Katar krizini çözmek için Ortadoğu turuna çıkan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kuveyt'ten Suudi Arabistan'a geçecek.
Dün Katar'da temaslarda bulunan Çavuşoğlu, bugün Kuveyt'te mevkidaşıyla bir araya geldi. Yarın ise, Mekke'de Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz'le buluşacak.
Mekke'deki temasları sırasında Türkiye'nin samimi düşüncelerini paylaşacağını belirten Çavuşoğlu, "Suudi Arabistan gerçekten Körfez bölgesinin büyük abisidir, en önemli ülkedir. Bölgenin istikrarı barışı ve güvenliği için rolü çok önemlidir. Biz de Suudi Arabistan'la ve tüm Körfez ülkeleriyle olan ilişkilerimize çok önem veriyoruz. Bölgenin istikrarı, güvenliği bizim için kendi güvenliğimiz ve istikrarımız için önemlidir. Bu bir slogan değil, gerçektir" dedi.
Kuveyt'te açıklamalar yapan Çavuşoğlu, krizde Türkiye'nin iki tarafı da dinlediğini belirterek "Bizim burada taraf tutmamız söz konusu değildir" diye konuştu.
Ankara'nın taraflara aynı mesafede bulunduğunun altını çizen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Fakat aynı mesafede olmak demek doğruları söylememek demek değil. Önce dürüst olacağız. Devletler arasında sorunlar olabilir ama insanların ne suçu var? İlaç ve gıda gibi veya insanların sınırdışı edilmesi gibi alınan kararları sadece Türkiye olarak biz değil, Müslüman dünyası ve Müslüman dünyası dışındaki ülkelerin hepsi yanlış bulmuştur. Bunu halkların tepkisinde de görüyoruz.
Meselenin çözümü için diyaloğa ihtiyaç var. Şimdi bu söylediklerimiz taraf tutmak anlamına mı geliyor?
Katar’ın İran tarafında olduğunu iddia etmek doğru bir yaklaşım değil. Bugüne kadar İran’ın bu bölgede yaptıklarına karşı Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar kadar güçlü duran ülke olmadı. Üçümüz beraber her zaman İran’ın yaptıklarına karşı açık ve net tutum sergiledik. Yemen’de Katar kimin tarafını tuttu, İran’ın mı, Körfez İşbirliği’nin mi? Suudi Arabistan’ın Tahran’daki misyonlarına saldırı olunca Katar’ın tutumu diğerlerinden farklı mı oldu? Her zaman İran’a en sert tepkiyi Katarlı yetkililer vermiştir uluslararası platformda da."
Krizin patlamasıyla Katar'ın yanında yer alan Türkiye, tecritin sona erdirilmesi için diplomatik çabalarının yanı sıra ekonomik olarak da Doha yönetimine destek veriyor.
Katar'a gıda malzemelerinin geldiği tek sınır kapısının Suudi Arabistan tarafından kapatılmasıyla, Türk ürünleri birkaç gün içinde raflardaki yerini aldı.
İran Gıda Üreticileri Kooperatifi Başkanı Mehdi Kerimi, Katar'da önemli bir fırsat kaçırdıklarını ve pazarı Türkiye'ye kaptırdıklarını söyledi.
Yarı resmi haber ajansı Tasnim'e konuşan Kerimi, "Maalesef Katar konusunda fırsatları değerlendiremedik ve zamanında bu pazara girmeyi başaramadık" dedi.
Kerimi'ye göre, Türkiye ambargonun başlamasından 48 saat sonra ülkedeki marketlerin gıda raflarını doldurdu.
Katar'ın yıllık üç milyar doları bulan gıda ithalatı olduğuna dikkati çeken Kerimi, İran'ın geçen yıl söz konusu ülkeye yalnızca 18 milyon dolarlık gıda ürünü ihraç ettiğini aktardı.
Suudi Arabistan'ın başını çektiği irili ufaklı dokuz ülke, Katar'ı tecrit etmiş durumda. Diplomatik tüm ilişkileri koparan ülkeler, hava sahalarını da Katar uçaklarına kapattı. Suudi Arabistan, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri, ülkelerindeki Katarlıları sınırdışı ediyor.
Milliyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...