Milletvekillerinin yaptığı çağrıda "Sezer’e ya kendin aday ol ya da Kılıçdaroğlu’nu destekle" denildi.
İşte özel ulakla ve faksla Z.Sezer’e gönderilen 5 milletvekilinin mektubu:
"Sayın Genel Başkan,
Eğer doğruysa, İstanbul adayımız A.Vefik Alp adlı “ünlü” mimarmış.
Bir parti, eğer bir yere aday gösterecekse, bu adayı önce kendi partisi içinde arar.
Uygun birini bulamazsa, temel siyasi ilke, o partinin “Partisiz” birini aday göstermesidir.
DSP acaba İstanbul’da “Çok Partili” ya da “Her Seçim Ayrı Partili” birini mi arıyor?
Aday gösterdiğiniz yüzlerce DSP’li Başkan adayının kaçı Ecevitçi ve DSP’lidir?
Başka partilerde hayal kırıklığı yaşayanların, kapı dışında kalanların “Teselli Adayı” yapılması DSP’nin yeni misyonu mudur?
Merhum Ecevit sonrasında 6 yıldan beri “Örgüt.. Örgüt..” dedik durduk. Şimdi ise örgütleri yok sayarak hem kendimizi, hem milletimizi kandırıyoruz.
Başarılı görünmek uğruna, partinin aslında millete ait olan milyonlarca lirası bu dönemde sokağa atılacaktır.
Daha da vahimi…
Övünç duyduğumuz birkaç Belediye Başkanımız dışındaki “Teselli Adayları” yüzünden oylar bölünmekle kalmayacak, parti olarak AKP’nin değirmenine de su taşınmış olacak.
İstanbul’da, Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı, hele de böylesi bir aday çıkartmak demek,her demecinizde haklı olarak, “Sivil ve Tarikatçı Darbe Girişimcisi” diye nitelediğiniz AKP iktidarına ve “Pırlantalı Ortaklık Düzeni”ne destek olmak demektir.
“Ecevit’in izindeyiz!..” sözünün bir anlamı kaldıysa hiç değilse İstanbul’da bu tür bir aday göstermekten lütfen vazgeçiniz.
İlla aday çıkartmak istiyorsanız, İstanbul Belediye Başkanlığı’na siz, evet siz aday olunuz.
SHP Lideri Karayalçın Ankara’dan aday oldu, iyi de yaptı.
DSP Genel Başkanı olarak aynı adımı siz de İstanbul’da atınız.
Lütfen adaylığınızı en kısa zamanda ilan ediniz.
Bu DSP’nin siyasetteki iddiasını kanıtlamak için çok önemli bir fırsat olacaktır.
Ayrıca AKP-CHP adaylarına kilitlenen İstanbul seçimlerinde “Genel Başkanlık” sıfatınız nedeniyle otomatik olarak DSP’yi ilk üç parti arasına sokacaktır.
Alacağınız oy, DSP’nin Türkiye taban oyu olarak kabul edilecektir.
Topbaş ve Kılıçdaroğlu’nun birbirlerini yıpratmaları sonucu sizin seçilmeseniz bile DSP’nin oyunu çok yükseğe fırlatacaktır.
Aday olmanızın bir yararı da 1,5 ay boyunca her gün medyada görünme imkânı nedeniyle DSP’ye ve size sağlayacağı bulunmaz bir PR fırsatı sunmasıdır.
Ayrıca Ecevit’in oylarının mirası da rasgele adayların ünlerinin, isimlerinin parlatılmasına harcanmış olmayacaktır.
Konuyu lütfen iyi değerlendiriniz. Milletvekilliği olmak istemediğiniz gibi, Belediye Başkanı da olmak istemiyorsanız…
Ankara’da yaptığımız gibi, İstanbul’un “en güçlü adayı”, Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı alınız? Çünkü İstanbul, Türkiye’dir. Ecevit’in partisi de Türkiye’ye zarar veremez.
Vermemelidir. Saygılarımızla."
11 Şubat 2009 TBMM
Ahmet Tan Emrehan Halıcı Mücahit Pehlivan Recai Birgün Tayfun İçli İstanbul Mv. Ankara Mv. Ankara Mv. İzmir Mv. Eskişehir Mv.
hürriyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...