Bu ülke, insanlarının doğası gereği mağduriyetlerin her zaman sattığı, epey iş gördüğü bir ülke. Ve geçmişten günümüze mağduriyeti doğru düzgün bir şekilde kullanmayı becerenler bir birim mağduriyetin belki yüz birim kaynağını yediler, yiyorlar.
Ama işte burada anahtar kelime “becerebilmek.”
Bakın…
CHP, bir milletvekilinin, Enis Berberoğlu’nun tutuklanması üzerine büyük kitlesel bir hareket çekti. Ama girişilen eylemin çapı, yapılan hazırlıklar, harcanan enerjiye rağmen etkisi neredeyse sıfıra yakın.
Amiyane tabirle attığı taş ürküttüğü kurbağa bırakın değmeyi, yaklaşmadı bile. Kurbağa sırf adet olduğu üzere ürktü, o da adet yerini bulsun diye.
Peki; toplumda iyiden iyiye FETÖ mağdurları algısı yayılmışken, yani zemin görece hazırken, bir vekilin tutuklanması gibi bir gerekçe varken, koskoca ana muhalefet partisi neden bir etki uyandıramaz, neden peşine milyonları takmak bir yana lokal bir eylem görüntüsünden öteye geçemez?
Başlıktaki soruyu sorarsak CHP neden ısrarla beceremez?
Bu sorunun muhtemel yanıtları var ama biz yanıttan ziyade olası yanıtlara götürecek yeni sorular sormayı tercih edeceğiz.
CHP ısrarla ‘beceremiyor’ derken o kelimedeki bir e fazla mı yoksa? Israrla ‘becermiyor’ mu acaba?
Öyle ya; daha kanlı bir askeri darbe girişiminin üstünden bir yıl geçmeden çıkılan adalet arayışı yürüyüşünün duyuru afişinde fona askeri koymak sıradan bir kurmay akılsızlık olamaz değil mi? Acaba asker çağrışımı zihinlerde bu kadar taze bir olumsuzluk taşırken öne Kılıçdaroğlu arkaya asker koyup yürüyüşe davet etmek o yürüyüşü baştan sakatlamak anlamına gelecek ve bu kendi ayağına sıkılan kurşun sakatlık nedeniyle fazla yürümemek için üretilmiş bir gerekçe gibi duruyor.
O zaman yeni soru şu: CHP neden yola kendini sakatlayarak çıktı? Hani bir şey yapıyoruz ama yapmıyoruz aslında der gibi.
Bir yandan kitleye, kumanda sahiplerine mesaj verip onları tatmin etmeye çalışırken bir yandan o mesajın gücünü kırıp olası başarıdan kaçınmaya çalışmanın planı mı bu?
CHP’nin siyasi çizgisi ezeli ve ebedi ana muhalefet olma yönünde. İktidar hedefi yok. Protokolde yeri hazır, hiçbir sorumluluk yok, her daim gündemde. O konfor bozulmasın diye mi bütün bu tiyatro?
Ve son soru: CHP’liler bunca yıldır bu kadar tiyatroyu nasıl yiyor? Sırrı nedir?
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...