CHP'nin eski genel sekreteri ve genel başkan adaylarından Ertuğrul Günay, AKP'den siyasete mi giriyor? Günay, kendisine böyle bir teklif geldiğini ve bunu da ciddi olarak düşündüğünü söylüyor. İyi de bu nasıl oluyor? Sağcılar sol partilere, solcular sağ partilere nasıl bu kadar rahat geçiyor?
Günay, kendisini 34 yıllık partisine ihanet etmiş gibi hissetmiyor mu? Bunları ismi, 1973'te bir yazı yarışmasını kazanarak girdiği CHP'yle özdeşleşen ama pek yakında AKP'den aday olması beklenen Günay'a sorduk.
* Sizin gözünüzü milletvekili olma hırsı mı bürüdü? Yani "hangi partiden olursam olayım, milletvekili olayım" mı diyorsunuz, yoksa siz bir cesur yürek misiniz?
Ben milletvekilliğini hiç meslek olarak görmedim. Yıllardır bana gelen teklifleri de hiç kabul etmedim. Yaklaşık üç yıldır hiçbir partiyle bir fikri ve hukuki ilişki içinde değilim. CHP ile artık bir düşünsel bağım yok. AKP'nin teklifi söz konusu. Elbette bu cesur bir karar olur. Bu anlamda cesur yürek mi diyecekler başka bir şey mi diyecekler birlikte göreceğiz. Beni eleştirenler olacaktır. Çünkü bazı insanlar siyaseti bir futbol takımı aşkıyla yapıyorlar. Bazıları da ülke için sorunlara çözüm arayışı olarak bakıyorlar. Burada yargılanacak biri varsa o ben değilim. CHP'den koparılmama neden olan insanlardır.
* Tayyip Erdoğan'ın vatandaşı Deniz Baykal'a göre daha mutlu edeceğini mi düşünüyorsunuz?
Herhangi bir liderin tılsımlı olacağına inanmıyorum. Birkaç gün içinde kararım netleşecek ve açıklayacağım. Çevreme danışıyorum. Genelde "parlamentoya gir" diyenler var. Ama farklı kaygıları olanlar da var. Onları da önemsiyorum. AKP yöneticileri de marjinalleşmediklerini göstermek için sanırım benim gibi pek çok kişiye teklif götürüyorlar. Ben samimi olduklarını düşünüyorum. Ama vitrin olarak algılandığımı düşünürsem kabul etmem. Yüzde 40 oyu olan bir partinin dışlanması, ötekileştirilmesi Türkiye demokrasisinde çok büyük bir kırılma yaratır. Bu yapının marjinalleştirilmesi, rejim karşıtı gibi gösterilmesi demokrasiye katkı yapmaz.
* Tayyip Erdoğan mı aradı sizi?
Evet. Kendisi iki kez konuştu benimle. Zaten partiyi kurdukları dönemde de kurucu olmam için bir teklifleri olmuştu. Ama ben o zaman CHP ile bağlarım kopmuş olmadığından uygun görmemiştim. Şimdi bağımsız konumdayım. Toplumun değerleriyle kavga eden, yukarıdan, seçkinci, jakoben değil halkın içinden bir tavırla siyaset yapılmasını önemsiyorum. CHP uzun süredir sadece isminde halkın. Halkın sorunlarından da asıl dertlerinden de kopuk. Bu nedenlerle farklı bir siyasal kurumdan arkadaşların görüşünü değerlendiriyorum.
* Ordu'dan mı aday olacaksınız? Sanmıyorum. Her yer olabilir.
* Parti değiştirenler için ne diyorsunuz? Hoş karşılamam. Eğer siyaset çizginizle partiniz arasında ayrılıklar yoksa doğru değil.
* Son günlerde çok tanıdık isimlerden sağcılar sol partilere, solcular sağ partilere geçip duruyor. İyi de bu nasıl oluyor? Belli bir siyasi fikri savunmadıkları, milletvekilliğini meslek edindikleri için oluyor. Ama benim CHP'yle tüm bağım koptu.
BİRBİRİNE BENZİYORLAR
* Partilerin birbirlerinden farkları yok mu yani? Geçişler nasıl bu kadar rahat olabiliyor?
Türkiye'de sağ parti, sol parti yok. Birbirine çok benzeyen partiler var. Solumuz sağdır bizim. O yüzden zaten CHP ile MHP arasında bir fark yok. CHP'den MHP'ye, DSP'den MHP'ye geçiyor insanlar, ama tartışılmıyor. İki küme olmaya başladı Türkiye. Bir halk iradesi ülkeyi yönetecek mi, iki devlet mi güdümleyecek bütün siyasi hayatımızı? Bir de Türkiye'de şizofren bir siyasi yapı var. Özgürlük, eşitlik, adalet anlayışını AKP daha temsil ediyor gibi görünüyor Türkiye'de. Dar gelirliler, yoksul kitleler neden AKP'ye oy veriyor? Halbuki yoksulların oylarını sözde sosyal demokrat partiye vermeleri lazım. Ama sosyal demokrat parti meseleyi sosyal yaşamın korunmasına indirgemiş sadece. Onlara kalsa tek sorun içkiyi nerede içeceğiz, ne giyeceğiz, hatta şu Anadolu'dan gelenlerde bu kılıkla Beyoğlu'nda gezmeseler iyi olur, bunu önlesek, durumundalar. Bu bir sol bakış değil. Bu bir liberal, batılı, sağcı parti bakışı. Bunun adı Türkiye'de sol parti. Yoksullar, mağdurlar Anadolu'dan gelenler oy verecek parti arıyorlar. CHP'nin bu insanların oyunu alması lazım. Bunun için de kıyafetleriyle değil, bu insanların ekmeğiyle uğraşmamız lazım. Şimdi bunu AKP yapmaya çalışıyor. Atatürk'ün "kimsesizlerin kimsesi" sözünü benim dışımda bir tek Erdoğan'ın ağzından duydum.
CHP DÜZENİ SAVUNUYOR
* Neredeyse Erdoğan'a solcu diyeceksiniz!
Öyle bir şey demiyorum. Desem bundan AKP rahatsızlık duyar. Ama şunu söylüyorum. Dünyada sol partiler özgürlük, eşitlik, adalet yaratmak içindir; sağ daha muhafazakârdır, düzeni savunur. Bugün Türkiye'de düzenin savunulması safında CHP, düzenin değiştirilmesi safında AKP duruyor. Olay bu. Sol sağ terimleri bizim dünyamızda hak ettiği değeri bulamadı.
KONUŞURSAM CHP YANAR
* AKP'ye geçme fikrinizde CHP'ye olan kırgınlığınızın payı nedir?
Öyle bir duyguyla hareket ettiğimi sanmıyorum. Elbette kırgınım. Yaralarım var. Genel sekreterlikten bana kalan kolumda bir platin. Ben hayatım boyunca verdim CHP'ye. Karşılık aldığım üç yıldır sadece. Deniz Baykal "Bir yılbaşı gecesi Bosna'ya, bir yılbaşı gecesi de Hakkâri'ye gittik" diye övünerek anlatır. Bunlar benim genel sekreterliğimdir. Benden sonra yılbaşı gecelerini ziyafet masalarında geçirdiler. Bunca emek verdiğim bir partiden düzmece gerekçelerle ihraç edildim. Ben ihraç edilince, genel merkez "bizimle ilişkisi kalmamıştır" diye bülten dağıttı.
* Aşağılanmış mı hissettiniz kendinizi?
Onurunu önemseyen bir insan ne hissederse ben de onu hissettim. CHP'de yaşadıklarımı anlatsam televizyonlarda, barajın altında kalır. Hâlâ tabanına saygım olduğu için günlerce TV tekliflerini reddettim.
"Çoçuklarımdan biri Tandoğan'daydı"
* CHP-DSP işbirliği için ne düşünüyorsunuz?
Ben pek umutlu bakmıyorum bu işbirliğine. Ama seçimlerde oy oranlarına bir nebze katkı sağlayacaktır. 1994'te Ecevit'in liderliğinde sosyal demokrat hareketin toplanması için büyük çaba gösterdim. Ecevit'le ve Baykal'la görüştüm. Yüzü kâğıt gibi oldu. Birkaç gün sonra Ecevit'in solu toparlayamayacağına ilişkin açıklama yaptı. Ecevit de o açıklamayı önüme koydu. O birleşmeyi Baykal dinamitledi. Baykal, Ecevit varken lider olamazdı. Ve ben solu birleştirme gayretim yüzünden genel başkanlıktan düşürüldüm.
* Cumhuriyet mitinglerine katıldınız mı?
Şiddete başvurmayan her tür demokratik hareketi Türkiye'yi geliştirecek bir unsur olarak görüyorum. İktidarda bu konuda ders almalı. Benim çocuklarımdan biri de Tandoğan'daki mitinge katıldı.
"Beni imam hatipli sanıyorlar"
* Sizi AKP'yle birleştiren din mi?
Ben yıllardır halkın değerlerine saygı duyan ama halkın değerlerini suiistimal etmeyen bir siyaseti savunuyorum. Tabii benim burada sosyal devlet ve sosyal adalet kaygılarım var. Bunlara AKP ne kadar cevap verebilir bunları göreceğiz. Umarım olur.
* İmam Hatip'te mi okudunuz?
Birkaç TV programında Refah Partililer'e cevap verecek düzeyde din bilgim olduğu görülünce İmam Hatip'li olduğum sanıldı. Çünkü insanlara göre bir solcu din bilmez. Bir siyaset adamının din bilmesi gerektiğine de inanıyorum. Ben Ordu Cumhuriyet İlkokulu, İsmet Paşa Ortaokulu, Ordu Lisesi ve İstanbul Hukuk Fakültesi mezunuyum.
* Namaz kılar mısınız?
Zaman zaman cuma namazı ve cenaze namazı kılarım ama öyle düzenli bir namaz kılma alışkanlığım yok. Ortalama bir Türk vatandaşı gibiyim.
Gel sana ihtiyacımız var
* Erdoğan'ın "Gel sanaihtiyacımız var" demesi yara-larınıza merhem mi oldu?
Birileri sizin kıymetinibilmezken bir başkasınındeğer vermesi güzel bir şey.Şimdi bir kez daha umut-landım Türkiye'ye gerçek-ten katkım olabilir mi diye.Bu seçime girmezsem her-halde bundan sonra bir da-ha siyasete girmem.
SABAH
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|