Mısır’ın bu kararı, ABD ve İsrail’in baskısı sonucu verdiğini belirten Barguti, “Mısır hükümeti ve halkı her zaman Filistinlileri destekledi ve umarım bu gelecekte de böyle olur. Tüm Arap ülkeleri bu karara destek verdi. Mısır, tasarıyı sunmaktan vazgeçti ama diğer metni hazırlayan diğer ülkeler, Yeni Zelanda, Malezya, Venezüella ve Senegal bu tasarıyı sundu, çünkü ABD Başkanı Barack Obama veto etmeyeceğine söz verdi” dedi.
BM Güvenlik Konseyi’nin bu kararının Filistin sorununu çözmeyeceğini bildiğini söyleyen Barguti, konu Filistin olunca kimsenin Arap-İsrail ilişkilerine karışmasına izin verilmemesi gerektiğini belirterek, “Karara uyulmaması durumunda Filistinliler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne ve ABD’nin etkisiz olduğu diğer uluslararası örgütlere danışmak zorunda kalacak” diye konuştu.
İsrail’in sadece Filistin değil, bölgenin diğer tüm ülkeleri için tehlike arz ettiğini kaydeden Barguti, “İsrail bölgede askeri, siyasi ve ekonomik üstünlüğe ulaşmaya çalışıyor. Halihazırda Etiyopya ile Nil nehrindeki su seviyesini önemli ölçüde azaltacak barajın yapımını görüşüyor. Bu da Mısır için çok kötü haber” ifadelerini kullandı. Karar tasarısı hazırlanırken, ilgili ülkelerin sürekli kendileriyle görüştüğünü anlatan Filistinli siyasetçi, Mısır’ın oylamayı iptal etme kararını diğer ülkelerle birlikte öğrendiklerini belirterek, bu konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:
“ABD daha önce İsrail’i desteklemek için veto hakkını kullanıyordu. Bu yüzden Filistin hep acı çekti. Obama, işgal atındaki Filistin topraklarında yerleşim inşasını yasaklayacağına söz vermişti ve bu oylamada ABD çekimser kaldı. Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmadan bu kararı eleştirmesi ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfetah Sisi ile telefon görüşmesi yapması, ABD toplumunda büyük tartışmalara yol açtı. Tüm bunlar, Trump başkanlığının çok zor bir dönem olacağını gösteriyor. Misal, ABD’nin İsrail Büyükelçiliği görevine aşırı sağ görüşe sahip David Friedman’ı getirdi. Bu kişi ilk görev olarak büyükelçiliği Kudüs’e taşımak istiyor. Ayrıca İsrail’e olan fanatik düzeyindeki bağlılığıyla da biliniyor. Friedman şahsen işgal altındaki Filistin topraklarında yerleşim inşasını finanse etti. Batı Şeria’nın kısmen İsrail tarafından ilhakını destekliyor. Trump göreve gelince uluslararası kanunun nasıl ayaklar altına alındığını ve diğer ülkenin topraklarına güç yoluyla el konulmasına şahit olacağız. Bunlar, uluslararası sorunların çözümünde arabulucu olan ABD’nin dış politikasının çifte standartları”.
Trump’ın göreve geldikten sonra BMGK’nın bu kararını veto edeceğinden emin olduğunu söyleyen Barguti, “Bu yüzden çok az zamanımız kaldı. Muhtemelen, tasarıyı sunan 4 ülke gelecekte Mısır gibi davranacak” dedi.
Sputnik
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...