Başbakan Erdoğan’ın “faiz dışı lobi, ücret ve komisyonla soyuyor. Kredi kartı almayın” açıklamasının ardından gözler yeniden bankaların kredi kartındaki haksız uygulamalarına çevrilirken, Rekabet Kurumu’nun raporu, bu alandaki soygunu belgeleriyle ortaya çıkardı. Kurumun mart ayında 12 bankaya kestiği 1.1 milyar liralık cezaya ilişkin ayrıntılı rapor hafta başında yayımlanırken, Türkiye’nin en büyük bankalarının ortaklaşa müşterilerini nasıl soydukları da gün yüzüne çıktı. Rekabet Kurumu,Ferit Şahenk’in bankası Garanti, Sabancılar’ın bankası Akbank ve Koç’un bankası Yapı Kredi’yi rekabete uymayan işlemlerle tüketiciyi zarara uğratmakla suçladı.
Rekabet Kurumu’nun suçlamalarına neden olan eposta yazışmaları ve finansal bilgilerin yer aldığı rapora göre kâr marjları azalan bankalar, aralarında iletişim kurup kredi kartlarında nakit çekim ücretine zam yapıyor. Böylece kârlılıklarını artıyor.
Rekabet Kurumu’nun raporuna göre, bankaların tüketiciyi kartlarla nasıl soyduğunun hikâyesi 2011 yılının yazında başlıyor. O dönem dünya piyasalarındaki dalgalanmalar artınca Merkez Bankası 4 ağustosta gecelik faizi yüzde 1.5’ten yüzde 5’e yükseltiyor. Kredi kartı faizlerini de belirleyen Merkez Bankası, 20 Eylül 2011’de açıkladığı kredi kartı azami faiz oranı limitini ise değiştirmiyor. Gecelik faizle borçlanma maliyeti artan bankalar, kredi kartı faizlerini yasa nedeniyle artıramadıkları için çözümü nakit çekim ücretine zam yapmakta buluyor. Bu işlemler sırasında kararlarını kamuoyuna açıklamadan, önce birbirlerine haber veriyorlar. Böylece rekabeti ihlal ettikleri gibi, bu üç banka piyasanın çoğunluğuna hükmettiği için tüketicinin daha düşük maliyetle nakit çekebileceği bir kredi kartı neredeyse kalmıyor. Yapılan işlem ayrıca hükümetin tüketiciyi korumak için yasayla düzenlediği ve Merkez Bankası’na üst limit getirme yetkisi tanıyan Kredi Kartı Kanunu’na da aykırılık taşıyor. Çünkü bankalar faizi artıramayınca bu kez ücretleri yükselterek,yine tüketiciden fahiş kazanç sağlıyor.
Rekabet Kurumu müfettişlerinin, tüketicinin kredi kartlarıyla soyulduğunu kanıtlamasına neden olan olaylar zincirine ilişkin ilk ipucu, Garanti Bankası’nın Bonus adlı kredi kartlarını çıkartan şirketi Garanti Ödeme Sistemleri’ne (GÖSAŞ) yapılan baskında ortaya çıkıyor. Müfettişler GÖSAŞ’taki incelemede Genel Müdür de dâhil üst düzey yöneticiler arasındaki bir dizi epostaya rastlıyor. 7 eylül tarihli e-postada şu sözler yer alıyor:
“Yapı Kredi Bankası ile iletişim halindeyiz ve ciro artışı ile ilgili özel çabaları olmadığını söylüyorlar. Kesinlikle fiyat düşürme yoluna gitmemişler. Hatta yükseltme isteğindeler.
Bu ay iki banka da ciro kaybetti. Bizim kaybımız daha büyük olduğu için ikinci sıraya düştük. Bunun sebeplerine indiğimizde: YKB’nin daha az ciro kaybetmesindeki etkenler: (...)
Kâr marjları: Kâr hedeflerinden çok uzaklaşmışlar ve yönetimlerinden ciddi eleştiri almışlar (...) Bu nedenle sıkıntıdalar ve çözüm arıyorlar. Fiyatları yükseltmek istiyorlar. Bunu yaparken diğer bankaları da yanlarına almak istiyorlar. Konuşalım birlikte yükseltelim düşüncesindeler. ...”
Bankaların kredi kartı ücret ve komisyonlarını belirlerken ortaklaşa karar aldığına ilişkin ilk ipucunu bulan müfettişler araştırmayı derinleştirirken, karşılarına başka yazışmalar da çıkıyor. Yapı Kredi Bankası’na yapılan baskında 19 Eylül 2011 tarihli bir e-posta mesajı, olayın boyutlarını büyütüyor. Bankanın yöneticileri tarafından atılan elektronik postada şu ifadeler yer alıyor:
“Nakit çekim ücretini 21 Ekim 2011 tarihi itibari ile alttaki şekilde değiştiriyor olacağız, Bununla ilgili olarak çok acil ekstre arkası revizesi ve başvuru formu revizeleri gerekiyor, (.....) çok acil Kİ’ye tüm kart tipleri için ekstre, başvuru formu değişikliği talebini iletir misiniz?
21 Ekim’de internet siteleri de revize edilmiş olmalı, TNA ücreti de buna paralel değiştiği için bununla ilgili alanlar da revize edilmeli. (.....) hizmet komisyon tarifesi için de gerekli güncelleme yaptırılmalı, Aklıma gelmeyen başka bir mecra varsa onu da listeye ekleyin ltf, Yapı Kredi ATM’leri, Yapı Kredi İnternet Bankacılığı ve Yapı Kredi Telefon Bankacılığı için tutarın yüzde 3’ü+5 TL; (ÖNCEKİ HALİ %3+ 3 TL İDİ) Yapı Kredi şubeleri ve yurtiçi/yurtdışı diğer bankalar için tutarın %3’ü+7 TL olarak değişecektir; (ÖNCEKİ HALİ %3+ 4 TL İDİ)”
Bu e-postadan bir gün sonra, yani 20 eylül 2011’de, Garanti Bankası’na ait GÖSAŞ’ta bulunan bir e-postada şu ifadelere rastlanıyor:
“ (.....) faiz bütçe de var. quarterly (.....) bize artı yazacaktır. Nakit çekimden kayıp için quarterly (üç aylık) (.....) tl bütçelendi Nakit avans kaybı dengelemek için şu anda yüzde 3+3 TL olan nakit çekim ücretini yüzde 3+5 TL’ye çıkarmayı pazarlamaya önereceğim. Akbank bu fiyatlamaya geçti. Yapı Kredi de dün bana buna geçmek için düğmeye bastığını belirtti”
Müfettişler, yine GÖSAŞ’taki baskında bu tarihten 22 eylül 2011 tarihine ait bir yazışma buluyor. Bu e-postada da şunlar yazıyor:
“Nakitle ilgili son düzenlemeden sonra nakit ciromuz aylık ortalamada (.....) seviyesinden gerileyece ve yılda (.....) TL gelir kaybımız olacak. Bu kaybın en azından bir kısmını kompanse edebilmek adına dün alınan kararla; Bonus tarafta yüzde 3+3 olan nakit avans ücretinin yüzde 3+5 TL olarak değiştirilmesine karar verildi. Yarın itibariyle ekstrelerde mesaj çıkılmaya başlanması ve takip eden 40. günde sistemsel parametre girişinin yapılması konusunda yardımınızı rica ederim. Akbank ve ykb geçen hafta ekstrelerde mesaj çıkmaya başladılar.”
REKABET Kurumu, henüz kamuya açıklanmamış bilgileri kendi aralarında paylaşarak, ortak fiyat belirledikleri gerekçesiyle üç bankaya da kredi kartlarından dolayı ceza kesti. Mart ayında açıklanan rakamlara göre en ağır ceza kârının yüzde 1.5’i oranıyla Garanti Bankası ve iştiraklerine verildi. Garanti Bankası, GÖZSAŞ ve Garanti Konut Finansmanı’na 213.8 milyon liralık ceza kesildi. Aynı kararda Akbank’a 172.1, Yapı Kredi Bankası’na da 149.9 milyon lira ceza kesildi.
Rekabet Kurumu raporunun değerlendirme bölümünde dikkat çeken bir başka ayrıntı da bankaların aralarındaki sözlü görüşmelerin fiilen uygulamaya geçirilerek, rekabetin engellendiği tesbiti oldu. Raporda bu konuda şu sözlere yer verildi: “Garanti’den alınan ve iç yazışma niteliğinde olan 20 eylül 2012 tarihli 26 numaralı belgede ise, nakit çekim işlemlerinde yaşanacak kaybı dengelemek için hâlihazırda tutarın yüzde 3+3 TL olan nakit çekim ücretinin, tutarın yüzde 3’ü+5 TL’ye çıkarılması önerilmekte, Akbank’ın bu fiyatlamaya geçtiği ve Yapı Kredi’nin de bir gün öncesinde aynı fiyata geçmek için harekete geçtiğini belirttiği ifade edilmektedir. Başka bir ifadeyle belgeden, Garanti’nin rakipleri olan Yapı Kredi’nin ve Akbank’ın uygulayacağı yeni nakit çekim ücretlerini öğrendiği ve aynı fiyatları uygulamak için hazırlık yaptığı anlaşılmaktadır...”
Elde edilen bilgilerin ardından bankalardan ek bilgiler isteyen Rekabet Kurumu’nun sonuç değerlendirmesinde, özellikle Garanti Bankası’nın Bonus, Yapı Kredi’nin ise Worldcard’la piyasanın yüzde 50’sine hâkim olduğuna dikkat çekildi. Değerlendirmede şu sözlere yer verildi. “Bu bakımdan, üye işyerlerine uygulanan ücret ve komisyonların yükselmesi, genel fiyat seviyesini artırmaktadır. Zira üye işyeri komisyonlarında bir ücret artışı meydana gelmesi durumunda, fiyat esnekliğine bağlı olarak üye işyerleri bu artışı fiyatlarına yansıtabilmektedir. Özellikle ülkemizde kredi kartı kullanımı ve işyerleri tarafından kabul oranının yüksekliği dikkate alındığında bahse konu artışın etkisi tüm ekonomiyi etkileyebilecek düzeye ulaşabilmektedir. Dolayısıyla, yukarıda yer verilen e-posta, belirtilen bilgiler dikkate alınarak değerlendirilmiştir. Yapı Kredi Bankası, pazardaki en büyük rakibi olan Garanti’ye hem kendi kârlılığı hakkında bilgi vermekte hem de ücretleri yükseltme isteğini iletmektedir...”
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, dün itibariyle bankaların tüketicilerden çeşitli isimler altında toplam 60 çeşit ücret ve komisyon tahsil ettiklerini söyledi. Yazıcı, “Bankalar; kredi kartı aidat ücreti, hesap işletim ücreti, kredi kartı yenileme ücreti, hesap özeti ücreti, ipotek fek ücreti, nakit çekme ücreti, ortak ATM’den nakit çekme ücreti, işlemsizlik ücreti gibi değişik isimler altında tüketicilerden para tahsil etmektedir” dedi.
Oğuz Karamuk/Taraf
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...