Faizleri beklentilerin üzerinde artırdı 

Gazete, Merkez Bankası'nın politika faizini yüzde 17,75'e çekmesinden sonra Lira'nın yüzde iki değer kazandığını aktarıyor ve "Türk yetkililer, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 24 Haziran'daki seçimlerle görev süresini uzatmaya çalışırken, faiz artırımının TL'nin istikrarını sağlamaya yeterli olacağını umuyor" diyor.

"Yatırımcıların, yıllık yüzde 12,5'a çıkan enflasyon oranının düşürülmesi ve Lira'daki değer kaybının durdurulması için faiz artırımını beklediğini" söyleyen Financial Times, "ancak bazıları, Erdoğan'ın yüksek faiz oranlarına karşı yaptığı konuşmaların ardından Merkez Bankası'nın bağımsızlığından şüphe ediyordu" diyor.

Fidelity adlı yatırım kuruluşundan Portföy Yöneticisi Paul Greer da faiz artırımını "cesur ve beklenmedik bir hamle" olarak niteliyor ve "Türkiye'nin önünde hala sorunlar var ve birkaç cephede birden derin yapısal reformlar gerekiyor. Ancak bu hamle, Türkiye'nin duruma hâkim olduğu konusunda yatırımcılara yeniden güven verme anlamında önemli bir mesafe kat edecek" diyor.

'Önemli olan seçim sonrası'

Haber şöyle devam ediyor;

"Türkiye iki haneli enflasyon ve büyük cari açıkla boğuşuyor. Doların değer kazanması, kalkınmakta olan ülkeler bakıştaki değişiklik ve iç politika TL'nin üzerinde baskı kurdu. Yatırımcıların hükümetin enflasyonu arttıracak harcama vaatleri ve Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento seçimlerinin ardından ekonomi yönetiminde daha büyük bir rol oynayacağını söylemesinin ardından, TL geçen ay serbest düşüşe geçmişti. Merkez Bankası 24 Mayıs'taki acil toplantısının ardından faiz arttırdı. Ancak yatırımcılar bunun çok geç kalmış bir adım olduğu uyarısında bulundu."

Gazete o zamandan bu yana para politikası yetkililerinin güvenilirliklerini yeniden kazanmaya çalıştığını, Merkez Bankası'nın ikili faiz oranı sisteminden vazgeçtiğini, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'nın da yatırımcıları yatıştırmak için Londra'ya gittiğini belirtiyor.

Financial Times, uzmanların geçen yılki 7,4'lük büyümenin yarattığı ekonominin fazla ısındığı kaygılarının ardından, bir yeniden uyum dönemine ihtiyacı olduğunu söylediğini de aktarıyor. Gazeteye konuşan Capitel Economics'ten Jason Tuvey de "Şu anda önemli olan bu ihtiyatlı politikanın seçimlerin ötesinde sürüp sürmeyeceği" diyor.