Büyük bir Anadolu kentinde CHP’nin birinci sıra adayı şöyle dert yanıyordu: “Şu sağ partiler AKP’den bir türlü oy çalamıyor. ‘MHP barajı geçecek’ deniyor, burada göremiyoruz. ANAP zaten çekildi. Barajı geçemeyeceğini düşünen DP’li seçmenin de önemli bir kısmı AKP’ye yöneliyor.”
Kendisine “Neden?” diye sordum ama zaten gelecek cevabı biliyordum. Nitekim duraksamadan “Cumhurbaşkanlığı seçimleri yüzünden” dedi. Birçok Anadolu kenti gibi muhafazakâr bir yapıya sahip olan bu ilde Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığının engellenmiş olması AKP’nin itibarını hayli artırmış.
Karadeniz’de de benzer değerlendirmelerle karşılaştım. Özellikle MHP’liler “Biz Meclis’te bile değildik. Cumhurbaşkanı kriziyle bir alakamız yok” diyorlar ama AKP’nin MHP’yi CHP ile birlikte gösteren propagandası epey etkili olmuşa benziyor. Kaldı ki MHP Lideri Devlet Bahçeli Trabzon Mitingi’nde uzun uzun Cumhurbaşkanı Sezer’e sahip çıkmaktan geri kalmadı.
Gül’ün memleketi olması nedeniyle Kayseri’de cumhurbaşkanlığı konusunun seçimin belki de yegane motifi olduğunu söyleyebiliriz. Örneğin bir CHP’li bize, partisinin Gül’ün seçilmesini neden engellediğini halka anlatmakta zorlandığını, bu nedenle 2002’de kazanmış olduğu tek milletvekilini de kaybedebileceğini söyledi.
AKP ile özdeşleşme
Bugüne kadar 6 AKP, birer MHP ve CHP mitingi izledim, sekiz şehirde incelemeler yaptım. Şunu çok açık bir şekilde söyleyebilirim: Ankara’nın doğusunda AKP en çok cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunu işliyor, Gül’ün sırf dindar olduğu için engellendiğini ima ediyor ve kendisini “demokrasi savaşçısı” olarak gösteriyor. Ve hayli başarılı oluyor.
Bazılarının sandığı ve göstermek istediği gibi Anadolu’nun muhafazakar seçmeni “mağdur AKP ile dayanışma içinde” değil. Şöyle ki Anadolu’da çok sayıda insan Gül’ü dindar, eşi tesettürlü, babası sakallı, yani kendileri gibi biri olarak görüyor, ona yapıldığını düşündükleri haksızlığı kendilerine yapılmış gibi algılıyorlar. Yani bir “mağdurla dayanışma”dan ziyade “hak arama, hakkını savunma” olgusu söz konusu.
AKP’ye iyilik
Dolayısıyla 27 Nisan sürecini başlatanlar, buna bilerek ya da bilmeyerek dahil olanlar AKP’ye çok büyük bir iyilik etmiş durumdalar. Seçimlerin normal bir atmosferde yapılması durumunda, AKP iktidarın verdiği yıpranmayla Anadolu’da 2002 oylarına ulaşmaya çalışacaktı. Şimdi 2004 yerel seçimleri baz alınıyor ve yüzde 40’ların üzeri telaffuz ediliyor.
Ancak AKP’nin bu orana ulaşması o kadar kolay olacağa benzemiyor. Çünkü aynı cumhurbaşkanlığı krizi ülkenin Batısında farklı tepkilere yol açıyor. Cumhuriyet Mitingleri’yle başlayan süreçte CHP’nin Batı’da oylarını artırdığı, AKP’ninse kentli orta sınıflara ulaşmada zorlandığı yorumları yapılıyor.
Ertuğrul Günay, Zafer Üskül, Zafer Çağlayan, Haluk Özdalga gibi transferlerle bu olumsuzluğu gidermek isteyen AKP’nin ne derece başarılı olduğu tartışmalı. Ancak şunu söyleyebiliriz: AKP kurmayları Cumhurbaşkanlığı temasını öne çıkartmanın kendilerine ne getirip kendilerinden ne götüreceğini hesaplamışa ve sonunda artıların eksilerden fazla olacağına hükmetmişe benziyorlar.
Bugüne kadarki gözlemlerim de bu hesabın doğru olduğunu gösteriyor.
Erbakan ne yapar?
Şimdi birileri Milli Görüş lideri Erbakan’ın son çıkışlarının bu hesabı bozmasını umuyor. Bu yazıyı Konya’dan yazıyorum. SP burda hayli iddialı ve Erbakan’ın rüzgarıyla AKP’yi sarsacaklarına inanıyorlar. CHP, MHP ve DP de aynı beklenti içindeler. Ama hayal kırıklığına uğrayabilirler.
Ankara’dan Konya’ya kadar beraber geldiğimiz Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz’un, Hoca’nın çıkışlarından hiç ama hiç etkilenmemiş olduklarını gördüm. Gerçekten de Erbakan’ın bu çıkışları AKP’ye çok fazla oy kaybettiremeyebileceği gibi, Batı’da “Erbakan bile bu kadar kızıyorsa bunlar sahiden değişmiş olmalı” kanısını güçlendirebilir ve AKP’ye hâlâ şüpheyle bakanların kaygılarını azaltabilir.
Ruşen Çakır-VATAN
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |