DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek TBMM’ye İstanbul’daki yoksulluğun ve gelir adaletsizliğine ilişkin araştırma önergesi sundu. Çiçek, “İstanbul’un farklı mahallelerinde emekçilerin geliştirdiği gündelik hayatta kalma pratikleri birden fazla işte çalışmak, pazar kapanışlarında artan gıdayı toplama, gibi örneklerle daha da görünür hale gelmiştir” dedi.
AK Parti iktidarının toplumu değil sermayeyi öncelemesini eleştiren Çiçek, “TÜİK’in çarpıtılmış verileriyle perdelemeye çalıştığı hayat pahalılığı, gündelik yaşamda hiperenflasyon olarak hissedilmekte; Türkiye’yi sefalet endeksinde en üst sıralara taşımaktadır” değerlendirmesini yaptı.
Büro Emekçileri Sendikası Araştırma Merkezi’nin Nisan 2025’te yaptığı araştırmaya göre, dört kişilik bir memur ailesi için açlık sınırının 34 bin 200 TL, yoksulluk sınırının ise 83 bin 434 TL olarak belirlediğini; DİSK’e bağlı BİSAM’ın Mart 2025 verilerine göre ise açlık sınırının 23 bin 51 TL, yoksulluk sınırının ise 79 bin 734 TL olduğunu aktaran Çiçek, "Farklı toplumsal kesimlere odaklanan bu çalışmalar, milyonlarca yurttaşın yalnızca yoksulluk değil, açlık sınırının dahi altında yaşamaya mahkum edildiğini gözler önüne sermektedir" ifadelerini kullandı.
İstanbul Ticaret Odası’nın verilerine göre, Mart 2025’te kentte enflasyonun önceki aya göre yüzde 3,79 oranında arttığını, önceki yılın aynı ayına göre artış oranının yıllık yüzde 46,23 olduğunu belirten Çiçek, birçok ailenin temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini söyledi.
‘TÜRKİYE’DE ÜÇ YILLIK KİRA ARTIŞI YÜZDE 409’
Barınma krizine de işaret eden Çiçek “OECD’nin 2024 verilerine göre Türkiye, yıllık bazda yüzde 66’lık kira artışıyla 38 ülke arasında ilk sıradadır. Üç yıllık artış ise yüzde 409’a ulaşarak OECD ortalamasının katbekat üzerine çıkmıştır” bilgisini aktardı.
Çiçek, “Bu tablo, emekçiler, emekliler ve dar gelirli aileler için barınmanın artık temel bir hak olmaktan çıktığını göstermektedir. Konut politikaları kamu yararı yerine sermaye lehine şekillendirilmiştir. Sosyal konut açığı derinleşmiş; konut hakkı piyasaya terk edilmiştir. İktidarın kira artışlarına yönelik palyatif ve göstermelik düzenlemeleri, sorunu yapısal olarak çözmekten uzaktır” ifadelerini kullandı.
‘GELİR EŞİTSİZLİĞİ DERİNLEŞTİ’
Gelir adaletsizliği üzerine de açıklamalarda bulunan Çiçek, “İPA’nın 2024 yılı verilerine göre, Türkiye’de Gini katsayısı 0,418; İstanbul’da ise 0,428’e yükselmiş ve gelir eşitsizliği ciddi biçimde derinleşmiştir” değerlendirmesinde bulundu.
‘İNSAN ONURUNU ESAS ALAN POLİTİKALAR GELİŞTİRİLMELİ’
Çiçek önergesinin gerekçeleri hakkındaki açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı: "İstanbul’un farklı mahallelerinde emekçilerin geliştirdiği gündelik hayatta kalma pratikleri; birden fazla işte çalışmak, kirayı paylaşmak üzere birden fazla ailenin aynı evde yaşaması, pazar kapanışlarında artan gıdayı toplama, sağlık hizmeti yerine ev içi yöntemlere yönelme gibi örneklerle daha da görünür hale gelmiştir. İstanbul’da yaşanan hayat pahalılığı, barınma krizi ve yoksullaşmanın nedenlerinin tespit edilerek ekonomik, sosyal ve siyasal etkilerinin kamu denetimine açık biçimde incelenmesi ve insan onurunu esas alan sosyal politikaların geliştirilmesi amacıyla bir Meclis Araştırması Komisyonu kurulması elzemdir.”
Kaynak: ANKA Haber Ajansı
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |