. Sadece kendimiz değil, arkadaşlarınız, akrabalarınız, onların dostları, hepsini sandığa götürüp Kılıçdaroğlu'na oy vermeye ikna edeceksiniz.

"ADALET DİYECEĞİZ"
Ya tıpkı dün olduğu gibi Atatürk'ün adını anmayanları seçeceksiniz ya da büyük bir coşkuyla kutlayanları seçeceksiniz. Ya Cumhuriyet değerlerimize gıcık olanları ya da "varlığım Türk varlığına armağan olsun" diyenleri seçeceksiniz. Ya vatandaşlığımızı satanları ya da onları tapu görenleri seçeceksiniz. Ya ensar diye diye onları ülkeye dolduranları seçeceksiniz, ya da sığınmacıları en geç iki yılda ülkelerine gönderenleri seçeceksiniz.

Önümüzde iki seçenek var, yandaşların rant düzenine yol mu vereceğiz yoksa halkı mı zenginleştireceğiz? Ülkemizi devam eden büyük yıkımın son halkasına mı bırakacağız yoksa köprüden önceki son çıkışı mı seçeceğiz İftirayla yalanla zulümle var olan vesayetçilere, zulümden bıkmış bir millet olarak cevabı sandıkta vereceğiz. Bizler aynı bizden öncekiler gibi istibdata dur diyeceğiz. Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet diyeceğiz. Adalet diyeceğiz. Kazanan biz olacağız.

"İKİ BİN SANDIĞA İTİRAZ ETMİŞTİK"

Sandıkla ilgili verilerde şöyle bir sistem yapıyoruz. Islak imzalı tüm tutanakları bizim teşkilatlar CHP'ye götürecek. Bütün sandıklardaki sonuçları tek bir alanda toplayacağız takip edeceğiz. Önceden ekranlarımızı paylaşıyorduk CHP ile.

Aynı şekilde insan unsurumuzu, bilgimizi avukatlarımızı toplayacağız. İki bin sandığa itiraz etmiştik. İki şehirde itirazımız devam ediyor.

Sinan Oğan ile görüşmedim. Her kafadan ses çıkan sistemlerde sonuç alınamaz. Ama kendisinin bir talebi varsa, başta ben olmak üzere hepimiz yetkimizi Kılıçdaroğlu'na verdik.

Türk milliyetçiliği... Ben bir cumhuriyet tarihçisiyim. Ders anlattım. Türk milliyetçiliği küfür eden, ayrıştıranların milliyetçiliği değildir. Yıllarca bizi gagaladılar "Türk müsün Müslüman mısın?" diye. İkisi bir arada olamazmışız gibi davrandılar. Türk milliyetçiliği, bilimin demokrasinin aklı ve bu coğrafyada yaşayan herkesi, her şeyi sahiplenen ve sayan bir değerdir.

"TEK TEK İKNA EDECEĞİZ"

Bize öğrettiler öğretmenlik okulunda. Metotlar ne kadar iyi olursa olsun kötü öğretmenden iyi sonuç çıkmaz. Metotlar kötü olursa da iyi öğretmenden iyi sonuç çıkmaz. Ben şimdi sadece Kılıçdaroğlu'na oy istiyorum. Bize inanılmaz iftiralar attılar. Buna inanan vatandaşlarımız da olabilir, biz bunun gerçek olmadığını ortaya koyacağız.

Miting olmayacak, biz çok az bir oyu konsolide etmek için uğraşacağız sadece. Tek tek ikna edeceğiz, sadece ben 45 miting yaptım. Sayın Kılıçdaroğlu çok daha fazlasını yaptı."

İŞTE İSMAİL SAYMAZ'IN GERÇEK YÜZÜ