Hürriyet'ten İsmail Saymaz'ın haberine göre, Aladağ Başsavcılığı’nda ‘şikâyetçi’ sıfatıyla ifade veren velilerden Mehmet Karataş şöyle konuştu:
"Köyümüzde okul olmadığından Aladağ’a geldik. Milli Eğitim bize bilgi vermedi, rehberlik etmedi. Aladağ’da başka kız öğrenci yurdu olmadığından kızımızı bu yurda yazdırmak zorunda kaldık. Yurdun yetkilileri evimize gelerek, ‘Dini eğitim de vereceğiz, namazını, niyazını öğreteceğiz’ demişler. Kızımı yazdırmaya gittiğimde yurtta görevli Mahmut Deniz’e ‘Yurt devlet destekli mi?’ diye sordum. ‘Devlet destekli’ dedi. Ben de ‘Devlet bu yurdu boş bırakmaz’ diye düşündüm.”
Bir başka veli İsmail Bagir ise muhtarları Yaşar Altunbaş’ın kendisini arayarak Milli Eğitim’deki arkadaşların bu yurda yönlendirdiklerini söylediğini anlattı ve sözlerine şöyle devam etti: “Yurda verecek param olmadığını söyledim. Muhtar ‘Problem değil, Aladağ Milli Eğitim işi halledecek’ dedi. Sonra muhtar kızlarımı yurda kaydetti.”
Velilerden Hasan Maden, "Aladağ’da başka yurt bulunmadığından Aladağ İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bizi bu yurda yönlendirdi. Biz de gidip kaydını yaptırdık” derken kızı yangından yaralı kurtulan Ali Köylü de şunları söyledi: “İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Aktaş bize yurt imkânı olmadığını, Kozan’a gönderebileceğimizi söyledi. Kozan uzak olduğundan kaydettiremeyeceğimizi söyledim. Bunun üzerine burada özel yurt olduğunu ve kayıt yaptırabileceğimizi söyleyip bizi yönlendirdi.”
Halen Milli Eğitim Müdürlüğü görevine devam eden Mehmet Aktaş, Hürriyet’in bu iddiaları sorması üzerine, “Hukuki süreç devam ediyor. Beyan vermeye yetkim yok“ dedi. Velilerin kendisini suçladığının hatırlatılmasına karşılık, “Kendileri bilir, bir şey demiyorum” diye ekledi.
Sputnik
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |