Fatih Altaylı, yazısının ilgili bölümünde "Biraz büyük olmadı mı?" sorusunu yöneltti.
Altaylı'nın yazısı şöyle:
Ben yazacağım, bazıları da diyecek ki, “İtibardan tasarruf olmaz”.
Yeni Zelanda’daki Dinci terör eylemi sonrasında Türkiye Cumhuriyeti Devleti gerekli tepkiyi gösterdi ve Yeni Zelanda’ya çok üst iki temsilci göndererek konuya ne kadar hassasiyetle yaklaştığını gösterdi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu.
Kabinenin bu iki önemli isminin Yeni Zelanda’ya gitmesine diyecek hiçbir şeyimiz olamaz.
Gitmeleri lazımdı ve gittiler.
Ancak iki temsilcimizin Yeni Zelanda’ya koskoca bir Airbus A330 ile gitmelerine doğrusu biraz şaşırdım.
İki kişi için 238 tonluk dev uçak.
Oysa devlet filomuzda Yeni Zelanda’ya uçma kapasitesine sahip daha makul uçaklar var.
Mesela ABD Başkanlarının da zaman zaman kullandığı Gulfstream G550.
O da A330 ile aynı hatta daha uzun menzile sahip.
Diyebilirsiniz ki, “Yanlarında başka bürokratlar da vardı”
Tamam da G550’ye de 19 kişi binebiliyor.
Üstelik de Business Class konforunda.
Maliyeti en azından 10’da biri oldu.
Hani tasarruf yapıyoruz ya o nedenle söylüyorum.
İtibardan tasarruf olmaz kabul ediyorum.
Ama itibar hangi uçakla gidildiği değil, o uçakta kimin olduğudur.
Bir uçakta Türkiye’nin Başkan yardımcısı ve Dışişleri Bakanı var ise o uçağın modeli ya da büyüklüğü ne olursa olsun zaten itibarlıdır.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...