BAHÇELİ'DEN SERT YANIT: BİZİ ELEŞTİRENLERİN PSİKOLOJİK SORUNLARI VAR! 

"ÇARŞAF VE CÜPPE GİYİLMEYECEKTİR"

Esas itibariyle bir sınırlandırma olan Ek 17. Madde sayesinde cüppe, sarık, çarşaf ve peçe giyilemeyecektir. Bunların üniversiteye gireceğini iddia etmek ahlaka sığmayan bir harekettir. Başörtüsü konusunda AKP- MHP’nin geri dönmeyeceğine dair bir yazılı protokol imzaladığı iddiası ortaya atılmıştır.

CHP Lideri Deniz Baykal da bu sahte senaryoya sarılarak “Ölmek var, dönmek yok” anlayışı için de hareket ettiği yanlışını dile getirmiştir. Bu iddia yalandır.

İki parti temsilcileri sadece 28 Ocak’ta gelinen noktanın Genel Başkanlara sunulacağına dair bir metne imza atmışlardır. Böyle bir tespit tutanağından bu tür bir iddia da bulunmak hayali bir senaryoya tutunmaktır.

Yeni düzenlemenin hayata geçmesinde üniversite yöneticilerine, öğretim görevlilerine ve öğrencilere büyük görev düşmektedir. Herkes sağduyu ile hareket etmelidir. Serbestliği kazananlar bunu bir rövanş olarak görememeli ve baş örtme devlete karşı bir meydan okumaya dönüştürülmemelidir. Başı açık üniversitelerin özellikle taşra üniversitelerde baskı altında kalacağı toplumun geniş kesimlerinde görülen bir endişedir. Hiçbir hakkın başkasının özgürlüğünü kısıtlama için kullanılamayacağı evrensel bir hukuk prensibidir ve Anayasamız’da da vardır

"FELAKET TELLALIĞINA GEREK YOK"

Başörtüsü sorunun çözümü sürecinde konunun her yönüyle tartışılması haklı eleştiriler nedeniyle gereklidir. Çözüm süreci demokratik ortamda belirlenmeli. Felaket telallığına gerek yok. Kaygılar normal ama gerçekler saptırılmamalı.

Birinci iddia, “Baş örtmenin üniversitelerde sınırlı kalmayacağı” yönünde. Bu iddia yersiz ve dayanaksızdır. Amacımız şudur: Kamu hizmetlerinden yararlananlara karşı ayrımcılık yapılamayacağı daha açık bir şekilde hükme bağlanmıştır. Bu düzenleme ortada iken aksini iddia etmek istismardır. MHP üniversiteler dışında böyle bir düzenlemeye karşıdır. Bizim dışında böyle bir düzenlemeyi aklından geçirmek isteyenlere karşı da kanuni engeller vardır.

Bugünkü anayasa ve kanunlara göre, kamuda kılık kıyafet serbestisi için kanun yapmak gerekir. Ancak şimdi Anayasa’da yaptığımız bu değişiklik ile bunun yolu kapanıyor.

"ÇOK CİDDİ PSİKOLOJİK SORUNLARI VAR"

Üniversitelerde başörtüsünün serbest bırakılmasına dair düzenleme, protestolar ve mitingler nedeniyle farklı bir boyuta ulaşmıştır.

Çok yönlü istismar konusu olan başörtüsü bugün de gerilim dinamiği olmuştur. Tarafların üslubu konunun kangren haline gelmesini sağlamıştır. Toplumda korku ve panik yaratma çabası vardır. Bu eleştiriler sahipleri hakkında çok ciddi psikolojik sorunları olduğu endişesi duymamıza neden olmaktadır.

HÜRRİYET