MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Son yıllarda sesini yükseltmeye başlayan yeni bir mandacı anlayışın temsilcileri olan numaralı cumhuriyetçiler ile bölücü mihrakların, özgürlük ve çok sesli demokrasi paravanını kullanarak, Cumhuriyetimizin kurucu kabullerini tasfiye edebilmek için emel birliği içine girdikleri görülmektedir'' dedi.
Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Cumhuriyet Bayramını kutlayarak, 84 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk ve kurucu kahramanlar tarafından muhteşem bir mücadele sonucunda kurulan Cumhuriyetin yıldönümünü, verilen şehitler nedeniyle buruk kutladıklarını söyledi.
''Türkiye Cumhuriyeti, asil, haysiyetli ve haklı bir savaşın muhteşem bir neticesidir. Vatanın bağımsızlığı ve milletin hürriyeti uğruna ölümü göze almış kahramanların, Türk milletini ayağa kaldırma stratejisinin zafer tacıdır'' diyen Devlet Bahçeli, ''Bugün Cumhuriyetimizin maruz kaldığı tehditleri daha iyi değerlendirebilmenin yolu da kuruluş yıllarında verilen mücadeleyle devletimizin temellerinin atıldığı dönemleri ayrıntılarıyla bilmekten geçmektedir'' diye konuştu.
-''...DEMOKRASİYİ GELİŞTİREN EN İYİ YÖNETİM BİÇİMİ''-
Cumhuriyetin, vatandaşlar arasında eşitliği ve katılımı sağladığını anlatan Bahçeli, şöyle devam etti: ''Demokrasiye yönetim açısından işlev, sosyolojik olarak beşeri bir taban kazandırmaktadır. Bu, milliyetçi siyasetin de hareket ve çıkış noktalarından biridir. Bilindiği üzere, demokrasi toplum içinde değişik düşünce ve fikirlerin serbestçe temsil edilmesi ve kişilerin bunlardan dilediklerine taraf olması esasına dayanmaktadır. Bu çerçevede demokrasinin en iyi uygulanabileceği sistemin de cumhuriyet olduğu açıktır. Cumhuriyet; demokrasiyi geliştiren en iyi yönetim biçimi, kişi hak ve özgürlüklerini güvence altına alan en iyi sistemdir. Bu nedenle, bugün de başka yönleriyle büyük bir tehdit olarak ortaya çıkan yeni sömürgeciliğe karşı çözüm arayan milletimizin muhtaç olduğu mesajın ve çözümün, Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarının anlamında saklı olduğunu düşünüyorum. Bugün bu köklü birikim ve devlet yapılanmasının, bölücü, yıkıcı, taklitçi, teslimiyetçi ve neoliberal tehditlerin tahribatına maruz kaldığı, herkes tarafından bilinmektedir. Son yıllarda sesini yükseltmeye başlayan yeni bir mandacı anlayışın temsilcileri olan numaralı cumhuriyetçiler ile bölücü mihrakların, özgürlük ve çok sesli demokrasi paravanını kullanarak, Cumhuriyetimizin kurucu kabullerini tasfiye edebilmek için emel birliği içine girdikleri görülmektedir.''
Bahçeli, dışarıdan destek alan bölücü terörle, küreselleşme çerçevesinde Türkiye'yi yeniden biçimlendirmek isteyen ''neoliberal mihrakların'' ikinci cumhuriyet taleplerini birlikte değerlendirmenin, Türkiye'nin önüne kurulan tuzakların bozulabilmesi bakımından önem taşıdığını ifade etti.
MHP Lideri Bahçeli, ''İmralı canisi ve yandaşları ile sözde aydınlar ve bazı siyasetçilerin demokratik cumhuriyet önerisinde buluşmalarını, bu çerçevede değerlendirmek gerekmektedir. Cumhuriyetimizi numaralandırma çabalarına, devletimizi kaynaklarından ve kökünden koparma niyetlerine ya da milletimizi bölme ve parçalama maksatlarına karşı her zamankinden daha dikkatli ve uyanık bulunmak zorunda olduğumuz bir gerçektir'' dedi. Karşılaşılan zorluklara rağmen bugünkü sorunların, Cumhuriyetin temel değerleri olan ''tek millet, tek devlet, tek bayrak ve tek dil'' ülküsüne bağlılıkla aşılabileceğini belirten Bahçeli, Cumhuriyeti, kuruluş felsefesine de hakim olan bağımsız, güçlü ve demokrasiyle yaşatmanın, herkese düşen görev ve sorumluluk olduğunu vurguladı.
-''YÜREKLERİ DAĞLAYAN CENAZE TÖRENLERİ...''-
MHP Lideri Bahçeli, bölücü terör örgütüyle verilen mücadelede can kayıplarının devam ettiğini, en son Şırnak'ta bölücü teröristlerle girilen çatışmada 4 güvenlik görevlisinin şehit düştüğünü anımsatarak, şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı diledi.
Şehitlerin, yurdun farklı bölgelerinde düzenlenen ''yürekleri dağlayan'' cenaze törenlerine yüz binlerce vatandaşın katıldığını hatırlatan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türk milleti, yürek birliği içinde, sanki kendi ocaklarından çıkmışcasına aziz şehitlerini kucaklamış, memleketin her tarafını al bayrağımızla donatarak, ateş kendi evlerine düşmüş gibi, bu elim hadiseleri derinden sahiplenmişlerdir. Vatanımızın her köşesinde, 81 ilimizde hiçbir ayrım ve farklılık gözetmeksizin gösterilen milletimizin kararlılığını, ben de buradan huzurunuzda tekrarlıyorum; 'Şehitler Ölmez, Vatan Bölünmez'... Bugün gelinen noktada, Türkiye asla ve asla basit tedbirlerle geçiştirilemeyecek ve vakit kazanarak üstü örtülemeyecek kadar ciddi ve beka düzeyinde bir buhranla karşı karşıyadır. Bütün milli meselelerde olduğu gibi, bu buhranın da milletimizin katılım ve desteğiyle çözülmesi, bir zorunluluk olarak karşımızda durmaktadır. Ne mutlu ki bu konuda aziz milletimiz, milli bir karar için her desteği verecek olgunluğa ulaşmış bulunmaktadır. Toplumun her kesimi, artık bıçağın kemiğe dayanmış olduğu terör ve arkasındaki bölücülüğün bir son bulması için, Hükümetin ihtiyaç duyacağı kararlılık ve cesareti ortaya koyacağını, son haftalar içindeki tutumlarıyla açıkça göstermiştir. Ancak bundan yararlanmak yerine, tamamen demokratik ve seviyeli bir ortamda süren, terörü ve bölücülüğü telin gösterilerinin, son zamanlarda bazı mihrakları huzursuzluğa sevk ettiği gözlenmektedir.''
Bahçeli, Hükümetin de kendiliğinden doğmuş bir heyecanla, milletin şehitlerini yüksek bir coşkuyla sahiplenmesini fırsata dönüştürerek, sınır ötesi bir operasyon için, uluslararası platformda elini güçlendirmesini beklediklerini belirterek, ''Bu itibarla, sabrı taşma noktasına gelen aziz milletimizin cadde ve meydanlardaki mesajının doğru okunması gerekmektedir. Yıllardır gururlarıyla oynanan kitlelerin yükselen tepkisi, yalnızca PKK terörüne değil, aynı zamanda içte ve dıştaki işbirlikçilerine yönelik kararlı bir haykırış olarak yorumlanmalı ve tedbirler buna göre alınmalıdır'' diye konuştu.
-''YÜKSELEN HEYECAN, ŞUUR HALİNE GELMELİ''-
''Aziz milletimize bir kez daha çağrıda bulunmak istiyorum'' diyen MHP Genel Başkanı Bahçeli, şunları söyledi: ''Vereceğiniz her türlü manevi destek, Türkiyemizin bu zorlu mücadelede elini güçlendirecek, önünü açacaktır. Milletinin manevi desteğini ve gücünü arkasına alan bir siyasi iradenin, üstesinden gelemeyeceği hiçbir sorun yoktur, olamaz. Bu nedenle desteğinizi ve dualarınızı Türkiye ve Türk milleti için göndermeye devam ediniz. Bu bizim için övünç, kıvanç ve şükran vesilesi olacaktır. Ancak kanaatimce yükselen heyecanı bir şuur haline getirmenin de zamanı gelmiştir. Aksi halde, tahrik ve tertiplere açık cadde ve meydanlardaki tepkinin yarar yerine zarar doğurabileceği bir sürece doğru gidildiği görülmektedir. Bilinmelidir ki terör ne tür bir eylem yaparsa yapsın, bunu önlemenin yolu, Hükümetin alacağı tedbirler ile güvenlik güçlerinin çalışmalarından geçecektir. Bu nedenle herkesin, bugüne kadarki hataları ne olursa olsun, iktidara alacağı önlemler konusunda tam destek olması, bir milli görev ve demokratik tutum olacaktır.''
Devlet Bahçeli, küçük bir kıvılcımın, yanlış bir ifadenin, gergin ve öfkeli toplumu, istenmeyen tartışma ve çatışmalara sürükleyebileceğini, aydınlara ve siyaset kurumuna düşen en önemli görevin, millete itidal ve sağduyu çağrısı yapmak olduğunu söyledi.
Bahçeli, ''Bu aşamada, topluma dönük sükunet çağrılarının, ancak teröre ve bölücülüğe karşı yapılacak mukabele ve müdahale ile yatışabileceği de tartışılmaz bir gerçek olarak ortadadır'' dedi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...