DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Fox TV'deki Çalar Saat programında konuştu. Babacan konuşmasında; kış saati uygulamasının etkilerinden, cumhurbaşkanının aynı zamanda parti lideri olmasının sonuçlarından, liyakat zafiyetinden, ekonomik durumdan ve partisinin planlı projelerinden bahsetti. Türkiye'yi 1 milyon fiber ağla donatma projesinin maliyetini soranlara Babacan, "Maliyeti ne biliyor musunuz? Kanal İstanbul'un iki kilometresine harcanan para tüm ülkeye fiber internet getiriyor" dedi.
Babacan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
KÜRT SORUNUNU İNKAR EDİYORLAR
"Hâlâ TBMM’de anadili Kürtçe olan bir milletvekili Kürtçe birkaç kelime söylediğinde Meclis zabıtlarına ‘bilinmeyen bir dil’ olarak işleniyor. Şu andaki hükûmetin sorunları çözme kabiliyeti kalmadı. Çünkü sorunları inkâr ediyorlar.
KIŞ SAATİ, TÜRKİYE'Yİ DÜNYADAN KOPARIYOR
Öğrenciler okula başlamak için sabahın karanlığında evden çıkmak zorunda kalıyorlar. Enerji tasarrufu, diyorlar. Kusura bakmasınlar da akşam yakılan elektrik paralı da sabah ışıklar yandığında bedava mı? Olmamız gereken saat dilimi Doğu Avrupa saat dilimidir.
Türkiye, finans merkezleriyle yakın olması gereken bir ülke. Finans piyasalarıyla, Borsa İstanbul’daki alışveriş saatlerinin örtüşmesi lazım. Kış saati, Türkiye’yi dünyadan koparan yanlış bir uygulama. İktidara gelirsek ilk 90 dakikada derhal değiştiririz.
ŞU AN CUMHURBAŞKANININ TARAFSIZ OLDUĞUNU SÖYLEYEBİLİR MİSİNİZ?
Son yıllarda artan bir oranda valiler, kaymakamlar partili olarak çalışıyor. Hükümetin bu konuda baskısı oluyor. Kendileri de işgüzarlık yapıyor. Valinin kaymakamın partisi olmaz. Ama asıl sorun cumhurbaşkanıyla oldu. Cumhurbaşkanı aynı zamanda bir parti genel başkanı olunca tarafsızlık korunamıyor. Anayasa'daki tarafsızlık ilkesi korunamıyor. Bizim öngördüğümüz parlamenter sistemde cumhurbaşkanı tarafsız olup, parti rozetini hemen çıkaracak. Parlamenter sistem konusunda tüm partiler mutabık, tarafsızlık yanlısı. Aynı cumhurbaşkanı başlıyor başka partinin genel başkanına atıp tutmaya. Yemin metni değişmedi, Cumhurbaşkanı partisiyle ilişiğini keseceğine dair yemin edip göreve başlıyor. Şu an bu ülkenin cumhurbaşkanının tarafsız olduğunu söyleyebilir misiniz? Diğer partilere atıyor, hakarete varan şeyler söylüyor. Ama kendisine aynısı yapıldığında dava açıyor. Türkiye şuan tam bir sistemsizlik içinde.
SEÇİMLERDE SANDIKLARI KORUMAK LAZIM
Demokrasilerde irade milletin. Dolayısıyla herhangi bir seçimde kim en çok oyu alırsa ülkeyi yönetir. Bu Erdoğan'ın iradesi değil. Ama dediğim gibi partili bir yönetim olunca herkesle ağız dalaşı oluyor. Seçimi açık farkla kazanmak lazım ki hile yapılamasın. Ayrıca sandıkları korumak lazım. Özellikle oy kullanmayan vatandaşların oylarına mühür basıp tek bir partiye kullanılıyor, bunu daha önce gördük.
GENÇLER KENDİLERİNİ BİR HİÇ GİBİ HİSSEDİYORLAR
Ben Anadolu'nun her köşesini geziyorum. Son 20 yıldır vatandaşın refah seviyesi, işsizlik hiç böyle kötü duruda değildi. Vatandaş umutsuz. Hayat pahalılığı herkesi etkiliyor. Bir yandan devletin açıkladığı enflasyon var, bir yandan çarşı pazarda gördüğümüz gerçek enflasyon. Bir vatandaşımız sosyal medyada yorum yapmış, ben Babacan görevdeyken bir yaz çalıştım ve oyun konsolu aldım, Bugün bir doktor bunu alamıyor. Gençlerimiz ne okuyor ne çalışıyor şu an rakamlar ortada. Her 100 gençten yüzde 28.8'i ne okuyor ne çalışıyor. İmkan sağlanmadığı için kendilerini bir hiç gibi hissediyorlar. Öncelikle gençlere sosyal ve ekonomik güven sağlayacaksınız. İkincisi eğitim. Gençlerimiz sağlıkla ilgili istediği bir bölümü okuyor, bakanlık alım yapmıyor. Üçüncüsü istihdam. Bunları yaptığınızda her şey çözülür.
YARGIYA 'BENİM KAFAMI BOZMA' DENİYOR
Öncelikle devlet yönetiminde işin ehli olmak yetmez hem de dürüst olmak lazım. Ben iş başında olduğum dönemlerde, istişare vardı, ortak akıl vardı. Her konu görüşülürdü ona göre hareket edilirdi. Şuan böyle bir şey yok. Şimdi ararlar istişare yapılmadan tek kişinin kararıyla yapılıyor. O yüzden çok hata yapılıyor. Ortak akıl şarttır. Şuan kimse cumhurbaşkanına yanlışsın, hata yapıyorsun diyemiyor. Yargı engel olamıyor. Medya zaten eleştirel bir tutum aldığında cezalandırılıyor. Sivil toplum bastırılmış durumda. Tutuklanmalar çok fazla şuan. AİHM karar alıyor, uygulanmıyor. Bu şu demek 'Benim kafamı bozma'.
TÜRKİYE'NİN HİÇBİR PLANI YOK
Son dakika iki kişinin kulağına birilerinin bir şeyler söylemesiyle karar imzalıyor. Böyle tabi hata yapılır. Hiçbir şey yapılmadı demiyorum, 2002-2007 arasında gayet parlak bir ortam vardı. Ama biz o dönem hukuku ekonomiyi eş zamanlı yürütüp geliştirdik. Ayrıca dürüst ve ehil insanlar vardı. Ortak akıl ve istişare vardı. Dış politika kalmadı, ekonomi politikası yok, eğitim politikası yok, Türkiye'nin hiçbir planı yok. Gittikçe geriye gidiyor. Hukukta dünyada 100.sırada olan ülke tabi geri gidecek.
Ekonomiyi mahvettiler, adalet kalmadı, hukuk kalmadı. Bu ülkeye milyarlarca dolarlık yatırım yapmış adam, şimdi kapıma polis gelse çıkmak zorundayım diyor. Böyle bir ülkede ekonomi düzelmez.
KANAL İSTANBUL'UN 2 KİLOMETRESİNİN PARASI TÜM ÜLKEYE FİBER İNTERNET GETİRİYOR
Seçimlerden sonraki ilk 90 gün yapacaklarımızı, tüm plan ve bütçemizi hazırladık. Türkiye'yi bir milyon kilometre fiber ağlarla donatacağız. Bana çok maliyetli değil mi diye soruyorlar. Maliyeti ne biliyor musunuz? Kanal İstanbul'un iki kilometresine harcanan para tüm ülkeye fiber internet getiriyor.
Gençlere 6-25 arası interneti bedava yapacağız. Maliyetini soruyorlar. Mesela duble yollar yapıyorsunuz, paralı değil. Parasını devlet ödüyor. Bir defalık o altyapıyı yapıp geri çekildiğinizde interneti çok hızlı ve bedava yapabilirsiniz. Vergiyi düşürün. Vergide sürümde kazanmak diye bir şey var.
ERDOĞAN MECLİSTEKİ BÜTÇEYE BİR BAKSIN
Erdoğan'ın 'Ben ekonomistim, siz ne kadar kaynak oluşturursanız, devletin kasasından da bir kuruş çıkmaz' söylemi yanlış. Eğer projelerinizi açık ve şeffaf bir şekilde yapmazsanız, ihaleler öyle olmazsa, kullanılmayan yolları, havaalanlarını devlet ödemek zorunda kalır. Mesela şimdi bütçeye konan rakam 30 milyar TL mertebesinde, şuan meclisteki bütçeye bir baksın Erdoğan.
Parti olarak örgütlenmemiz çok başarılı. Biz diyoruz ki DEVA Partisi bir araya geldiğinde 'biz Türkiye'yiz. Partilerde bilirsiniz güçlü yerler zayıf yerler vardır. Bu bizde yok. Bu çok önemli çünkü çok ayrıştırma var ülkede. Popülizmin rüzgarına kapılmayız. Her geçen gün partiye olan ilgi artıyor."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |