Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet - Gelecek ortak Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.
Davutoğlu'nun cümlelerinin satırbaşları şu şekilde:
Değerli arkadaşlar, bu acılara benzer acılar yaşıyoruz. Nasıl Boraltan Köprüsü olduğunda iktidar karartmayla onu unutturabilmişti. Nasıl Demokrat Parti döneminde tek parti dönemindeki Cezayir Politikası devam edip bir karartmayla NATO öncelikli unutturulabilmişti. Johnson mektubu daha sonra farkedildi.
''İNSANIN OLMADIĞI YERDE İKLİM KONUŞULMAZ' DİYEMEDİ'
Bu resimde; Gazze'de öldürülen binlerce, onbinlerce kardeşimizin kanını elinde tutan birinin yanında müslüman liderler duruyorsa ne diyebiliriz. Allah sevdiklerinizle beraber olduklarınızla haşretsin sizi mi diyelim. Neden korkuyorsunuz? Bu resim zihinlerde kalacak.
Çok basit diyebilirler ki; Birleşmiş Milletler Toplantısı. Hayır arkadaşlar, toplantı yeri Dubai. İstese ev sahibi çağırmaz. İstese Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, "siz onları çağırırsanız ben gelmiyorum" diyebilirdi.
İklim Zirvesi, evet önemli bir zirve ama "insanın olmadığı yerde iklim konuşulmaz" diyebilirdi. Çocukların katledildiği yerde iklim olmaz. Ölü çocuklar, Nazım Hikmet'in dediği gibi büyüyemez ve güzel iklimleri göremez diyebilirdi. Demedi arkadaşlar.
İSRAİL ORDUSU TARAFINDAN YAYINLANAN VİDEO TARTIŞMASI
Ve bir resim daha, bu sefer bir video. Bu videoyu da dikkatlice izleyin. Bu video aynı zamanda bir utanç tablosunu yansıtmakla kalmıyor, bir milletin nasıl susturulduğunu da gösteriyor.
Bu Türkiye'den İsrail'e giden, birçoğu da İsrail ordusu tarafından kullanılan malzemelerin İsrail tarafından teşhir edilmesinin videosu. Yüz kızartıcı bir video. Bu çekilebilenler. Şu ana kadar İsrail'e 7 Ekim'den bu yana giden Türk gemisinin sayısı 350'yi geçti. Bu gemilerin kimlikleri tek tek çıkarıldığında birçoğunun AK Parti'yle iktidarla doğrudan ilişkili iş adamları olduğu ortaya çıkıyor.
'BURADA DOSTLARIN SESSİZLİĞİ DEĞİL, İHANETİ VAR'
Arkadaşlar; ayağa kalkma vaktidir. Hepimizin çok sevdiği, bilge lider Ali İzzetbegoviç, hani demişti ya; "Ve her şey bittiğinde hatırlayacağımız tek şey düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacak."
Burada ise dostların sessizliği de yok. Dostların ihaneti var. Düşünün ki; Srebrenitsa Katliamı yapıldığı günlerde Radovan Karad?i?'le Slobodan Miloševi?'le bir resim içerisinde yer alsaydı bu liderler, ne hissederdiniz?
Sayın Erdoğan, belediye başkanıydı o zaman. Hepimizin yüreği Bosna'yla çarpıyordu. Ne hissederdik o günün Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Tansu Çiller ve Mesut Yılmaz onlarla aynı kareye girseydi, ne yapardık biz? Yeri yerinden oynatırdık, Taksim Meydanı'nı doldururduk. Ne işiniz var o eli kanlılarla derdik.
'TÜRKİYE'NİN İSRAİL'E UYGULADIĞI TEK BİR MÜEYYİDE YOKTUR'
Buradan her hafta yalvarıyoruz; İsrail uçaklarına hava sahalarınızı kapatın diye. Ticareti durdurun İsrail'e dedik, durdurmadılar. Yakıtı, demir-çeliği göndermeyin dedik, daha nice tednirler söyledik, yapmadılar.
Çok net söylüyorum; tek bir müeyyide yoktur Türkiye'nin bugün İsrail'e uyguladığı. Varsa söylesinler. Yalan söylüyorsak çıkıp desinler ki; "bunlar doğru değil, biz gemi falan göndermiyoruz."
Ama dünya artık şeffaf, gemilerin rotaları belli, indikleri-bindikleri liman belli. Ve işin acısı şudur ki; iktidarın çocukları bunu yapıyor.
Gazzeliler şu anda; yiğidi gül ağlatır misali Obamalara ağlamıyorlarda yemin edebilirim ki Türkiye'den İsrail'e gelen demir-çeliğe ağlıyor, gıdaya ağlıyor, İsrail askerinin giydiği iç çamaşırına kadar Türkiye'den gitmesine ağlıyor.
'TÜRK BAYRAĞI TAŞIYAN GEMİLER, HAYFA'YA LOJİSTİK SAĞLIYOR'
Ben Gazzelileri bilirim. 2012'deki savaşta Şifa Hastanesi'ne gittiğimizde büyük bir Türk bayrağıyla bizi karşılamışlardı bizi. Ve hala kulağımdadır; "Eğer biz ölürsek bu bayrakla gömün bizi" demişlerdi. Şimdi o bayrak nerede arkadaşlar?
Şimdi Türk bayrağı taşıyan gemiler, Hayfa'ya İsrail'e lojistik sağlıyor. Yazıklar olsun. Hem bu hükümete yazıklar olsun hem de bu hükümetin beslediği, semirttiği bu sivil toplum kuruluşlarına yazıklar olsun.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |