Darbeci askerlerin avukatları huzurunda itiraf içeren beyanlarını mahkeme huzurunda inkar etme stratejisini, 15 Temmuz'da Ankara Emniyet Müdürlüğü binasını bombalayarak 2 polisi şehit eden, 39 kişiyi de yaralayan eski pilot Mehmet Yurdakul da uyguladı.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, darbe girişiminin ilk saatlerinde eski Yarbay Ejder Yıldırım, Mamak 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığına ait zırhlı araçlarla Ankara Emniyet Müdürlüğüne saldırdı.
Polislerin direnişiyle karşılaşan Yıldırım, başarılı olamayacağını anlayınca Akıncı Üssündeki darbecilerden hava taarruzu talep etti. Yıldırım ve beraberindeki darbeciler, zırhlı araçlara geçerek kendilerini korumaya aldıktan hemen sonra iki F16 uçağı, darbenin kontrol merkezi Akıncı'dan havalandı.
Bunlardan biri olan Aslan 4-1 çağrı kodlu uçağın kokpitinde, eski pilotlar yüzbaşı İlhami Aygül ve üsteğmen Yurdakul vardı. Eski yüzbaşı Mustafa Mete Kaygusuz da Akıncı Üssünden bu pilotları yönlendiren isimdi.
Saatler 00.42'yi gösterdiğinde Kaygusuz, darbeci pilotlara, "Emniyet binasını vurun, emniyet binasını tahrip edin." emri verdi.
Bunun üzerine birinci pilot Yurdakul, saat 00.56'da Ankara Emniyet Müdürlüğüne iki GBU-10 bombası attı. Polislerden 2'sinin şehit olduğu saldırıda, 39 kişi de yaralandı.
Bu saldırıdan 12 dakika sonra bu kez Aslan 4-2 koduyla tek başına uçan eski pilot üsteğmen Mustafa Özkan, emniyet binasına ikinci saldırıyı düzenlendi. Can kaybının yaşanmadığı son saldırıda, emniyet binasının bir kısmı kullanılmaz hale geldi.
Pilotların ihaneti telsizde
Kaygusuz'un her iki uçaktaki pilotlara verdiği talimatlara ilişkin telsiz kayıtları, darbecilerin kanlı yüzünü ortaya koyuyordu. Emniyet binasının bombalanmasına ilişkin Akıncı Üssündeki kontrol kulesi ile darbeci pilotların telsiz görüşmeleri şöyle:
Aygül: Kurt filo Aslan 4 emniyet binası önünde çatışma takip ediyoruz.
Kaygusuz: Emniyet binasını vurun, emniyet binasını tahrip edin.
Aygül: Anlaşıldı, çatışma olan bölgeye atış yapıyoruz, mutabık mıyız?
Kaygusuz: Tamamen mutabıkız.
Aygül: Anlaşıldı. Emniyet binası Ankamall'ın yanındaki ilk bina mı ikinci bina mı? Çatışma olan bölgeye ateş edebiliriz.
Kaygusuz: Yoğun ateş edilen yere ateş yapın, çatışmanın olduğu yere.
Aygül: Anlaşıldı, emniyet binasından yola doğru ateş açılıyor. Emniyet binası bölgesine biz ateş açıyor, atış yapıyoruz.
Kaygusuz: Emniyet binasını tahrip serbest.
Kaygusuz: Emniyet binasına atış yaptınız mı?
Aygül: İki dakika sonra taarruz olacak.
Kaygusuz: Biraz acele edelim, bir bomba daha, iki bomba.
Aygül: Anlaşılmadı.
Kaygusuz: Bir bomba daha atıyoruz oraya.
Aygül: Çatışma bölgesine iki bomba atacağım.
Aygül: Emniyet çatışma bölgesine iki bomba atıldı. Mach (ses hızı) üstü geçiş için koordinat alabiliriz.
Önce inkar, sonra itiraf
Emniyet binasına bombaları bırakan darbeci Yurdakul, ilk savcılık sorgusunda gece uçmadığını iddia ederek, "Haberlerde darbe girişimini öğrendikten sonra korktuğum için üssü terk etmedim. Okuduğum bilgilerden üssün içi mi dışı mı daha güvenli bilemedim, bu yüzden sabaha kadar bekledim, beklerken bana herhangi bir görev verilmedi. Sadece anlattığım şekilde bekledim." yalanını söylemekten geri durmadı.
Bu beyanından kısa bir süre sonra Akıncı Üssündeki güvenlik kamera kayıtları, uçuş çizelgesi ve telsiz görüşmelerinin incelenmesiyle Yurdakul'un o gece Ankara Emniyet Müdürlüğüne bomba atan pilot olduğu belirlendi.
Bunun üzerine ikinci kez sorguya alınan Yurdakul, Ankara Emniyet Müdürlüğünü bombaladığını söyleyerek inkardan itirafa geçti.
Yurdakul'un itiraflarının yer aldığı ikinci savcılık beyanı özetle şöyle:
"Uçakla paten kurup hedefin üzerinde (Ankara Emniyet Müdürlüğü) dolaşmaya başladık. Normalde poda hedefi gösterdikten sonra lazerli işaretleme yapıldığından podun otomatik olarak sonraki girişlerde oraya otomatik olarak kilitlenmesi gerekiyordu ancak ne hikmetse kilitlenmiyordu. İlhami Aygül'e 'Hocam kilitlenmiyor, bir şeyler oldu' dedim. Onun ne dediğini hatırlamıyorum. Filodan telsizle sürekli bize, 'Atış yapıldı mı, ne zaman yapılacak' diye soruyorlardı. Birkaç denemeden sonra hedefe kilitlenebildik. Söz konusu yere aynı anda iki tane GBU-10 bombayı attım."
Bu itiraflarının ardından mahkemeye çıkan Yurdakul, yeniden inkara başvurarak ilk ifadelerini kabul etmedi.
Ankara üzerinde kısa süre mühimmatsız uçakla uçtuğunu iddia eden Yurdakul, şu savunmayı yaptı:
"Yakıtımız azalıyordu. Bir süre beklemeyi, takiben bizim için üsse dönüş serbest ikazı geldi. Biz de Akıncı'ya döndük. İndikten sonra filo binasına geldim. Dinlenme odasına geçtim. İçerisi karanlıktı. İçeri girip koltuğa uzandım. Telefonumdan internete girdim. Burada gördüğüm darbe haberlerini okuyunca beynimde vurulmuşa döndüm. Bir süre ne olup bittiğini anlamaya çalıştım. Gün aydınlanınca pistlerin taranma ve bombalanma olayları oldu. Bu esnadaki bir boşluktan yararlanıp çaresiz her şeyi göze alarak üsten ayrıldım."
İkinci pilot da itiraf etti
Aynı uçağın ikinci pilotu İlhami Aygül'ün soruşturma aşamasında iki kez savcılığa verdiği ifadede Ankara Emniyet Müdürlüğü binasını bombaladıklarını kabul ederek, Yurdakul'u yalanladı.
Aygül'ün söz konusu itiraf içeren ifadeleri özetle şöyle:
"Bize bir sonraki gelen talimatta Emniyet Genel Müdürlüğü binasını vurun dediler. Ben de 'Çatışma bölgesine atış yapacağız, mutabık mıyız' diye sordum. Gelen yanıt mutabıktı. Bu sırada Yurdakul atış yapmak için hazırlık yaptı. Bu sırada telsizden 'Emniyet binasına atış yapıldı mı' diye sordular. Yurdakul da bina ile yolda ateş edenler arasındaki boşluğa atış yaptı. Yanlış hatırlamıyorsam oraya bir seferde iki bomba attık. Bu atışları 24 bin fitten yaptık. Telsiz konuşmaları tarafımdan yapılmıştır. Saat 01.00 gibi Akıncıya indik. 141 filonun dinlenme salonuna geçtik, birçok pilotun burada bulunduğunu gördüm. Bu esnada dışarıda bulunanlardan birisi 'TSK yönetime el koydu beyler, haberiniz yok mu?' deyince ben ve bir kaç kişi dışarı çıktık. Bu şekilde darbe olayını öğrenmiş olduk."
Akıncı Üssündeki darbe girişimi faaliyetlerine ilişkin Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince görülmesine devam edilen davanın sanıkları Yurdakul ve Aygül hakkında 3'er kez "ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezası talep ediliyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |